Demokratikleşme Paketine Bir Tepki de ADD’den Geldi

Dernek binasında bir açıklama yapan Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Fevzi Köse, Atatürkçüler olarak var oldukları süre boyunca bu uygulamalara karşı çıkacaklarını söyledi. Köse, “Siyasi iktidar, “demokratikleşme paketi” adı altında, uzun süredir ülkenin gündeminde olan, terör örgütünün taleplerini de içeren ve büyük bir kısmı fiilen uygulanan kararları resmen açıklamış oldu.

Bu kararlar arasında, okullarımızda okutulan andımızın kaldırılması da bulunuyor. Siyasi iktidar andımızdan neden bu kadar rahatsız olmaktadır? Soruyu şöyle sormakta olanaklıdır, Türkiye’de kimler andımızdan rahatsız olurlar?

Anımsatıyoruz, BDP ve DTK (Demokratik Toplum Kongresi), geçtiğimiz Eylül ayında, 2013 yılı eğitim-öğretim yılı açılışında, “Ana dilde eğitim, kültürün özgürce yaşayabilme ve kendini yönetebilme hakları önündeki engeller kaldırılmalıdır. Varlığımızı Türk varlığına armağan etmeyeceğiz.” açıklaması yapmışlardı.

Terör örgütü ile sürdürülen açılım sürecinde ulusal değerleri birer birer tasfiye eden siyasi iktidar, andımızı kaldırarak, “Türklük” vurgusunu millet tanımından “etnik köken” tanımlamasına çevirerek, esas ayrışmanın temellerini atmaktadır. Bölücülük ve gericilik cumhuriyet tarihinin en uyumlu birlikteliğini yaşamaktadır.

Atatürkçü Düşünce Derneği olarak, Türkiye’nin ulus devlet kimliğiyle çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma amacını taşıyan, akıl ve bilimi rehber edinen öğretmenlerimiz ve öğrenci velileri başta olmak üzere, tüm yurttaşlarımızı demokratik tepkileriyle harekete geçmeye davet ediyoruz.” dedi.

Köse açıklamalarına şöyle devam etti:

“Genel merkezimizin kısacası talebi bu. Bütün Türkiye’yi cumhuriyetçi, laik, cumhuriyetten yana Atatürkçü insanlarımıza tepkisiz kalmayın çağrısıdır. Bakın Türkiye’de siyasette alıştıra alıştıra geliştirilen öyle hareketler var ki, 1 hafta söylenen, bir ay önce söylenen bugün çok farklı bir şekilde de uygulanabiliyor.

Söyleyecek çok sözüm var, nasıl toparlarım diye düşünüyorum. Çünkü çok doluyum. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir vatandaşı olarak Atatürk’ü yok eden anlayış bugün maalesef iktidardır ve bu süreçte okullarımızdan andımızı kaldırıyorlar. Niçin? Atatürkçülüğü bilemedikleri için, Atatürk milliyetçiliğini tanımlayamadıkları için.

Atatürk milliyetçiliği bir kültür milliyetçiliğidir. Atatürk milliyetçiliği ırki bir milliyetçilik değildir. Atatürk’ün en basit tanımıyla, Türk milleti tanımını anlatıyorum, ‘Türkiye Cumhuriyeti devletini kuran türk halkına türk milleti denir.’ Bu kadar basittir. ‘Kendisini Türk hisseden herkes Türktür.’ diyor.

Her gün Diyarbakır’da, Hakkari’de, Şırnak’ta bir Kürt çocuk ‘Ne mutlu Türküm diyene’ andını söylemeyecekmiş. Söylemek zorundasın. Amerika diye bir devlet var mı? Devlet var ama bir millet var mı? Yok. Dünyanın bütün ülkelerinden her yıl yeşil kartlı 20 bin tane insanı Amerikan vatandaşı yapar. Amerika’nın gerçek yerlisi bir avuç kalan Kızılderililer’dir. Ama hepsi Amerikalıyım der. Amerikanyalıyım demez.

Anayasada demokratikleşme paketi adı altında yapılan tüm uygulamalar alıştıra alıştıra azmettire azmettire yapılan gerici, bölücü anayasa değişikliğinin adımlarıdır. Adında demokratikleşme paketi olan bir anayasanın daha başlangıcında, tanıtım toplantısında anti-demokratik uygulamalar vardır. Kendisine muhalif olarak bilinen hiçbir televizyon ve gazete bu paketin açıklanma toplantısına çağırılmadı. Nasıl demokratlık bu?

Atatürkçüler, biz var olduğumuz sürece bu olaylara hep karşı çıkacağız. Karşı çıkmaya devam edeceğiz. Bu böyle bilene. Ne mutlu türküm diyene!” ZEYNEP KILBAHRİ



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir