BAĞLANMA STİLLERİ İLİŞKİLERİMİZİ NASIL ETKİLER?

featured

Uzman Klinik Psikolog Çağatay Ersan, bağlanma stilleri neler olabileceği ile bu stillerin ilişkileri nasıl etkilediğini detaylı olarak anlattı.

”John Bowlby, bağlanma kuramı ile ilgili yapmış olduğu kapsamlı araştırmalar sonucunda bağlanmayı insanlar arasında kalıcı bir psikolojik bağlantı olarak tanımlamıştır.” ifadesini kullanan Ersan, şöyle devam etti:

”Film, dizi ve kitaplar ve terapi sahnelerinde sıklıkla şimdi biraz çocukluğunuza inelim cümlesi biraz klişe olsa da, erken bağlanma stillerimiz çocukluk dönemindeki bebek/bakıcı ilişkisi aracılığıyla kurulur. Bu nedenle çocukluğumuzdaki yaşantı ve tecrübelerimiz bağlanma kuramı açısından oldukça önemlidir.

Ainsworth Bağlanma Kuramına göre, erken çocukluk döneminde bağlanma stilleri, çocukların ve ebeveynlerin nasıl etkileşime girdiğine odaklanır. Yetişkinlikteyse ise romantik ilişkilerdeki bağlanma kalıplarını tanımlamak için kullanılır. Bu kurama göre bağlanma güvenli bağlanma ve güvensiz bağlanma olarak ikiye, güvensiz bağlanma da kendi içinde kaygılı, kaçınmacı ve düzensiz bağlanma olarak 3’e ayrılır.

Güvenli Bağlanma: Çocukların ebeveynleri genellikle çocukları ile daha ilgilidir. Çocuk ebeveyni gittiğinde üzülür ve geri döndüğünde kolayca sakinleşir. Yabancılar yerine ebeveynlerini tercih ederler. Yetişkinlikte ise, uzun vadeli ilişkilere güvenmek, yüksek özgüvene sahip olmak, yakın ilişkilerden keyif almak, ihtiyacı olduğunda sosyal destek aramak, duygularını paylaşma yeteneğine sahiptirler. Güvenli bağlanmayı korurlar, ilişki doyumları oldukça yüksektir.

Güvensiz Bağlanma /Kaygılı Bağlanma: Kaygılı bağlanan çocuklar, yabancılara karşı çok daha şüpheci yaklaşırlar ve ebeveynden ayrıldıklarında tepkiliidirler. Yetişkinlikte bağlanma figürlerinden ayrılmakta güçlük çektiği, onlara psikolojik ve fiziksel olarak yakın olmak istedikleri ve ayrılmakta güçlük çektikleri görülmüştür. Bu kişiler çatışma eğiliminde olup problem çözme konusunda sıkıntı yaşamakta, sorumluluk almaktan kaçınmaktadırlar. Özgüvenlerinin düşük olduğu görülmektedir.

Güvensiz Bağlanma /Kaçıngan Bağlanma: Bu çocuklarda ebeveynlerinden kaçınma gözlemlenir. Yetişkinlikte yakın ilişkilerde zorluk çekerler. Bir ilişki sona erdiğinde çok az sıkıntı yaşarlar. Genellikle uzun çalışma saatleri gibi bahaneleri yakınlıktan kaçınmak için kullanırlar. Stresli zamanlarda eşleri destekleyememe ve onlarla duygu, düşünce ve hislerini paylaşamama ,kendi kendine yetmeye odaklanma ve yalnızlıktan memnun olma davranışları görülmektedir. Bu kişiler de sorumluluk almazlar, özgüvenleri düşüktür.

Güvensiz Bağlanma / Düzensiz Bağlanma: Düzensiz bağlanma stiline sahip olan çocuklar diğer stilleriden farklı olarak açık bir bağlanma stili davranışı göstermezler. Bakıcılara karşı eylemleri ve tepkileri, genellikle kaçınma veya direnme dahil olmak üzere davranışların bir karışımı olarak gözlemlenir.

Sonuç olarak, çocukluktaki bağlanma şekli, ilerde ilişki içinde olunacak herkes ile aynı türde ve aynı düzeyde devam edecek kadar belirleyici olmasa da etkisi vardır. Temel olarak bireyin mizacının da bağlanmada kısmi bir rol oynadığı düşünülmektedir. Birey bağlanma stili ile uyumlu bir partner seçmeye meyillidir. Buna ek olarak, bağlanma stilleri arasında keskin bir sınır yoktur.”



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir