Bilecik Memur-Sen tarafından basın mensuplarına yönelik kahvaltı programı düzenlendi.
Tanışma ve istişare yapılmak üzere düzenlenen kahvaltı programı Bilecik’te faaliyet gösteren Konak Cafe&Restaurant’ta gerçekleştirildi.
Programa Bilecik Memur-Sen İl Temsilcisi ve Sağlık-Sen Şube Başkanı Süleyman Akyıldız, Bilecik Büro Memur-Sen İl Temsilcisi Erol Can, Bilecik Enerji Bir-Sen İl Temsilcisi Erdal Özkan, Bilecik Emekli Memur-Sen İl Temsilcisi Sedat Çakmak, Bilecik Kültür Memur-Sen Ali Rıza Öztürk, Bilecik Birlik Haber-Sen İl Temsilcisi Ebubekir Tüzen, Bilecik Bem Bir-Sen İl Başkanı Güray Karamankaya, Bilecik Genç Memur-Sen İl Temsicisi Miraç Çomran, Bilecik Diyanet-Sen Kadın Kolları Başkanı katılım sağladı.
“Biz bugün burada, bu açıklamayı “yasımız” var demek için yapmıyoruz.”
Başkan Süleyman Akyıldız kahvaltı sonrası yaptığı açıklamada, geçtiğimiz günlerde Türkiye’yi yasa boğan İdlib’de askerlerimize yapılan hain saldırı sonucunda 34 kahraman askerlerimizin şehit düşmesi ve 34 askerimiz yaralanmasına değinerek; “Millet olarak acımız da kararlılığımız da büyük. Aziz milletimiz. Biz bugün burada, bu açıklamayı “yasımız” var demek için yapmıyoruz. Bilakis, zulme karşı direnen, mazlumun hakkı için candan geçmeyi ahdetmiş bir şuuru hiçbir gücün yok edemeyeceğini haykırmak için yapıyoruz” ifadelerine yer verdi.
“Millet olarak acımız da kararlılığımız da büyük.”
Memur-Sen olarak ölümü bitiş zanneden zihniyetin, ölümleri istatistiksek bir ayrıntıya indirgeyen ahlaksızlıklarının ürettikleri söylemleri telkin etmek için de bir araya gelmediklerinin altını çizen Başkan Akyıldız; “Şehadetin ölümsüzlük mertebesine erişmek olduğuna inanlar olarak biz, her can bizim için azizdir hükmünü başta kendimiz olmak üzere, cümle aleme bir kere daha hatırlatmak için bir araya geldik. Çünkü bizler, “Onlar gerçekten tuzaklarını kurmuşlardı. Tuzakları yüzünden dağlar yerinden oynayacak olsa bile, tuzakları Allah katındadır” hükmünce, tarih boyunca mazlumlar için adalet mücadelesi vermiş bir milletin ahfadıyız. Dolayısıyla, bugün, burada, millet olarak cephede olduğumuzu bir kere daha haykırmak, tarihin adalet yürüyüşünün devam ettiğini dosta düşmana hatırlatmak için toplandık” ifadelerini aktardı.
Daha önceden de defaatle altına çizdikleri “emperyalizmin toza dönüştürme stratejisinin” tüm hızıyla devam ettiğini dile getiren Akyıldız; “İnsanlar öldürülüyor, yurtlarından ediliyor… Özellikle Suriye’de toprakları insanlardan arındırma politikası uygulanıyor. Milyonlarca insan ya katledildi ya da sürgüne tabi tutuldu… İdlib’de yaşanan da bu sürecin devamından ibarettir maalesef. Dünyanın özellikle batılı ülkelerin çoğunluğu sürece kör ve sağır. Onların tek korkuları kendi ülkelerine gelebilecek göçmenler. Oysa savaşın ilk yıllarından itibaren göç dalgasının doğrudan muhatabı olan ve şu an 4 milyondan fazla muhacire ev sahipliği yapan Türkiye, bir taraftan mazluma kol kanat germeye çalışırken diğer taraftan zalime karşı mücadelesini sürdürmektedir. Bugün İdlib’de yaşanan mücadele tam da buraya oturmaktadır. Zalim rejimin Rusya’yı da arkasına alarak gerçekleştirdiği saldırılar, kimilerince terörle mücadeleye tahvil edilse de, vicdan sahibi herkes tarafından bilinmektedir ki, bu kalleş saldırıların asıl gayesi Suriye’yi insansızlaştırmak ve emperyalizmin baştan beri gerçekleştirmeye çalıştığı terör devleti projesini hayata geçirecek zemini oluşturmaktır. Evet, gerçek budur. Dolayısıyla, Mehmetçiğin Suriye’deki varlığını sorgulayanların gizlediği hakikat de budur.Biz içerideki ve dışarıdaki gri ve kara propagandalara aldırış etmeden; Türkiye’nin, inancıyla şekillenmiş tarihi misyonu gereği hemen yanı başında uygulanmakta olan emperyalist stratejiye karşı kayıtsız kalmasının mümkün olmadığını, kimi reel politikacıların söyleminin aksine, kayıtsızlığın bilakis kendisi üzerinde de ameliyata izin vermek olduğunu hatırlatmak isteriz” dedi.
Başkan Akyıldız konuşmasına, Memur-Sen ailesi olarak, Emperyalizme karşı mücadele ederken sonsuzluk kervanına katılan 34 kahraman askerimizi şükran ve rahmetle anarak; “şühedanın aileleri başta olmak üzere aziz milletimizin her bir ferdine başsağlığı, gazilerimize de acil şifalar diliyoruz” ifadelerini kullanarak son verdi.
