Cihan, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''doğalgaz, gaz yağı, benzin, LPG, kömür ve odun'' gibi yapısında karbon bulunan yakıtların yanması sonucunda ortaya çıkan zehirli gazın tatsız, kokusuz, renksiz, tahriş edici olmayan, ''sessiz katil'' olarak bilinen bir gaz olduğunu kaydetti.
Havalandırması az olan ortamlarda zehirlenmelerin daha kolay gerçekleştiğini ifade eden Cihan, şunları belirtti:
''Bu gaz solunduktan sonra akciğerden kana geçer ve kanda oksijenin yerini alır. Kan, yeterince dokulara oksijen taşıyamaz. Sonucunda kalp, beyin ve diğer organlar çalışmaz hale gelir ve ölümle sonuçlanır. Zehirlenmelerde, baş ağrısı, yorgunluk hissi, mide bulantısı, nefes darlığı, baş dönmesi belirtileri başlar. İleri safhalarda ise sersemlik, kusma, kas koordinasyonunun kaybolması, bilinç kaybı ve ölüm meydana gelir. Böyle bir durumda ilk yardım olarak hemen camlar açılmalı, gerekirse kırılmalıdır ve hemen hasta oradan uzaklaştırılmalıdır. Acil yardım servisi 112 aranmalı, solunum yolu açılmalıdır.''
Karbonmonoksit gazından korunmak için doğalgaz cihazlarının her yıl bakımlarının yapılması ve kömür sobası kullananların da soba borusu ve bacalarını kontrol etmesi gerektiğini kaydeden Cihan, şöyle devam etti:
''Doğalgaz cihazlarının her yıl bakımları yaptırılmalıdır. Doğal gaz cihazının hava girişi ve bacası kontrol edilmelidir. Kömür sobalarının boruları ve bacaları uygun olmalıdır. Şofbenlerin mümkünse banyolarda olmaması tercih edilmelidir. Özellikle rüzgarlı, bilhassa lodoslu havalarda ölüm oranlarının artış gösterdiğinden bacalar uygun değilse soba yakılmamalıdır. Zorunlu ise gece yatarken mutlaka söndürülmelidir. Mümkünse riskli odalarda karbonmonoksit sensörleri kullanılması hayat kurtarıcı olabilir.''AA
