Yapılan İl Danışma ve İstişare Toplantısının ardından ise Bilecik Şeyh Edebali Türbesi’nde mevlit okutuldu ve helva ikramında bulunuldu.
Toplantı AK Parti’nin tanıtım filmi ile başladı. Toplantıda gerçekleşen konuşmalarda ortak görüş AK Parti’nin kurulmasıyla Türkiye’de yapılmayan şeylerin yapıldığı ve güçlü bir Türkiye’nin ortaya çıktığı oldu.
AK Parti Bilecik Milletvekili Fahrettin Poyraz’ın yer almadığı toplantıda partililerin katılımın da beklenenin altında olduğu gözlendi.
AK Parti İl Başkanı Ramazan Kurtulmuş toplantıda açılış konuşması yaptı. Kurtulmuş konuşmasında, “Bu kutlu yolculuğa çıktığımız 12 yıl oldu. Başından beri, ‘AK Parti’yi millet kurdu tabelasını bizler astık’ dedik. AK Parti’yi millet kurdu. Öyle bir kurdu ki millet, AK Parti’yi iktidar yaparak kurdu. Memlekette darbe yapanlar farklı darbe yapanlardan sonra sözü millete bıraktığın zaman millet ihtilal yapar. Bunu sandıkta yapar. Biz partimizin tabelasını astık. Milletimiz bize sandıktan iktidar görevi verdi.
İşin en başında başbakanımız ‘Artık bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.’ demişti. Yola çıktığımız günden bu zamana hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Kuruluş günlerinde bu davaya inanan bu davaya gönül veren hiçbir çıkar, hiçbir art niyet, hiçbir makam, hiçbir mevki beklemeksizin halkın kurduğu partide görev alan arkadaşlarımız ne kadar fedakarlık yaptıklarını bugünlere geldiğimizde bir kez daha çok iyi anlıyoruz. O gün ortada bir şey yoktu. İktidar yoktu. Belki de iktidarın nimetleri yoktu. Belki de birileri gelip iktidarın nimetlerini paylaşmak için eski siyasi anlayışlarla da bu partiye gelmiş olabilir o günlerde. Ama onlar aradıklarını bulamadılar. İyi niyetle o günden bu güne kadar siyaset yapan arkadaşlara hangi kademede hangi makamda hangi mevkide olursa olsun fedakarlıklarından dolayı millet minnettar. Nerede durduğunuz değil nasıl durduğunuz çok önemli. Eğer sizin duruşunuz ilkeli, sizin duruşunuz dürüst, sizin duruşunuz düzgün, sizin duruşunuz adam gibi adamsa ondan her zaman kendinize de millete de siyasi alanda mutlaka menfaat ve fayda çıkacaktır.
‘Başbakanımızın değerini çok iyi bilmeliyiz’
Başbakanımızdan Allah razı olsun. İyi bir ekiple yola çıktı. O günden bu zamana kadar gelinen bu yolda İslam dünyasına bir bakın. Malezya’dan Fas’a, Kazakistan’dan Bosna’ya, nereye bakarsanız bakın İslam dünyasından olan ülkelerin, İslam bayrağı altında yaşayan ülkelere bakın Müslüman ülkelerde başbakanımızdan başka lider gösterilebilecek bir lider var mı? Yok. Onun için bugünlerin, bu ekibin, bu başbakanın değerini çok iyi bilmeliyiz. Çok iyi bilmemiz gerekiyor. Bu partide siyaset yapmanın, burada durmanın, bu ekibin içinde olmanın bana göre değerini çok iyi anlamak lazım. Biz çıkar için, menfaat için burada değiliz. Millete hizmet için buradayız. İşin en fazla gurur ve onur verici tarafı da bu. Biz siyaseti parti olarak bu zamana kadar her zaman için millete hizmet, fakir fukaraya yardım, mazlumların yanında olma, adalet için, millete hizmet için, geçmişe sahip çıkmak için ve geleceğin Türkiye’sini kurmak için yaptık. Ama bizi gıptayla izleyenler bizim başarımızı konuşanlar bizim başarımızı hiçbir zaman anlamadılar. Anlamaları için onlara tavsiyem onlar siyaseti kimlerle yaptılar ona dikkat etmeleri lazım. Kimler için yaptılar? Eğer siz birilerinin emrinde siyaset yaparsanız siz emirlerin, ayrıcalıkların, gayri meşru işlerle uğraşanların, mafyanın, ülkeyi kendi kafasına göre yönetmeye çalışanların, faiz lobisinin, iş adamlarının, ülkeyi kendilerinin zannedenlerin doğrultusunda siyaset yaparsanız başarılı olmanız mümkün değil. Bizim başbakanımız nereye gitti, kime gitti? Bizim başbakanımız Allah razı olsun fakir fukaraya gitti. Onlarla beraber iftar sofrasında iftar etti. İşte siz bu ince çizgiyi anlayamadığınız sürece iktidar olmanız mümkün değil. Muhalefet bunu anlayamadı bu zamana kadar.
Söz muhalefetten açılmışken şimdi son gezi olaylarında çapulculara sahip çıkanlarla ilgili de birkaç şey söylemek istiyorum. Malum geçtiğimiz ramazan bayramında bizim de ramazan ziyaretlerimiz oldu. muhalefet partisinin geçmişiyle ilgili tekrar bir konu gündeme geldi. Geçmişte ülkeyi yöneten muhalefetin şu andaki lideri çıkmış ne diyor, ‘Ben gezi olaylarındaki gençleri alınlarından öpüyorum.’ Çapulcuları alnından öpüyor arkadaş. Yani sen onları, çapulcuları alnından öpersen, Ergenekoncuların avukatı olursan, bu memlekette elitlerin, seçkinlerin, kendisini milletin dışında görenlerin arkasından destek olursan, onlarla siyaset yapmaya kalkarsan iktidarı sandıkta değil sokakta ararsan iktidarı rüyanda bile göremezsin. Bizim yola çıktığımızdan beri yaptığımız hizmetler ortada. Karanlıkta hiçbir şey kalmayacak dedik. Allah’ın izniyle de kalmıyor. Bu memlekette hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedik ve olmuyor. Karanlıklar aydınlandı. Kapkaççılar kaldı mı, çek-senet mafyası kaldı mı, kaçakçılar kalıyor mu, şu anda Ergenekoncular kaldı mı? Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir. Millet bizden desteğini çekmedikçe, millet bize destek verdikçe, biz de millete hizmet etmeye devam edeceğiz. Yapılan yollar hastaneler, üniversiteler, havaalanları, Türk parasından atılan sıfırlar. Türk vatandaşlığının geldiği değer ve Türkiye’nin şu anda Ortadoğu başta olmak üzere dünyada bulunduğu nokta. Hızlı treni düne kadar Türkiye’de ülkeyi demir ağlarla öreceğiz deseydik kimse inanmazdı ama yapılanlar ortada. Bundan sonra da yapılacak inşallah. Önümüzü kesmek isteyenler gayri meşru yollara müracaat ediyorlar. Ama milletin feraseti sayesinde, milletin dik duruşu sayesinde, dik duruşlu başbakanın arkasında durması sayesinde hiçbir zaman için başarılı olamayacaklar. Bugün Mısır’da oynanan oyunlar dün biz de oynandı. Bu memlekette sağ-sol çatışması çıkarıldı. Bu memlekette milletin birbirine kırdırılması için inanç çatışması çıkarıldı ve öğrenci olayları çıkarıldı ama bundan sonra millet bu oyunlara gelemeyeceğini, gelmeyeceğini gezi olaylarında bir kez daha gösterdi. İnşallah millet bundan sonra bugünkü istikrarına ve yarın geleceğine sahip çıkacak Allah’ın izniyle. Yaptığımız hizmetler tüm hızıyla devam ediyor ve edecek. Yeter ki millet bize inansın.
‘AK Parti onu dağıtıyor, bunu dağıtıyor, fakir fukarayı besliyor, oradan oy alıyor.’ deniyor. Siz de besleseydiniz. Sizin önünüzde engel mi vardı? Siz daha önce ne yaptınız? Yaptığınız şey ortada. Paraları müteahhitlere, ihalecilere, banka hortumcularına, hırsızlara, üç kağıtçılara verdiniz. Biz onlara para vermiyoruz. Paraları topladık milletin fakir fukarasının karnını doyuruyoruz. Bundan daha güzel bir şey var mı? Ama siz yandaşları beslediniz siz çıkarcıları beslediniz siz faiz lobisine çalıştınız. Biz bunların hepsini ortadan kaldırdık.
Yapılan hizmetler ortada. Bu hizmetleri sizler anlatacaksınız. Milletin içinde gezen sizler zaten milletin ta kendisi sizlersiniz. Elitler, seçkinler, zenginler, ağalar, beyler, paşalar yok burada. Millet burada. Bu partiyi millet kurdu ve bu zamana kadar millet arkasında durdu ve her girdiği seçimden başarıyla bizi çıkardı. Bundan sonra da biz yolumuzdan milim sapmayacağız Allah’ın izniyle. Biz inançlıyız, biz kararlıyız, biz çizdiğimiz yolda millete hizmet yolunda önümüzde engel tanımaksızın bu zamana kadar yürüdüğümüz gibi bundan sonra hep beraber yürüyeceğiz. Her gün de güçlenerek yürüyeceğiz. Çünkü niyetimiz halis. Hiçbir zaman için çıkar peşinde koşmadık. Makam mevki peşinde koşmadık. İhale peşinde koşmadık. Bu zamana kadar olmadı bundan sonra da olmayacak. Bizim hedeflerimiz amaçlarımız çok büyük. Onlar belki makam mevki peşinde olabilirler. Menfaat çıkar peşinde olabilirler.
‘AK Parti’nin rakibi yok’
Millet bize desteğini verdikçe biz de millete hizmetkar olmaya devam ettik ve edeceğiz. Önümüzdeki süreçte de inşallah bu şekilde devam edecek. Yerel seçimler arifesinde olduğumuz şu süreçte teşkilat mensubu arkadaşlar olarak bizlere düşen bizim hiç unutmamız gereken AK Partinin rakibi yine AK Partidir. AK Partinin rakibi yok. Başbakanında ülkede rakibi yok lider olarak. Parti olarak da AK Parti’nin rakibi yok. Bizim rakibimiz biziz. Biz bize sahip çıkacağız. Biz millete sahip çıkacağız. Millet bize sahip çıkacak önümüzdeki seçimlerden inşallah ak parti birinci olarak tüm belediyeleri ve il genel meclisi üyelerini almış olarak çıkacak. Bu inanç bizde var. Bu birlik biz de var. Yapmış olduğumuz hizmetleri anlatacağız. İnançlı ve kararlı bir şekilde çalışacağız. Milletimize kendimizi anlatacağız ve önümüzdeki seçimlerde bu zaman 11 belediye başkanlığı var Bilecik’te. Hepsini alacağız inşallah. Biz inanıyoruz, çalışıyoruz başaracağız.” dedi.
Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı da yaptığı konuşmada şunları aktardı:
“Mazisi milletimizin hamuruyla karılmış olan partimizin 12. Kuruluş yıldönümü hayırlı uğurlu olsun. Aslında AK Partili olarak AK Parti’yle ilgili konuşmamıza gerek yok. Çünkü biz sözden ziyade öz de icraatlarımızla 12 yıldır bu milletin, bu toprakların, bu devletin hayallerini gerçekleştiren bir kadroyuz.
Gerçekten geriye döndüğümüzde ülkemiz üzerinde kabuslar dolaşırken ülke üzerinde güneş ve ay gözükmezken adeta 14 Ağustos 2001de gerçekten bu milletin içinden ta kendisi olan yavruları çıkıyor ve diyor ki, ‘dur söz ve karar milletindir.’ Ve milletin hakkına bu toprakların hakkına sahip çıkıyor. İşte o günden itibaren gerçekten ülkenin makus talihi değişiyor. Ülke her geçen gün gelişiyor, değişiyor ve bir anda hasta adam dünya liginin önemli bir oyuncusu haline geliyor.
Ben öncelikle Cenab-ı Hakk’a şükürler etmek istiyorum. Çünkü böyle bu milletin bu toprakların geleceğinde önemli izler bırakan yollar açan çığırlar açan bir kadronun içerisinde bu yolculukta bulunduğumuz için şükretmek istiyorum. Sayın başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte dünya lideri böyle bir liderle birlikte siyaset yaptığımız için şükrediyorum. Gerek genelde gerek yerelde AK Parti Türkiye’nin her anlamda bulunduğu her noktada aydınlık yarınlarına ufuklar açmıştır. Onun için çok şey söylenir. Çok sözümüz var. Çünkü biz 12 yıldır bu kadrolar, bu memleketin geleceği, bu toprakların imarı için bu kutsal emanete, bu mirasa sahip çıkmak için, Hakk’ın rızası için, halkın rızası için gece gündüz çalışılıyor ve bunların karşılığında da tabi ki memleketimizi muasır medeniyet seviyesi üzerine çıkarma dışında da başka bir beklentimiz yok. Bunu yaptığımızda da Allah’ın izniyle zaten yapıyoruz. Hem Hakk’ın hem de halkın rızasını inşallah kazanıyoruz ve kazanacağız.
‘Görevimiz her geçen gün daha da ağırlaşıyor’
Tabi ki biz bu gün baktığımızda 12 yıl önceki hem partimizin kuruluşunu hazırlıyoruz hem bu günlere bakıyoruz hem o günkü Türkiye’yi düşünüyoruz bugünkü Türkiye’yi düşünüyoruz. O günkü Bilecik’i düşünüyoruz bugünkü Bilecik’i düşünüyoruz ve böyle güzel nimetleri bize nasip ettiği için böyle güzel hizmetleri yapmayı bizlere yapmayı nasip ettiği için Cenab-ı Hakk’a şükrü senalar ediyoruz. Şükrü her zaman yapmak lazım. Çünkü her ne kadar fiili çalışmalar önemliyse Allah’ın rızasını esas tuttuğumuz için onun inayeti yardımı da bizler için son derece önemli. Dünden iyiyiz bugün ama bu millet lider olmalı. Devamlı önde koşmalı, sancaktar olmalı yarın daha iyi olmak için dünden bugünden daha fazla çalışmak zorundayız. Görevimiz her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Üzerimizdeki yükümüz her geçen gün daha da ağırlaşıyoruz. Yapmış olduğumuz bir iş sadece Bilecik’le ilgili bir iş değil, sadece Türkiye’yle ilgili bir iş de değil. Bizim Bilecik’te yaptığımız bir iş AK Parti mensupları olarak yaptığımız bir iş Bilecik Belediye Başkanı olarak yaptığımız bir iş aynı zamanda ilimizin güzelleşmesinin yanında ülkemizin de gelişimine katkı sağlıyor, ülkemizde biz güçlü olduğumuzda iyi olduğumuzda temsil ettiğimiz tüm İslam camiası adına da çok önem arz ediyor. Onun için şunları yaptık diyerek bizim istirahata çekilme lüksümüz yok. İnşallah önümüzdeki günlerde önümüzdeki zamanlarda birlik ve beraberliğimizi kenetlenmemizi tek vücut olmamızı daha fazla arttırarak bu hizmet kervanı içinde var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
‘Biz birlikte Türkiye’yiz’
Makamlar mevkiler konumlar durumlar hiç önemli değil. Hangi noktada olursa olsun bir mahalle temsilcimizin oradaki davranışı bu partinin varlığı ve geleceği açısından son derece önemli. Başka bir kardeşimizin olmaması bizim için çok büyük eksiktir. Çünkü biz hep birlikte AK Parti’yiz. Hep birlikte Bilecik’iz hep birlikte Türkiye’yiz. Bir kardeşimizin kalbinin kırılmasını bir kardeşimizin üzülmesini bir kardeşimizin rencide olmasını kabul edemeyiz. Hepimizin mutlu olması lazım. Birlik ve beraberliğimizin daim olması lazım. Onun için dün belki üzerimizde bu kadar yük yoktu, çıta bu kadar yükselmemişti. Ama bugünkü yükümüz dünkünden çok daha ağır. Ve şunu da unutmayın dünya üzerinde Müslümanlara büyük oyunlar oynanıyor ve bu Türkiye’de Osmanlı devletinin yıkılmasından itibaren dünyadaki Müslümanlar bu noktada bu tür zulme baş başa kalıyor. Bunları o zalimlerin elinden kurtaracak tek güç Türkiye’nin güçlü bir idari yapısı olması. Türkiye’yle güçlü idari yapıya kavuşturan güçte AK Parti ve onun baştaki Recep Tayyip Erdoğan. Onun için o bayrağı o sancağı orada sayın başbakanımızın sallayabilmesi için emin adımlarla yürüyebilmesi için biz burada lojistik desteği çok daha iyi sağlamalıyız. Hepinizin her davranışı, her tavrı, her çalışması çok kıymetli, çok önemli ben bu vesileyle birlik ve beraberliğimiz kardeşliğimiz, bütünlüğümüz daim olsun diyorum.”
Son olarak konuşan İl Koordinatör Milletvekili Bursa Milletvekili Mustafa Öztürk, “Bugün çok önemli bir toplantıyı gerçekleştiriyoruz. 12 yıldır başta Sayın Başbakanımız olmak üzere bakanlarımıza, milletvekillerimize, teşkilatımızın her kademesinde görev alan yol arkadaşlarımıza, yerel yöneticilerimize herkese gösterdikleri bu büyük ve anlamlı mücadeleden dolayı sonsuz teşekkür ediyorum.
Cumhuriyet kurulmuş, ilk yıllar geçmiş. Bu aziz millet vatanı, namusunu korumak için yüz binlerce şehit vermiş. Bu millet yorgun düşmüş. 1940’lı yıllar tek parti dönemi. Tek parti dönemi bu milletin tarihe saygı göstermeyen bu milletin değerleriyle örtüşmeyen hatta alay eden tarihini hiçe sayan eserlerini yok eden ibadethaneleri başka şeylere dönüştüren, mülklerini satan bir döneme sahipti. Millet bir umut besledi. 50’lili yıllara geldik. Bu millet bir şeyler bekliyordu. Özünde sözünde bir adam. Kendisine saygı gösterecek, tepeden bakmayan, beraber yürüyebileceği, beraber ıslanacağı bir anlayış istiyordu. Menderes onu getirdi. İşte tekrar aslına döndük. O güzel musikisiyle nameleriyle. Dünyanın her tarafında aynı ezan okunuyor. Aynı dilde, aynı heyecanla, aynı ruhla. Milleti rahatlattı, demokrasiyi getirdi. Çok gördüler bu millete demokrasiyi, ilerlemeyi, büyümeyi, güçlenmeyi. 60’ta bir darbe. 60lı yıllar böyle geçti. Kaldı ki biz İkinci Dünya Savaşı’na girmedik. İkinci Dünya Savaşı’na giren ülkelere bakın Almanya yerle bir olmuş ama dünyada önemli teknolojik devletlerden bir tanesi haline gelmiş. Japonya yine yerle bir olmuş, Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombaları atılmış dünyanın bugün en önemli ülkelerinden bir tanesi. 70’li yıllara geldik yine bir muhtıra. Yarım kilo şeker için kuyruğa girerdik. Bir tane margarin yağ almak için sıraya girerdik. Gaz yağı bulmak için ki gaz lambası yakacağız ders çalışacağız. Saatlerce dolaştığımızı biliyoruz. 70’li yıllar koalisyon dönemi Türkiye’nin maalesef kaynaklarının israf edildiği, etkin kullanılmadığı bir dönem. Yine birileri çok gördü. Kardeş kavgasını çıkardı. Sen-ben dediler. Sağ-sol dediler.80’lere geldik, 80’de bir darbe. Yine hukuk rafa kaldırıldı. Demokrasi katledildi, insan hakları yok. Şiddet var, işkence var. Haksızlıklar var. Adalet nerede? Hukukun üstünlüğü nerede? Yok. Böyle geçti 3-4 yıl. Rahmetli Özal çıktı. Özal Türkiye’yi dünyaya açtı. Türkiye’de demokrasinin temellerini attı. Gerçektende bir şeyler yolunda gidiyordu. Türkiye güçleniyordu. Türkiye’nin itibarı dünyada artıyordu. Dediler ki siz fazla oluyorsunuz. Birileri suikast dedi zehirlenme dedi birileri ecel dedi ölümle rahmetli Özal’ı ebedi hayatına yolladık. 90’lı yıllar yine kavgalarla geçti. Vaatlerle geçti. 5 Nisan 1995. Ne oldu devalüasyon oldu. Türkiye mal varlığının yarısını kaybetti. Cebimizdeki paranın yarısı gitti. Daha sonra millet tekrar silkineyim dedi işte refah yol hükümetini iktidara getirdi. Allah rahmet etsin Erbakan Hoca’dan. Gerçekten dünyada belli bir hedefi misyonu olan insandı. Çok tutmadılar. Neden? Dediler ki, ‘Biz gelişmiş ülkelere karşı gelişmekte olan ülkeler grubu kuralım da biz de gelişelim. Kaynaklarımızı birleştirelim.’ Bir havuz yaptı finans anlamında. Dışarıdan faiz almayalım dedi. Yine 28 Şubat 1997de post modern bir darbe yapıldı Türkiye’de. Maalesef çok acıydı. Acısını 15 yıl bu ülke çekti.
Millet ‘artık yeter’ dedi
Demokrasinin olmadığı, özgürlüklerin olmadığı bir dönemde artık bu millet ‘Yeter, bu oyunlara bir son’ dedi. Karar da söz de bu milletin olacak. AK Parti 14 Ağustos 2001’de milletin partisi olarak bu duyguyla ortaya çıktı. Yani millet artık siyasete el koymuştu. Millet Türkiye’nin gidişatına el koymuştu. AK Parti o yüzden milletin partisi oldu Türkiye’nin partisi oldu. Bugün Mısır’da bir katliam var. Bu vesileyle dünyaya özgürlük, demokrasi ve insan hakları nutukları atanlar bu dertleri her platformda bu dünyaya sunanlar gözlerini Mısır’daki darbeye katliama gelince kapatıveriyorlar. Filistin’e gelince kapatıyorlar, Myanmar’a gelince kapatıyorlar. Bunlar yeni değil ki. Bunların sicilleri bozuk, samimi değiller. Çifte standart uyguluyorlar. İkiyüzlü davranıyorlar.
Biz demokrasi isteyen, biz özgürlük isteyen, huzur isteyen, barış isteyen Mısır halkının yanındayız. Sadece Mısır’ın değil Filistin’in yanındayız, Myanmar’dayız, Nijer’deyiz, Balkanlar’dayız, Ortadoğu’dayız. Neden olmasın? Çünkü bizim tarihimiz medeniyetimiz bunlarla dolu. Bizim tarihimiz, medeniyetimiz hoşgörüyle dolu, sevgiyle dolu, paylaşımla dolu, eserle dolu, üretmekle dolu. Biz dünyada savaş olsun istemiyoruz. Dünyada barış olsun. Biz istiyoruz ki dünyada adalet olsun. Biz istiyoruz ki dünyada sömürge kalksın, paylaşım olsun.
Bu millet gerçekten arif, bu milletin gönlü geniş, bu millet sabırlı, bu millet ne yapacağını çok iyi biliyor. O yüzden AK Parti’yi 14 Ağustos 2001 yılında Başbakanımız başta bulunmak üzere bir grup Türkiye’nin kaderini değiştireceğiz diyen işte bu milletle bütünleşerek yola çıktılar. Yurtdışına çıkın Türkiye’nin itibarına bir bakın.
Birileri diyebilir ‘Türkiye size ne oluyor?’ Biz dünyada nerede bir zulüm varsa, nerede bir haksızlık varsa, nerede bir yanlış varsa, nerede bir sömürge varsa bilin ki Türkiye Cumhuriyeti bütün vatandaşlarıyla bu illete hep beraber onların yanında olacaklar. Biz, Türkiye bunun için varız. Bunun için uğraşıyoruz, çalışıyoruz, çabalıyoruz. Hep beraber bunun için bir oluyoruz. Bunun için bütün oluyoruz, beraber oluyoruz.
‘Türkiye’den korkmayın biz barış için geliyoruz’
AK Parti’nin misyonu ne? Anlatılacak her alanda çok şey var. Ülkemizi alan el konumundan veren el konumuna getiren Türkiye’nin partisi AK Parti. Birileri Türkiye’den korkuyor. Korkmayın biz barış için geliyoruz. Adalet için geliyoruz sevgi için geliyoruz. Biz dünyayı güzelleştirmek için geliyoruz. Dünyadaki insanları mutlu etmek için geliyoruz. Biz yıkıp yakmayacağız.
‘Biz efendi değil hizmetkarız’
Biz başbakanımızın arkasındayız. Hiç kimse kusura bakmasın. Başbakanımıza sahip çıkıyoruz bundan sonra da sahip çıkmaya devam edeceğiz. Biz hizmetkârız, bu milletin hizmetkârıyız efendisi değil. Önümüzde seçimler var. Cadde cadde mahalle mahalle, sokak sokak, ev ev gideceğiz. Anlatamadığımız kimse bilin ki bizim eksikliğimizdir. Bu kadar çalıştıysak, Türkiye’ye bu kadar hizmet ettiysek anlatamıyorsak suçu kendimizde arayacağız. AK Parti’yi güçlendirerek bu seçimlerden çıkaracağız.” dedi.
Toplantı İl Başkanı Kurtulmuş’un kapanış konuşmasıyla sona erdi. ZEYNEP KILBAHRİ
