“YAZIKTIR NASIL MUHALEFET EDİYORSUNUZ”

Meral açıklamasında “Ülke gündeminin siyasi ve ekonomik fırtınalardan sonra yavaş yavaş seçim gündemine oturmaktadır. 2015 Haziranda yapılacak olan seçimlerde partiler hazırlıklarını yapıyor. Eksikliklerini tamamlıyor. Seçime hazır bir şekilde girmeye çalışıyorlar” dedi ve bunlardan biriside Saadet Partisi olduğunu belirtti.

 İl Başkanı İbrahim Meral Osmaneli, Gölpazarı ve merkez ilçe kongrelerini yaptıklarından sonra Şubat ayında da il kongrelerini yapacaklarını ifade edip seçimlere hazır olarak gireceklerini kaydetti. Başkan Meral sözlerine şöyle devam etti:

“Genel merkezimizin bize verdiği takvim sırasına göre, bizim Ocak, Şubat da kongrelerimizi bitirmemiz Şubat ayında Milletvekili adaylarımızı tespit etmemiz ve genel merkeze bildirmemiz Nisan ayında da seçim propagandalarımıza başlamamız lazım. Biz bunu şuan il teşkilatı olarak bunun alt yapısını oluşturduk. Kongrelerimizi yapıyoruz, aday tespit çalışmalarımızı yapıyoruz. İnşallah yarın yine burada ilçelerimizin yan kuruluşlarımızın katılacağı divan toplantımızı da yapıp bu istişareyi geniş bir biçimde yapacağız. Milletimiz içeride hükümet, cemaat hükümet muhalefet tartışmalar yaşarken halkımız gerilmişken ekonomik sıkıntılar altında bunalmışken birde inançlarımızı hedef alan Batı kayıtalı olan bu saldırılar halkımızı germektedir. Hani bizde bir laf vardır, önden yediğini tırmalar sonra hurmalar, sonra sizi tırmalar.

“Sen iki milyarlık bir insanlık aleminin peygamberine, kutsalına hakaret edersen işte biri de çıkar seni indirir”

Son Fransa da olan basın saldırısını hepimiz ne kınıyoruz, ne üzülüyoruz ne de kızıyoruz. Çünkü basın özgürlüğü adı altında hiç kimsenin inançlarına, değerlerine kutsalına hakaret hakkınız yoktur. Şimdi orada iki kişi 12 kişiyi öldürdüyse biz bunun bir provokasyon olduğuna inanıyoruz. Kesin bunun böyle olduğuna inanıyoruz. Sen iki milyarlık bir insanlık aleminin peygamberine, kutsalına hakaret edersen işte biri de çıkar seni indirir. Geçen Papa ne diyor basın toplantısında bu konuyla ilgili, diyor ki evet biz fikir özgürlüğünden yanayız. Ama bunun da bir sınırı vardır. Dönüyor yanında bir arkadaşı var arkadaşına diyor 4 kişi benim anneme küfür etse ben ona yumruğu çakarım. Bu kadar basittir. Basın özgürlüğü kimsenin inançlarına hakaret etme değerleri tanımaz. Dolayısıyla batı İslam alemi niçin radikalleşiyor, niçin cihatlaşıyor, diye kendine boşuna sormasın. Hem insanları tahrik edeceksin, inancıyla ekonomisiyle sömüreceksin ondan sonra bu insanlar niye böyle diyeceksin. Artık günümüzün insanı ikinci dünya ülkeleri, üçüncü dünya ülkeleri ve gelişmiş ülkeler artık kolay kolay kendini sömürtmüyor.

“İslam bilinci batının bu planlarını devamlı sekteye uğratacaktır”

 Öyle Batı’nın dünyanın eski bir hak koşturma meydanları daraldı. Onların huzursuzlukları bu kaosları yaratarak yeniden kendilerine alan açmak. Ama bu manada mescudu İslam bilinci batının bu planlarını devamlı sekteye uğratacaktır.  Uğruyorlar da. Geçmişte bizleri sömürüp kendi rahat yaşayan Batı bugün kolay kolay sömüremeyince o halkları da tabi rahat değiller. Kaos yaratacağız. Yine petrolümüzü garanti altına alacağız, yine birilerinin madenlerini sömüreceğiz iş gücünü sömüreceğiz, emeğini sömüreceğiz diye çırpınıp duruyorlar. Ama o günler eskidi. Şimdi bilinçleşen bir dünya var, bilinçleşen bir Türkiye var, bilinçleşen bir Türkiye adı var. Biz burada Saadet Partisi ve milli görüşün katkısının çok büyük olduğuna inanıyoruz. 1960’lardan beri Türkiye’de sanayi, teknoloji hayır namına ne varsa sayfaları birer birer kaldırırsanız hepsinin altında bir Erbakan bir milli görüş imzasını görürsünüz. Bu milletin sanayileşmesinde milli görüşün imzası vardır. Bu milletin ahlak ve maneviyatında milli görüşün imzası vardır. Eğer milli görüşün son 40 yıllık Türkiye tarihinden çıkarırsanız elinizde sıfır kalır. Çünkü biz diğer partiler bugüne kadar iktidar olmuş muhalefet olmuş partilerin neler yaptıklarını, bu ülkede neler yaptığını gayet iyi biliyoruz. Evet millet olarak hafızamız biraz zayıf hemen unutuyoruz. Ama biz ne 80’leri, ne 90’ları nede 2010’ları unutmayacağız. Bu milletimiz mecburen iktidar partisine tolerans tanıyorsa mecburen destek oluyorsa bu iktidar partisine çok ben buna oy kullanmak için değil, araba kredisi ev kredisi geçim kredisiyle insanların ekonomisinin ipotek altına alındığı içindir. Ya istikrar bozulursa, kaygısı iktidara desteğini devam ettirmek zorunda kalıyor. İktidarı kenara bırakıyorum muhalefet. Böyle muhalefet olduktan sonra meclistekileri kastediyorum bu AKP hükümeti daha devam eder. Bu seçimlerde Saadet Partisi mecliste olmasın, ülkenin geleceği vahim. Ne bu CHP’den ne bu MHP’den  bu millete hayır gelmeyecektir.

“Cumhuriyet gazetesine ne oluyor? O da aynı karikatürleri basıyor”

Şimdi az önce bahsettiğim Charlie Hebdo gazete ve dergisine yapılan saldırıda basın özgürlüğü dedik. Bizim Cumhuriyet gazetesi hadi onlar gavur, gavurluğunu yaptı . Cumhuriyet gazetesine ne oluyor? O da aynı karikatürleri basıyor.  Şimdi biri gidip patlatıcı koy oraya ondan sonra provokasyona bak. Yazıktır, günahtır. Sonra da Cumhuriyet gazetesinin sahipleri Cumhuriyet gazetesi siyasi kişiler, partiler bu milletten oy isteyecek ve iktidara gelecek. Yarın seçim meydanlarında bu milletin önüne koyacağız bu gazeteleri. Bu da CHP’nin gazetesi diyeceğiz. Senin peygamberine inancına, tarihine küfür ediyor diyeceğiz. Sen kimden oy alacaksın. Laikler, Atatürkçüler vs. görüyoruz çapınızı. Bu millet açılmadıktan sonra bu milletin inanç değerlerine karışmadıktan sonra sizin iktidar olmanız hayal. MHP, Allah aşkına biz 1991’de 40 kişiyle meclise girdik. O meclisin altına, üstüne getirdik. 94’de Belediye’yi 95’de de genel iktidarı ele aldık refah partisi olarak. Biz 3 yılda 40 kişiyle Türkiye’yi değiştirdik. Yazıktır nasıl muhalefet ediyorsunuz. Bunların yaptığı muhalefet sadece iktidarın ekmeğine yağ, kaymak sürmektir başka bir şey değildir.

“Mecliste de görelim bakalım bu meclisimiz ne yapıyor?”

Tayyip bey boşuna demiyor bu muhalefet herkesin başında diye. Ama Saadet Partisinde 10 kişilik, 20 kişilik bir grup olsun mecliste de görelim bakalım bu meclisimiz ne yapıyor Allah’ın izniyle. Çünkü bizim ayaklarımız yere basıyor. Biz neyi savunduğumuzu biliyoruz. Bizim ilkelerimizin bu dünya ya hem ekonomik, hem siyasi hem de huzur olarak barış getireceğini bu dünyanın bizim ilkelerimizde huzura ve refaha ereceğini biz biliyoruz. Biz öyle 100 yıllık, 50 yıllık, 80 yıllık alt yapımız yok. Biz insanlık tarihinden beri bu insanlara formül, denklem, sonuç her şeyi sunuyoruz. Bizim bel kadromuz güçlü, bizim inancımız güçlü. O yüzden bu seçimlerde Saadet Partisi’nin mecliste yerini alması için Bilecik’imiz de dahil, Türkiye’miz de dahil elimizden gelen en büyük çalışmaları yapacağız. Bu toplantımızın da gayesi amacı budur.”

 

Toplantıya Saadet Partisi Genel Merkez Sorumlusu Erdoğan Saran, Bilecik İl Müfettişi Muzaffer Demirkan ve partililer katıldılar. 

CANER ALKAN



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir