BAŞKAN V. SUBAŞI: “ŞİKAYET ETMEYİ KENDİME YAKIŞTIRAMAM”

featured

Bilecik Belediyesi’nde yaşanan olayların ardından 6 ay önce kente Belediye Başkan Vekili olarak seçilen Melek Mızrak Subaşı, parti üyeliğinden başkanlığa geçen süresi, hayallerini ve hedeflerini ve gazetemize anlattı.

Bilecik Belediye Meclisi’nde, İçişleri Bakanlığı’nca görevden uzaklaştırılan Belediye Başkanı Semih Şahin’in yerine seçilen Muharrem Tüfekçioğlu’nun başkan vekilliğinin düşürülmesinin devamında belediyenin bir numaralı ismi olan Subaşı, asla şikayet etmeden gece gündüz kent için proje üretmeye devam edeceklerini söyledi.

Başkan Vekili Subaşı, Başkanlık Makamında yaptığımız röportajda sorularımıza tüm samimiyetiyle cevap verdi.

DEMOKRAT BİR AİLEYDİK

CHP ile olan hikayesinin aileden geldiğini anlatan Subaşı, ”Tabii ki evet ailede var. Küçükken ben hep şu soruyu hatırlarım ve hep yüzümü gülümsetir bu konu; ‘Babam o zaman siyaset programları izliyor ablam ve ikimize hangi partiyi tutuyorsunuz?’ derdi ben sebebini bilmeden Cumhuriyet Halk Partisi derdim. Neden diye sorduğunda ise Atatürk’ün partisi derdim ve takım tutar gibi tuttum o tabi o zamanlar. Ablama sorduklarında da ablam ANAP derdi. Gayet demokratik bir aileydik.

Evet anne ve babam CHP’li olduğunu bilirdim ama bu bize empoze edilmezdi yani herkesin bir fikri vardı. Evde herkes fikrini rahatlıkla söyleyebilen bir ailede büyüdüm, bu çok kıymetli gerçekten. Ardından üniversiteyi bitirip yüksek lisansa başladığım zamanlarda belediye seçimlerinde meclis üye adayıydım ve parti için koşturuyordum fakat resmi anlamda ilk üyeliğim o zaman oluştu. Meclis üye adayı oldum ama o zaman Bilecik’te seçimler çok iyi gitmedi sanıyorum 7. Sıradan meclis üyesi adayıydım ve yedeklerde kalmıştım.

Ardından seçimi kaybettik ancak bağımız kopmuyor tabii ki. Partiye gidiyoruz ve geliyoruz. Son dönemde ise meclis üye adaylığım oldu ve kontenjan listesine girmeyi başardım sonrasında başkan yardımcılığı görevi teklif edildi biliyorsunuz mimarlık ofisim vardı Bilecik’te ve imar komisyonu gibi komisyonlarda görev alacağımdan dolayı oradaki ofisimi kapatmayı tercih ettim çünkü hem burada başkan yardımcılığı, hem imar komisyonu görevleri Bilecik küçük yer hoş ve etik olmayacağını düşündüm ve tamamen belediye için çalışmaya o zaman başladım. Partiyle bağım üniversitenin bitiş zamanları yani 24-25 yaşlarından geliyor.” diye konuştu.

DOĞRU İŞLER YAPMAYI BAŞARMAK İSTİYORUZ

Belediye Başkanlığı görevinin zor bir iş olduğunu ama asla şikayet etmediğini dile getiren Subaşı, şöyle devam etti:

”Geliş sürecimiz belli. Görev isterdi ki halkın seçimiyle adaylığımızı koyalım onların takdiriyle gelelim süreç böyle gelişti yine de biz meclis üye listelerinden seçildik. Ardından meclisten seçildik. Buradaki amacımız aslında doğru işler yapmayı başarmak istiyoruz. İsyan ettiğim bir dönem olmadı çünkü zorluğunu bilerek buraya geldim, zorluğunu bilerek buraya adaylığımı koydum. Burada şikayet etmeyi elbette ki kendime yakıştıramam. Çünkü Belediye başkanlığı çok zor bir iş. Çok erken saatlerde kalkıp çok geç saatlerde eve gidebiliyorsunuz.

KADINLAR DAHA GENİŞ ÇERÇEVEDEN BAKIYOR

Elbette ki binlerce insanı memnun etmek zor, memnun olanlar kadar memnun olmayan bir kesim de oluyor sizi acımasızca eleştiren kesim mutlaka var. Biz doğru işler yapmak için buradayız, güzel bir vizyon getirmek için buradayız birde şu çok kıymetli; ben kadınım ve kadınların duygularını aslında işe karıştırmasını seviyorum. Biz bu yüzden farklıyız çünkü bende çok erkekle çalışıyorum ve çalışmaya da devam ediyorum, çalıştım da. Erkekler duygularını daha bastırabiliyorlar, daha düz bakabiliyorlar ama biz kadınlar çok üzüldüğümüz bir noktayı rahat söyleyebiliyoruz, sosyal yardım noktasında annelikle birlikte daha hassas olabiliyoruz. Bizler daha geniş çerçeveden bakabiliyoruz.

Ben bunu çok hissediyorum ve kadınlar daha titiz, daha detaylı. Ben kadın olmanın aslında burada avantajlarını yaşıyorum. Kadınlara daha çok dokunabiliyoruz, kadınlar bize daha rahatlıkla derdini açabiliyor. Bir de halden anlıyoruz çünkü ben sanıldığının aksine her zaman maddi durumu çok iyi bir ailede yetişmedim. Bazı zorluklar yaşadım ve bu zorlukların farkındayım ve çokta memnunum. Çünkü bu zorlukları yaşamasaydım bir çok ailenin hissettiklerini anlamayabilirdim. Ben küçüklüğümde tek düze yemekler yediğimi hatırlarım. Annem ve babamın bizi nasıl büyüttüğünü, annemin yıllarca eline maaş aldığında maaşını sadece bize harcadığını sadece babamın parasıyla ev geçimini sağladıklarını bilirim elbette. O yüzden çok kıymetli ve kadın olmanın aslında ilde ben avantajını yaşıyorum. Tepkiler çok güzel yönde çocukları ihtiyaçları noktasında çok rahatlıkla anlayabiliyoruz, kadınların da öyle ve erkeklerin de öyle elbette.”

Kadınlar olarak giyinmeyi sevdiklerini ifade eden Başkan Subaşı, ”Bunu espri olarak eşim çok yakın bir zamanda bunu ortamda söylemiş. Biz kadınlar giyinmeyi seviyoruz ama aslında şuna çok önem veriyorum. Ben ili temsil ediyorum, Bilecik’teki vatandaşlarımızı temsil ediyorum. Tabii ki kıyafet dolabım başkan ve başkan yardımcısı olduktan sonra değil öncesinde de kalabalıktı. Ben zaten üniversite ve yüksek lisans yaptığım dönemlerden beri hep çalışıyorum, hep maddi gücünü kendi elinde tutabilen bir kadınım. Aynı zamanda 5 yıl çalıştırdığım kendime ait bir mimarlık ofisim vardı. Dediğim gibi buna çok önem veriyorum bizler temsil ediyoruz. O zaman ben kendimi temsil ediyordum, ofisimi temsil ediyordum ve iş hayatımdan dolayı böyleydim ama şuan da ilimi temsil ediyorum çok kıymetli.” açıklamasında bulundu.

KENTE TURİST ÇEKMELİYİZ

Şehir içi trafiği, alt yapı çalışmaları hakkında konuşan Subaşı, şunları aktardı:

”Gittiğim illerde, gittiğim yurt dışı seyahatlerinde inanın kaldırımların kesişim ve birleşim noktalarına kadar telefonumda fotoğrafları vardır. Hangi profesyonellikte işçilik yapmışlar, parklarda hangi malzemeleri kullanıyorlar bunları takip etmek lazım. Bizim ilimiz bunların en güzelini hak ediyor konumundan dolayı çok kıymetli bir noktadayız. Aslında evet eskisi kadar bir geçiş noktası olmasa da, Bozüyük’ten yol alsa da biz insanları buraya davet etmeliyiz. Öncede yapılan bir politika varmış tabii ki kuruluş ve kurtuluşun şehri Bilecik bunu asla hiçbirşey diyemeyiz ama farklı noktalarda da biz ilimize turist çekmeliyiz. Ben mesela at binmeye il dışına gidiyorum.

Belki böyle at çiftliklerinin gelmesiyle belki güzel müzelerin açılmasıyla, bir önceki dönemde kazısı yapılan çok kıymetli bir kazı çalışması vardı bize tarihimizi bambaşka bir yıllara götürdü. Bunlarla ilgili çalışmalar yaparak turistleri çekmek lazım. Onlarla ilgili çalışmalarla birlikte şuanda biz orta refüjlerle ilgili çalışma yapıyoruz. Orada trafikle ilgili bir çalışma yapılacak. Çalışmaları karayolları yürütüyor biz de belediye olarak destek vereceğiz. Bize ihtiyaç olduğu noktada. Yayalaştırma çalışmalarımız da vardı. Bu noktada insanları da yormayacak şekilde, halkımızı da alıştırabileceğimiz şekilde bazı noktalarda santral sokağın olduğu noktaları önümüzdeki yıllarda yaya yolu olarak göreceğiz.

ÜNİVERSİYE ŞEHRİYİZ

Zaten oralar çok fazla araç trafiğinin olmadığı noktalar. Orada güzel sokaklar, güzel dükkanlar, kafeler görmek istiyoruz. Biliyorsunuz ki artık biz üniversite şehriyiz ve gerçekten çok fazla öğrencimiz var. Kafelerimiz ne yazık ki yapılan planlamalardan dolayı teras katlarda. Hepimiz çalışan insanlarız ve trafikte gelip geçici noktalar arıyoruz. Atatürk parkımız sanki bununla ilgili çok güzel ev sahipliği yapıyor. Bazı odak parklarımız zaten olacak şehir merkezinde şadırvan ve şehitler parkının olduğu noktaları revize edeceğiz çünkü çok serzemin. Birazcık daha yöremizi gösterir şeyler buna eşlik etsin.

OSMANLI’YI TANITMAK GEREKİYOR

Yöresel ürünlerimizi tanıtacak noktalara ihtiyacımız var. Kadın kooperatiflerimiz var. Orta refüjlerimizde biliyorsunuz lavantalar ektik bu lavantaları bizler hasadını yaptık. Sonra onları analize gönderdik ve temiz çıktı sonuçları. Şimdi onlardan yağ, kolonya ve oda parfümü birde mum elde ettik, fabrikalarda şuan üretiliyor. Biz de Bilecik bezinden olan peşkillerimizle yine lavantalarımızın yağlarıyla güzel hediyelikler hazırladık ve ilimizi bunlarla tanıtıyoruz. İşte bunlarla modernleşmek, değişmek ve kitleyi buraya çekmek ve ardından Osmanlı’yı tanıtmak gerekiyor.”

Yeni bütçelerini ve önümüzdeki yılın planlamasını yaptıklarının altını çizen Subaşı, şu bilgileri ifade etti:

DALAKDERE TEMİZLENİYOR

”Hatta geldiğimiz noktada biz neler yapıyorduk, hangi projelerimiz yarım kaldı ve nelere devam ediyoruz noktasında çalışmalar yapıyoruz. Göreve geldiğimde zaten alt yapı çalışmaları devam ediyordu ve yıl sonuna kadar bizim zamanımız vardı. Alt yapımız tamamlandı ve mecliste de bahçeli evler mahallemizdeki bazı noktalar vardı oralarda bir alt yapı çalışması yapmak istiyoruz ve yıl sonunda orası tamamlanıyor. Arıtma tesisimiz o zaman devreye giriyor. Biliyorsunuz çalışmayan bir arıtma tesisi devreye aldık ve maalesef çalışmadığı için bize ciddi bir masraf çıkartan bir arıtma tesisimiz var. Yıl sonunda bunlar yeni kurduğumuz birimle birlikte yıl sonunda devreye giriyor. Onlar faaliyete geçtiğinde dalakderemiz temizleniyor. Aslında bunların hepsi bir planlama.

Dalakdere temizlendiğinde karasu ve dalakdere’nin birleştiği nokta var. Orada bir koku meydana geliyordu o koku olmamaya başlayacak. O koku olmayınca orada DSİ’nin taşma mesafesinden dolayı yapmış olduğu bir yürüyüş yolu haline getirebileceğimiz bir meydanımız var. Geçtiğimiz gün ben oradaydım, o yolu tamamen yürüdüm, nereye kadar devam ediyor diye. Oraya bir yürüyüş yolu olarak açmak hiç zor değil sadece mevcut olan otların temizliği ve peyzaj çalışması yapacağız. Halkımızın yürüyebileceği, bisiklet sürebileceği, çocuklarımızın scooter ile kayabileceği bir alan aslında elde ediyoruz ışıklandırma ve banklarımızla birlikte.

VADİ PARK 15 YIL KAPALI KALMIŞ

Vadi Park’ı canlandırdık biliyorsunuz atıl durumdaydı. Açılışını çok yakın bir zamanda yapacağız, oraya bir vizyon getirdik. Güzel bir belediyenin kafeteryası oldu. Yine aynı dolma bahçede ki gibi hizmet veriyor. Arkada kilitli bir kapıyı açtığımızda karşımıza squash salonları çıktı. 15 yıldır kapıları kapalı kalmış. İki tane de spor salonu var orada. Hala için temiz ve mis gibi ahşap kokan, camlarının jelatinleri bile çıkmamış. Biz orayı açtığımızda çok harabe bir yerle karşılaşacağımızı düşünüyorduk üzüldük de kapılar açıldı. Orada bir squash salonu, iki tane kullanmaya hazır jimnastik ve fitness salonu çıktı karşımıza. Şimdi burayı hem erkeklere hem de kadınların kullanımına açacağız. Orada bir sosyal tesis yaptık, çocuklar için orada güzel bir eğlence alanı düzenliyor.

Yaklaşık 2 hafta içerisinde de oranın açılışını yapacağız. Hem aileler eşli gelebilsin, çocuklar oyalanabilsin hem de anne ve babalar spor yapsın. Bizim en çok istediğimiz bu. Spora yatkın olsunlar, madde bağımlılığından gençlerimiz uzaklaşsınlar, Bilecik’te oyalanabileceğimiz ve maddi olarak bizi zora sokmayan alanlar yaratmak istiyoruz ve Vadi Park bunun için biçilmiş kaftan.”

Başkan V. Subaşı ile gerçekleştirdiğimiz röportajın devamını, ilerleyen günlerde Değişim Gazetesi’nden ya da Bilecik11.com haber sitemizden takip edebilirsiniz..


İLİGİLİ HABERLER:



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. 19 Ekim 2022, 09:19

    Yayalaştırma Tevfikbey caddesini tamamıyla kapsamalı, santral sokak dediğimiz yerden kaç tane insan geçiyoki günde, sadece orayı yayalaştırmanın gram faydası olmaz, biz artık seçmen olarak parkmış orta refüjmüş bunları duymak istemiyoruz Bozüyükde tramvay yapılırken bizim parktan falan bahsetmemiz ”orta refüj harika olmuş”dememiz olmuyo, adamlar raylı sistem getiriyoken bizim bir tane otobüsümüz bile yok ulaşımda, turizmle alakalı görüşünüz çok doğru turizme gereken önem verilmeli, AVM konusu artık çözülmeli ki sinema ve iyi markalar olsun şehirde.

    Cevapla
  2. Acil merkezde tek şerit akan anayolda ki trafiğe de bir çözüm gerekli.Tek çözüm merci belediye değil ama gündemde tutulmalı

    Cevapla
  3. Başkanım şehir olarak artık park yapmaktan veya orta refüjden çok daha fazlasını bekliyoruz. Artık Bilecik daha büyük projelerin konuşulduğu bir yer olmalı. Şehirciliğe bakış artık değişmeli burda. Bozüyükde raylı sistem konuşulurken Merkezde orta refüj veya park yapımının konuşulması şehir merkezi için doğru olmuyo. Modern şehirler meydanlarıyla, raylı sistemleriyle, modern AVM leriyle, sağlıkta özel sektör yatırımlarıyla, yayalaştırılmış çarşılarıyla konuşuluyo. Şehrimiz için bunlar neden olmasın.

    Cevapla