featured

BAŞKAN ŞAHİN’DEN BİRLİK BAŞKANI MUSTAFA YAMAN’A SERT ELEŞTİRİ 

“BEN BİLECİK HALKINI SOYDURTMAM”

Bilecik Belediye Başkanı Semih Şahin, şehirdeki çöplerin toplanmamasına ilişkin basın açıklaması yaparken  Belediyeler Birliği Başkanı Mustafa Yaman’a sert eleştirilerde bulundu.

Ben Bilecik halkını soydurtmam” diyen Başkan Şahin, yaptığı basın açıklamasında şunları ifade etti: 

“SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK”

“Perşembe gününden itibaren çöpü toplama yetki ve sorumluluğunda olan Belediyeler Bilirliği Bilecik Merkezimizde görevini yapmamıştır. Bizler öncellikle bu konuda savcılığa halk sağlığını tehlikeye atmak suçundan savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Bunun tamimiyle gerçek sebebinin siyasi sebep olduğunu düşünüyoruz. Akplilerin ele geçirdiği belediyeler birliği bunu silah olarak kullanıyor. Fakat Bilecik halkı ne biz böyle bir şeye pes etmeyiz. Kurdukları saadet zincirine biz araya çomak soktuğumuz içinde anlamsız eşkıya türü eylemler yapmaya başladılar. Bu onların tarzı olabilir. Bizim tarzımız değil. Bizler ilk günden itibaren hukuklar başvurumuzu yaptık. Suç duyurusunda bulunduk. Onlar artık hukuk karşısında hesap versinler. Böyle halkın hizmetine dokunarak siyasi şov yapmak zalimliktir. Onların siyasi karakteri bu zalimliği gösterir.  Bir duyuru yayınlamışlar;  ‘Bilecik’te Merkez Sınırlarında Çöp Toplama Hizmetlerinde Bir Kaç Gündür Yaşanan Sorunlar ve Halkımızın Maduriyeti Bilecik Belediyeler Birliği Olarak Bizleri  Derinden Üzmüştür’. Bu cümle bir kere baştan yanlış. Kardeşim 2017’den beri Bilecik’in en ücra köşesinde ki tek bir çöp torbasını toplamakla yetkili olan sensin. Sen neden şikayet ediyorsun.  Çöpün toplanmadığından ben ve Bilecik halkı şikayet edecek. Tek sorumlu tek yetkili sensin. İmtiyaz sözleşmesi ile 2017 yılında çöp toplamakla ilgili imtiyaz olduğu gibi Belediyeler Birliği Başkanı Mustafa Yaman’a aittir. Hem yetki hem sorumluluk. Yetki alıp sorumluluğu paylaşmamak yok. Sorumluluk onundur.

“TOPLANMAMIŞ TEK TORBA ÇÖPÜN SORUMLUSU MUSTAFA YAMAN’DIR”

Öyle kaytarmak yok.  Benim muhatabım yüklenici şirket yok. Kamuda bir şirketin yüklenici olabilmesi için. İhale ile o işi alması lazım. Bu firma ne ihalede kazanmamış. Kafa kol ilişkisi ile sen taşı denmiş. Böyle bir şey olmaz. Böyle bir devlet ciddiyeti olmaz. Ve ben Bilecik halkını soydurmam. Bütün Bilecik halkı gelen su faturalarındaki katı atık bedellerinden şikayetçi.

“BEN SAADET ZİNCİRİNİ BOZACAĞIM”

Bu 750 tane oy almış.  Benim en küçük mahallemin muhtar seçiminden bile daha az oy almış bir adam. Tüm şehrin işini yürütmeye kalkarsa böyle eline ayağına bulaştırır. Ben yedirtmeyeceğim. Ben Bilecik’in 17 km mesafede olan çöp tesisine, 90 km öteden gelen Yenipazar çöpün aynı fiyatını ödetmem. Ben Bilecik halkının bir kuruşunu bile onlara yedirtmem. Yedirtmeyeceğim de. Altı adet çöp arabam hazır. Aynı dakika başlarım. Hiçbir tehdit bana yemez. Yok üzülmüşte ondanmış. Eğer ben suç duyurusunda bulunmasaydım.  Çöp kamyonlarının yola çıktığını duymasaydı.  Bu açıklamayı yapacak mıydı?.  Var mıydı böyle bir cesareti.

“BURASI EŞKIYA DÜNYASI DEĞİL”

Her şey hukukla olacak. Ben bunlara adam gibi devlet nasıl yönetilir. Devlet adamlığı nasıl olur. Ben bunlara öğreteceğim.  Daha iki buçuk senem var. Bittiğinde de Bilecik halkının sadece Bilecik merkez değil; Bakırköy, Söğüt hepsi saadet zincirinden kurtulacak.  Zaten asıl sorun bu. Millet ittifakı dev adımlarla geliyor. Bunlar gidiyor, saçmalıyorlar. Zararını da halk görüyor. Böyle devlet ciddiyeti olmaz. Sen devletin tanımında lay lom olabilirsin ama bizim nezdimiz de devlet ve yönetim ciddi bir iştir. Para konusu söz konusu değil. Ben onların belediyelerini iki günde satın alırım. Para derdim yok benim. Bilecik’in bankalarına sorun hepsinde param var. İki sene sonra belediyenin para sorunu ortadan kaldırırım dedim kaldırım. Sorun yönetim. Ben eşkıyalara ihalesiz iş yürütenlere ben para ödemem. Resmi bir kurum belediye, resmi bir muhatabı olmayan birine para ödeyebilir mi?.  İstesen de ödeyemezsin. Bunların derdi son bir ay. Kimliği olmayan birine para ödemem. Bundan önce gelen faturalar toplam beş aylık iki milyon yüz kırk üç bin üç yüz yetmiş lira cari hesaba borcum çıkmış. Benim ödemem gereken ise iki milyon iki yüz on altı bin on iki lira. Ben bu güne kadar iki milyon iki lirasını ödemişim. Kalan yüz on dört bin lira.  Neden yüz on dört bin lirayı ödememişim.

“BİLECİK HALKININ BİR KURUŞ HESABINI BİLE YAPARIM”

Çünkü aldığımız meclis kararından itibaren çevre köylere  benim adıma kesilen paranın geri iadesini istiyorum.  Yasal olarak bunu da kazandık.  Bu iadeye karşılık tutuyorum yüz on dört lirayı. Buda yüzde beştir toplamda.  Parasal konular ciddi devlet yönetiminde mahkemede çözülür. Kamuda borcu var kamyon yollamıyorum diyemezsin. Sen yetki ve sorumluluğunu yerine getirirsin. Paranın takibini hukuk da yaparsın. Burası dağ başı mı?. Bende bunu depozite olarak tutuyorum. Mahkeme karar verecek ne kadar ise bizim hesabımıza iade olacak.  Bana resmi olarak tahakkuk etmiş bir lira borcum yok.  ömür boyu iktidar olacağız zannediyorlar. İktidarı kaybettiğinde  Bilecik halkı doğruları öğrendiğinde, bunlar sokaklarda gezemeyecek hale gelecekler. Hukuksuzluğa baştan girmişsiniz. İstiyorsanız başlatın istemiyorsanız başlamayın, benim altı adet aracım hazırda bekliyor.  Ben mahkemeler de ben onları çatır çatır alacağım.  Geriye dönük kilometre farklarını alacağım.  Oradan aldığım parayı vatandaşa faturalarında geri ödeyeceğim. Ben Bilecik halkının bir kuruşunu kaptırmam. Bilecik’te devlet kurumudur belediyi Bilecik halkının tamını temsil eder.  Mecburen geri dönecekler. Tekrar ihale yapacaklar. Mesafeye göre belirleyecekler.

“ ADAM GİBİ İŞ YAPACAKLAR”

Bilmiyorlarsa gelip bana sorsunlar adam gibi iş yapılır. Sonrada akpnin koca il başkanı bile elinde fotoğraf makinesi gezip, fotoğraf çekip car car bağırmayacak. Önce soracak. Bu işin yetkilisi sorumlusu kim diye soracaksın. Yetkilisi sorumlusu Mustafa Yaman’dır.”



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir