Bilecikli vatandaşlar, kendilerine sorduğumuz ”Anneanne, babaanne, dedeleriniz, yani Ata’nızı tanıyor musunuz?” sorumuza çok ilginç cevaplar verdi.
Sorularımızın cevabını bulmak için kimi gençler uzun uzun düşünürken, kimileri de yanıtı bulamadı. Bazı gençlerin Ata’larının isimlerini soluksuz cevaplaması ise takdir topladı.
Toplumsal yapının çekirdeği kabul edilen, en küçük birimi ve gelecekte topluma faydalı olması hedeflenen çocuğun iyi yetiştirilmesi açısından büyük sorumluluklar yüklenen ”Aile” kurumu, özellikle bizim gibi dini, dili, tarihi, gelenek ve görenekleriyle yüzlerce yıl ayakta kalmış milletler için çok büyük önem taşıdığı biliniyor.
Dünyaya gözlerini açan bir çocuk tüm kabiliyetleriyle yaşama hazırdır. Bu hazırlığın en önemli sınavını da aile kurumunda verir. Bu sebeple aile; yalnızca çocuğun biyolojik, psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamakla sorumlu olmayıp, aynı zamanda onun dini, ahlaki ve kültürel ihtiyaçlarını da tatmin etmekle görevlidir.
Özellikle 80-90’lı yıllarda kalan komşuluk ilişkileri, mahalle ağabeyleri, komşu samimiyetliliği, yaşanan bir gelişmede bir olabilme kültürü, bunların yanında küçüklerin büyüklerine karşı hürmeti daha da fazlaydı.
Çünkü bir çok ailede ebeveynlerin yanında anneanne, babaanne ve dedeler kalırdı, yani sofralar daha geniş olurdu. Yeni hayat düzeninde bu gibi şeyler artık neredeyse yok olma durumuna geldi. Acaba neden?
Gençlerden düşündürücü ve samimi cevaplar geldi
Biz de kimsenin hatası olarak görmediğimiz ama gelişen dünyada bizleri üzen ve düşündüren bu konuda daha da bilgi sahibi olmak için kent sokaklarına çıktık. Muhabirimiz,Kameraman Erhan Toka ile Sokak Röportajcımız Gazeteci Gökay Şimşek, Bilecik cadde ve sokaklarında vatandaşlara ”Ata’larının ismini” sordu.
Bu son derece zevkli ama bir o kadar da düşündüren röportaj serimizi www.bilecik11.com sitelerimizden takip edebilirsiniz.
