Bilecik’in Söğüt ilçesinde düzenlenen “741. Söğüt Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenlikleri” Hemşehrimiz Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ve yoğun halk katılımıyla gerçekleştirildi.
Söğüt’teki etkinliklere Bakan Dönmez’in yanı sıra Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, Bilecik Valisi Dr. Kemal Kızılkaya, AK Parti Bilecik Milletvekili Selim Yağcı, Söğüt Belediye Başkanı İsmet Sever, belediye başkanları, siyasi partilerin il ve ilçe teşkilatları, ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Ertuğrul Gazi Türbesi’ni ziyaret eden protokol üyeleri, dua ederek, şenlik alanındaki yerlerini aldı.
Burada Konuşma gerçekleştiren Söğüt Belediye Başkanı İsmet Sever, Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenlikleri’nin 741 yıldır aynı heyecan, aynı birlik ve beraberlik şuuruyla yapıldığını söyledi.
Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenliklerinde binlerce katılımcıyı Türk misafirperverliği ve kadirşinaslığıyla ağırlama hasleti’nin bu topraklarda nadide bir Türkmen işlemesi gibi saklı durduğunu ve nesilden nesile heyecanla aktarıldığını aktaran Başkan Sever, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
Bu anlamlı şöleni, bu büyük buluşmayı, her geçen yıl çok daha güzel şartlarda gerçekleştirebilmemizi, yüce Allah’tan niyaz ediyorum. 741’incisini idrak ettiğimiz bu kutlu törenlerin tarihinden kısaca söz etmek istiyorum. Oğuzların Bozok koluna bağlı Kayı boyundan Gündüzalp, Moğol baskısı üzerine beyliğine daha uygun bir yer aramak üzere batıya yönelir, ancak Fırat Nehri’ni geçerken boğulur ve yerine Ertuğrul, Bey olarak seçilir. Oğullarından Sungurtekin ve Gündoğdu Beyler babalarının boğulmasını uğursuzluk sayarak Ahlat’a geri döner. Ancak Ertuğrul Bey, Annesi Hayme Ana, Dündar Bey ve maiyetindeki 400 çadırla batıya hareket eder. Selçuklu Ordusu ile büyük bir Moğol birliği savaşına şahit olur. Selçuklu Ordusu yanında yiğitlikle yer alır ve Moğol birliği bozguna uğratılır. Bunun üzerine Sultan Alâeddîn, Ertuğrul Bey’e iltifât ederek Ankara yakınındaki Karadağlar mıntıkasını ıktâ olarak verir.
‘Biz Türküz oğul, bozkırın yağız savaşçılarıyız, kaybetmeden bulmak, hak etmeden almak, savaşmadan ölmek yoktur bize’ diyen Ertuğrul Bey, Kayıların şanını yüceltmek ve İslam’ın cihad emrini, cihan mefkûresini yerine getirmek ister ve batı uç bölgesinde gaza hareketlerinde bulunmaya başlar. Onun siyasi ve askeri dehası, cesareti, yiğitliği, zekâsı ve aksiyonunun bir sonucu olarak, 13.üncü asrın ortalarında Karacahisar ve Söğüt fethedilir. Kayı Boyu’nun muhterem evlatları Domaniç ve Söğüt’ü yer ve yurt tutarak insanlık için bir umut ateşi yakmıştır. Bu kutlu beldenin Türkleşmesi yalnızca bir coğrafyanın Türkler tarafından ele geçirilmesi değildir. Aynı zamanda Anadolu’da Osmanoğulları ile altı yüz yıllık muhteşem bir ömür sürecek Türk devletine tarihin tanıklık etmesidir.
Adalet, merhamet, samimiyet, sabır ve fazilet gibi Türk töresinin bütün erdemlerine sahip olan Ertuğrul Gazi 1281 yılında hayata gözlerini yummuştur. Kayı Aşireti’ne mensup olanlar ve özellikle Karakeçili aşireti, Ertuğrul Gazi’nin ölümünden sonra her yıl Eylül ayının 2. Pazar günü onun türbesini manevî bir ziyaret yeri hâline getirmişler ve yıllarca burayı ziyaret ederek şölenler tertiplemiş, cirit, güreş gibi millî oyunlarla atalarını anmışlar, şifalı pilavlar, gözlemeler ve bazlamalar pişirerek çadırlarda ikramlarda bulunmuşlar, Türk misafirperverliğinin, Türk kadirşinaslığının önemli özelliklerini sergileye gelmişlerdir.
741 yıldır aynı heyecan, aynı birlik ve beraberlik şuuruyla yapılan Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenliklerinde binlerce katılımcıyı Türk misafirperverliği ve kadirşinaslığıyla ağırlama hasleti bu topraklarda ve bu topraklar için atan yüreklerde, nadide bir Türkmen işlemesi gibi saklı durmakta ve nesilden nesile heyecanla aktarılmaktadır. Bu anlamlı şöleni, bu büyük buluşmayı, her geçen yıl çok daha güzel şartlarda gerçekleştirebilmemizi, yüce Allah’tan niyaz ediyorum.
Bu düşüncelerle yolundan ve ilkelerinden ayrılmama konusunda son derece inançlı olduğumuz mübarek büyüğümüz Ertuğrul Gazi ve Osman Gazi’yle birlikte tüm ecdadımıza, tarih boyunca vatan ve millet sevdası ile dünyanın her yerinde şahadet mertebesine yükselmiş şühedamıza, bugün milli birlik ve beraberliğimize musallat olan bölücü terörle mücadelede kahramanca can veren aziz vatan evlatlarımıza, en derin şükran hissiyatımla Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, huzurlarınızda aziz anılarını şükran ve minnetle yad ediyorum. Türk töresini unutmayacağız, yolumuzdan asla sapmayacağız, ferasetimizi bozup zalime boyun eğmeyeceğiz… Yürümezsek Hak yolda, Erimezsek Hak yolda, Çürümezsek Hak yolda, Gök girsin kızıl çıksın, ne mutlu Türk’üm diyene!”
Program, Halk oyunları gösterileri ile Jandarma Genel Komutanlığı Mehteran Birliği’nin mehter gösterisi ve Jandarma Genel Komutanlığı Çelik Kanatlar Uçuş Gösteri Timinin gösterileriyle sona erdi.
