KELEPÇELENMİŞİZ

 

Daha çok gençsin artık genç değilsin. “Daha çok gençsin, deneyimsizsin gerçekleri bilmiyorsun, iyi niyetlisin belli ama daha hiçbir şeyin farkında değilsin. Kabaca sen her şeye burnunu sokma. Büyüklerin işine karışılmaz” toplumumuzdaki tüm yetişkinlerin bize söyledikleri cümleler. Oysa suçlayacakları, ceza verecekleri zaman “sen büyümüştün, her şeyi biliyordun. Sana söylemiştik yapmaman gerektiğini kocaman oldun hala hata yapıyorsun cezayı da hak ettin” çelişkilere boğarlar bizi

         İlkel toplumlarda genç olmak toplumsal kuralları belirlenmiş törenlerle kabul ediliyor gençler önce eğitiliyor, sonra sınanıyor. Bilgi dayanıklılık gözü peklik…

         Okullarda yapılan aramalarda öğrenciler birer adli suçluymuşçasına davranılıyor. Okula gelmemizi istiyorlar saçma sapan disiplin kuralları yüzünden okulu bize zehir ediyorlar. En basitinden 15 Mayıs serbest kıyafet yönetmeliğini her okul kendine göre yorumlayıp daha da resmi bir hale getiriyorlar. Neymiş aynı sadece gömlek kravat yerine lagos kısa kollu ya da düz beyaz kısa kollu falan filan ve öğrenciler arasından onlarla uğraşacağıma eskisi gibi gelirim cümleleri yükseliyor ve gençler yalan söylemek zorunda kalıyor, söylemezlerse kuralları çiğneyen kişi durumuna düşüyorlar ve sistem gençleri çökeltiyor.

         Öğretmenler suskun, tartışmayan, konuşmayan, öğrencisini seviyor ve her hocanın farklı kriterlerine göre davranmak zorunda kalıyor genç öğrenci peki öğrenciler hiçbir şey yapmıyor? Bunun nedeni çok basit var olan eğitim sistemiyle öğrenciler kadar pasifsize edilmiş ki başkaldıranlar cezalandırılıyor

          19 Mayıs ve ya gençlikle ilgili toplantılarda “Biz gençlere güveniyoruz” derler acaba gerçekten böyle mi düşünürler? Güvenmek; kişiliğine saygı göstermektir, onun bizden başka biri olabileceğini, bizimkinden ayrı düşünce ve duyguları olabileceğini kabul etmek, genç insanı özgür bırakabilmek, sorumluluk verebilmektir… Güvenmiyorlar! Bunların tam tersini uygulayan toplumumuz bizi kelepçeleyip bir kafese koyuyor ve bizimde kendimize olan güvenimizi kaybettiriyorlar

           Ve biz okuyacağız, düşüneceğiz, karar vereceğiz. Bizi yanlış yaşamak zorunda bırakan her şeye baş kaldıracağız. Bu aslında bizim değil tüm kuşakların davası cesaretle yaşamaya ve elimizdeki kelepçeye rağmen gençliğimizi yaşamaya ve artık bir şeyleri değiştirmeye çalışmalıyız.

Nuray DÖNER



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir