A’dan Z’ye Bilecik ekonomisi konuşuldu

Başkan Uzun, A’dan Z’ye Bilecik ekonomisinin konuşulduğu programda Bilecik’in yeni yapılan yollar ve atılımlar sayesinde büyümenin tam eşiğinde olan bir şehir olduğunu kaydetti.Uzun, aynı zamanda Bilecik’in meşhur olan tarihi ve doğal güzelliklerin de tanıtıldığı programda, önümüzdeki dönemlerde yapılması planlanan 3.OSB’nin ve İtalya’da düzenlenecek olan ilk yurt dışı fuarının Bilecik için büyük önem taşıdığını ifade etti.

Bilecik’in meşhur meyve ve sebzelerinden bahseden Uzun, örtü altı yetiştiriciliği alanında İnhisar bölgesinin önemli bir yer tuttuğunu belirtti. Bu şekilde yetiştirilen meyve ve sebzelerin Eskişehir ve Bursa gibi büyük pazarlarda önemli bir yer aldığını sözlerine ekleyen Uzun, meyve ve sebze ihtiyaçlarının büyük kısmının İnhisar bölgesi tarafında yetişen ürünlerden karşılandığını da sözlerine ekledi. Aynı zaman da Çaltı domatesi için aranan bir domates olduğunu kaydeden Uzun, bu domatesin de Bilecik’in önemli kazanımlarından biri olduğunu belirtti.

Nar üretiminde Türkiye’de ilk 10 şehir arasındayız.”

Bilecik’in diğer meşhur olan nar, kiraz, ayva ve boza gibi ürünlerini tanıtan Uzun konuşmasında şu sözleri aktardı:

İkinci ürünümüz ise nardır. Nar, özellikle yine İnhisar’ın Tarpak bölgemizde meşhurdur. Normal şartlarda her narın çekirdeği yenmez ama bizim narların çekirdeği özellikle nahoş olmaması da ayrı bir özellik katıyor. Nar üretiminde Türkiye’de ilk 10 şehir arasındayız.

Söğüt ve Gölpazarı ilçelerimizde de kirazlarımız meşhur. Sürekli yurt dışına ihrac olan ve yurt içi pazarlarımızda da çok tüketilen, ihracatçıların yurt dışına çok pazarladığı bir üründür.

 Bir de bizim tarihiyle ve ismiyle anılan bir Osmaneli ilçemiz var. Burada da yine karpuz, ayva ve zeytin üretimleri dikkat çekiyor son zamanlarda. Yine İznik’in kesiştiği bölgelerde de çilek üretimi son zamanlarda dikkat çekiyor.

Bir de Pazaryeri ilçemiz var. Burada da şerbetçi otu çok önemli bir yer tutuyor. Şerbetçiotu Türkiye’de sadece burada yetişiyor. Edirne’de yetiştirilmesi düşünülmüş, denenmiş fakat bitkisel nedenlerden dolayı, aynı kalite tutmadığı için olmamış. Pazaryeri’nin ayrıca bozası da meşhurdur. Çukurören biberimiz de var aynı şekilde. Acıdır, doğaldır tamamen.

“Ceviz üretiminde de profesyonelleşmeliyiz”

Ceviz ürünümüzde aslında pek bilinmese de önemli bir yere sahiptir Bilecik açısından. Özellikle Bilecik ve Hakkâri bölgesi ceviz yetiştiriciliği için iklimsel özelliklerden dolayı tercih edilmesi gerektiği noktasında raporlamalar dahi yapılmıştır. Öteden beri bizim cevizlerimiz doğal seleksiyonlarla yani kimsenin çok fazla önem ve özen göstermemesine rağmen yetişiyor.  Eğer bunu biraz daha profesyonelleştirirsek, biraz daha metotlarını değiştirirsek bakir bir alan. Yatırımcıların bu noktada ilgisini çekebileceğini düşünüyorum.”

“Zengin bir kültürel birikime sahip bir ilimiz var”

Konuşmasının devamında Bilecik’teki turizm faaliyetlerinden bahseden başkan Uzun, şu şekilde konuştu:

“ Bilecik bezimiz var, meşhur.  El Sanatları Merkezimiz de yapımı devam etmektedir.  Hediyelik eşya olarak genel olarak şehir dışından gelen turistlerimize sunulmaktadır. İnanç turizmimiz daha çok öne çıkıyor. Şeyh Edebali Hazretleri’nin Türbesi, Dursun Fakih Hazretleri’nin Türbesi, Söğüt’teki Ertuğrul Gazi Hazretleri’nin Türbesi var. Bu türbelere paket programlar yapılıyor. Bu paket programlar sayesinde özellikle son 3-4 yılda bir ziyaretçi akını oldu. Çeşitli illerden ziyaretçi akınları oluyor.

Zengin bir kültürel birikime sahip bir ilimiz var. İnanç turizmi ile ilgili olarak saat kulemiz de başta olmak üzere çok fazla tarihi eserimiz var. Orhan Gazi Camii, Çelebi Mehmet Camii, Kuyulu Mescidi, Hamidiye Camilerimiz var. Vezirhanda Kervansaraylarımız var. Burada tarihi ipek yol olduğu için, ipek yolunu kullanan insanların konaklama ve ihtiyaçlarını gidermek için kullanması için oluşturulmuş bir alan.

Gölpazarı ilçemize geçersek, burası da Ankara istikametine gidersek Taşhan yine burada Çelebi Mehmet zamanında yapılmış tarihi bir hanımız.   

“Söğüt Şenlikleri dünyada tek”

 Burada 733 yıldan beri kutlanan Ertuğrulgazi’yi anma ve Söğüt şenlikleri devam ediyor. Bu çok önemli bir şenlik. Dünyada 733 yıldan beri kutlanan başka bir şenlik ben bilmiyorum ve de yok. Geçtiğimiz bir-iki hafta önce kurultay yapıldı, büyüklerimiz konferanslar verdi. Şenliklerimizi nasıl kutlamamamız gerektiği konusunda çalışmalar yapıldı. Cirit atıcılığı orada ön plana çıkıyor. Eski ata sporlarımızın gösterileri yapılıyor. Yine özellikle köylerde çok yapılan pilavlarımız var. Her gelen misafire dağıtılır.  Renkli ve güzel geçiyor şenliklerimiz.”

“Harmankaya Bilecik’in incisidir”

Doğa turizmi açısından da Bilecik’in incisi olarak Harmankaya Kanyonunu örnek gösteren Uzun, “ Hatmankaya Kanyonu şu anda koruma altına alındı Turizm Bakanlığı tarafından. Çok ciddi manada da yatırım yapılıyor. Çok sakin, ulaşımı da kolay, şehir merkezine bir 40-50 kilometrelik uzaklıkta yine kara yoluyla ulaşabilen bir kanyon. Kanyonlar genelde ulaşımı zor olan yerlerdir ama bu kanyonun böyle de bir artısı var. Trekking severlerin özellikle son dönemlerde dikkatini çekmeye başladı. Bilecik İl Özel İdaresi de oraya insanların ihtiyaçlarını karşılaması için turizme yönelik yatırımlar yapmaya başladı.” Dedi.

Osmaneli’deki turistik mekânları da konuşmasında geçiren Uzun, “Osmaneli’de tescilli Türk evlerimiz var, burada Osmanlı mimarisinin özelliklerini görebiliriz. Nasıl ki Safranbolu evleri var meşhur burası da inşallah ileriki dönemde böyle olacak. 124 tane böyle evimiz var. Bu evler Kül

“Şeyh Edebali Üniversitemiz 2007 yılında kuruldu. 5 tane fakültemiz, 7 tane yüksekokulumuz,2 tane de endüstri mevcuttur. Toplam 8 bin 500 öğrenci sayısı vardır. Üniversitemizin de burada yeri gelmişken bahsedeyim, başından beri hızla gelişiyor.  Şu an kurucu rektörümüz olan Prof.Dr. Azmi Özcan hocamız da çok gayretli bir konudur. Rektörümüze buradan bir kere daha teşekkür etmek istiyorum.  Kurucu rektör ve hala görevde, yanılmıyorsam 2015 yılında görev süresi bitecek. Üniversitemizin hızlı bir şekilde kurulmasına gerçekten çok çaba ve emek sarf etti.

Bir kere Bilecik, İstanbul’a, Bursa’ya ve Eskişehir’e çok yakın. Adapazarı, İzmit de keza o şekilde. Yani bunlar 150-200 kilometre hinterlandında. Küçük bir şehir olması dolayısıyla şehirde yaşam maliyetleriniz çok yüksek değil. Büyükşehirlere nazaran öğrenciler maddi formda hemen hemen hiç sorunları olmuyor.

Yurt Kurumuz var, özel pansiyonlarımız var, evlerde kalan öğrencilerimiz de var. Son 2 yıldan beri özellikle konaklamada bir sorun şu anda gözükmüyor. Yeterli talebi Bilecikli yatırımcılarımız yaparak bu açığı kapatıyorlar. Yine, öğrencilerin sosyal imkânları da son zamanlarda yapılan yatırımlarla beraber öğrencilerin Bilecik’te daha fazla kalmasını sağlamaya çalışıyoruz.

“Tarıma dayalı sanayimizi geliştirmeliyiz”

İktisat ve İşletme Fakülteleri daha ağırlıkta. Zaten ilk kurulduğumuzda da onlar vardı, onlar ağırlıkta. Güzel sanatlar var, tarım ile ilgili bir bölümümüz var. Tabi tarım çok önemsediğimiz bir bölüm. İnşallah daha da iyi olmasını önemsiyoruz. Çünkü tarıma dayalı sanayi burada pek gelişmiş değil.  Bu tarım ürünlerinin sıcağı sıcağına pazarlanıp gidiyor. Bizim onları daha fazla burada tutmamız lazım ve katma değerini arttırmamız lazım. Yani işleyerek, paketleyerek, şoklama yöntemi uygulayarak katma değerini artırarak satarsak ekonomimize daha fazla katkı gelir. Bu konuda da üniversitemizle ilgili çok ciddi çalışmalarımız var, projeler konusunda. Çünkü insanlarımızı yönlendirip bu yatırımları sağlamamız gerekiyor.

“Üniversitemiz sanayimiz açısından çok önemli”

Üniversitemiz sanayimiz açısından çok önemli. Burada nitelikli eleman yetiştiren, mesleki ve teknik eğitimi sağlamakta. Biz de bununla ilgili üniversite-sanayi iş birliği girişimiyle birlikte aylık veya düzenli  olarak toplantılarımızı  yaparak öğrencilerin daha fazla sanayide iş hayatına başlamadan önce çalışmalarını, staj görmelerini istiyoruz. Yani kağıt üzerinde bir staj değil de gerçek ve birebir olarak bu işin kokusunu almaları için çaba sarf ediyoruz. Sağ olsunlar onlar da bize gerekli desteği ve yönlendirmeyi yapıyorlar. Birbirimize öyle kapalı kutu olarak bakmıyoruz. Eğitim sorunu Türkiye’nin çok önemli bir sorunu. İşçilikte de nitelikli ve kalifiye eleman sıkıntısı çok.”tür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore ediliyor.   Yine Osmaneli ilçemizde bir kilisemiz var, onun da restorasyon çalışmaları düşünülüyor.” Dedi.

“Bilecik şu anda uzun vadede büyümenin tam bir eşiğinde”

Bilecik’in uzun vadeli ekonomisinin nasıl gelişeceği hakkında bilgiler veren Uzun şu ifadelerde bulundu:

“Bilecik şu anda uzun vadede büyümenin tam bir eşiğinde. Bu otoyol ve hızlı trenin bitmesiyle birlikte çok ciddi manada buraya yatırımcı akışı geleceğini görüyoruz. Bununla da ilgili olarak zaten 3. OSB bunun sinyallerini veriyor. Bu süreç de hemen olmuyor. Yaklaşık bir yıla yakın kamulaştırma altyapıları geçiyor. Burada bizim 1. OSB’mizde şöyle bir özellik var.1996 yılında kamuya olan bütün borçlarını ödeyerek Türkiye’nin ilk özerk OSB’si oluyor. Diğer bir çok OSB yönetimi kamuda bulunur ama Bilecik 1. OSB bölgesinde şu anda tamamen işletmeciler kendi kendilerini yönetiyorlar. Bunun da artı etkisi çok oluyor.”

“En önemli projemiz 3. OSB’nin yapımı”

Ticaret Odası olarak yapmayı planladıkları projelerden en önemlisinin 3.OSB olduğunu kaydeden Uzun, “3. OSB konusunda ciddi anlamda finansman sorunumuz var. Onu aşmaya çalışacağız. Yine oda olarak, yurt içi ve yurt dışı faaliyetlerle de üyelerimizi fuarlarla desteklemeyi düşünüyoruz. İlk defa bir yurt dışı gezimiz de olacak İtalya’ya bu Eylül ayında. Valimiz, belediye başkanımızla hep beraber gitmek istiyoruz. Böyle bir projemiz var çünkü dünyanın en önemli seramik ve mermer fuarı İtalya’da gerçekleşiyor. Biz İtalya Ticaret Odası ile de iletişime geçtik. İnşallah kardeş oda olarak da mermer ve seramik sektöründe Bilecik’i daha fazla tanımalarını sağlayarak pazardaki hâkimiyetimizi de onlara göstermek istiyoruz. Onları da buraya davet edeceğiz. Açıkçası bundan sonra Bilecik’imizin en önemli sorunu tanıtım olacak. Yani daha çok tanıtım faaliyetlerine önem göstereceğiz.” Dedi.

Bilecik’in tanıtımı açısından ulusal bazda en önemli etkinliğin Söğüt’te gerçekleşen Ertuğrulgazi’yi anma ve Söğüt şenlikleri olduğunu kaydeden Uzun, “ Kiraz ve nar festivalimiz var ama onlar biraz daha yerel kalıyor. Ülke bazında düşündüğümüz zaman en önemli etkinliğimiz Söğüt Ertuğrul Gazi’yi anma şenliklerimiz.  Bu şenliğimizi biraz daha konuşulabilir hale getirebilirsek şenliklerde yapacağımız organizasyonlarla tanıtım olabilir. Biz, oda olarak ilimizi tanıtmamız gerekiyor. İstanbul-Bursa gibi ticaret odalarımızı ziyaret edip kapsamlı bir sunum yaparak neden Bilecik’e yatırım yapmaları gerektiğini kendilerine anlatmak istiyoruz. Şu an Eskişehir ve İzmit ile kardeş oda protokolleri imzaladık. Gerekli bilgi alışverişlerini kendi aramızda sağlayarak gerek OSB’lerdeki boş parseller, gerek yeni yatırımlar ile ilgili bunları hep birlikte konuşuyoruz ve değerlendiriyoruz.” İfadelerinde bulundu.



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir