BİLECİK BARO BAŞKANI AYNUR: “ÇOCUKTAN GELİN OLMAZ”

featured

Bilecik Barosu, AK Partili Milletvekillerinin  TBMM Genel Kurulu’na cinsel istismar suçunda yargılamaya ilişkin olarak verdiği önergeyi kınadı.

Bilecik Barosu Çocuk Hakları Komisyonu tarafından yapılan açıklamada “Bilecik Barosu Çocuk Hakları Komisyonu olarak meclise önerge olarak sunulan tecavüz mağdurlarının tecavüzcüsüyle evlendirilmesini meşrulaştıran yasa düzenlemesini kınıyoruz.” denildi. Bilecik Barosu Çocuk Hakları Komisyonu’nun yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

1

“Sunulan önerge ile çocuklarımız cinsel istismarcılarına kurban olarak teslim edilecektir.”

“Bilecik Barosu Çocuk Hakları Komisyonu olarak meclise önerge olarak sunulan tecavüz mağdurlarının tecavüzcüsüyle evlendirilmesini meşrulaştıran yasa düzenlemesini kınıyoruz.

Kamuoyunun da büyük tepkisini çeken önergenin biz hukukçular tarafından desteklenmesi kabul edilemez bir durumdur. “cinsel istismar” gibi hassas olunması gereken bir konuda ulusal ve uluslararası yasa ve sözleşmelere aykırı yapılan yasal düzenlemelerin bizlerin temsilcisi olan vekiller tarafından oylanması dahi yaşanılan vahametin göstergesidir.

Ülkemizin dört bir yanından çocuklarımıza yönelik cinsel istismar haberleri geliyorken, münferit olaylarla kız çocuklarımız küçük yaşta evlendiriliyorken, bizler vekillerimizden cinsel istismarın her türlüsünü aklamak için değil yaşanan çirkin ve akıl almaz olayların önüne geçmek için yasal düzenlemeler yapılmasına yönelik teklifler sunmalarını ve görüşmeler yapmalarını bekliyoruz. Ancak “cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen bir neden olmaksızın işlenen cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi durumunda fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına veya cezanın infazının ertelenmesine imkan veren düzenleme yapılmaktadır” gerekçesiyle oylamaya sunulan önerge ile çocuklarımız cinsel istismarcılarına kurban olarak teslim edilecektir. Mevcut yasalar kapsamında 18 yaşın altındaki bireyler çocuktur ve çocukların her türlü istismarları ile ilgili iradi eylemlerinin meşruluğunu tartışmak dahi milletçe adalete olan inancımızı sorgulamamıza neden olacaktır.

Kadının hele ki çocuğun cinsel istismarcısı ile evlendirilmesi fikri evlilik kurumunun saygınlığını zedelemekte, cinsel istismarı normalleştirmektedir. Yaşı küçükle herhalde ya da erişkinle rızası hilafında yaşanan her türlü cinsellik istismardır, temel insan haklarına aykırıdır ve cezalandırılması gereken bir suç olarak kabul edilmelidir.

Bu önerge yaşananların asıl ve en önemli öznesi olan mağdurun tecavüz sonrası psikolojisinin anlaşılması için hiçbir çaba sarf edilmediğinin, yaşanılan psikolojik çöküntünün hafife indirgendiğinin ve en önemlisi de kadının bir kimlik olarak kabul edilmediğinin somut göstergesidir. Öneri kadına ve çocuğa yönelik işlenen suçlara özendirecek ve en nihayetinde meşrulaştırarak sapkın eğilim gösteren kişilere cesaret vermekten öteye gidemeyecektir.

Getirilmek istenen metin: ‘’16/11/2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçunda,mağdurla failin evlenmesi durumunda, Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesindeki koşullara bakılmaksızın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına,hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilir.Bu durumda suça azmettiren veya işlenişe yardım edenler hakkında kamu davasının düşmesine veya infazın ortadan kaldırılmasına karar verilmesi..’’ şeklindedir. 2005 yılına kadar Türk Ceza Kanununda yer alan bu ilkel madde 2005 yılında yapılan değişiklik ile kaldırılmıştır. Gelinen noktada Kadın ve Çocuk Hakkı ihlalleri için evrensel hukuk normları çerçevesinde mücadele ederken fikir zihniyet ve uygulamalarda tekrar 10 yıl geriye gidiş kabul edilemez.

Bilecik Barosu Çocuk Hakları Komisyonu olarak “19 Kasım Dünya Çocuk İstismarını Önleme Günü”, “20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü” ve “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü” öncesinde çocuk ve kadın haklarını yok sayan bu önergenin bir an önce geri çekilmesini talep ediyoruz.”

“Bu önergenin yasallaşması demek çocuğa devlet eliyle uygulanan bir istismar demektir

Konu hakkında açıklama yapan Bilecik Baro Başkanı Halime Aynur ise yaptığı açıklamada çıkarılmak istenen yasaya karşı olduğunu ifade etti. “Bu önergenin yasallaşması demek çocuğa devlet eliyle uygulanan bir istismar demektir” diyen Baro Başkanı Aynur, mağdur olan tarafın çocuklar olduğunu ifade ederek “Çocuktan gelin olmaz.”dedi.

Baro Başkanı Halime Aynur yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:“Böyle bir kanun teklifi ile karşı karşıyayız ve bu kanun teklifinin gerekçesi de cinsel yönelimde bulunan üç bine yakın mağdurdan bahsedilmekte. Fakat bence bu tabloyu çok iyi okumak lazım. Yani burada asıl mağdur kim? Fiil ehliyetine sahip olabilmek için kanunun aradığı yaş sınırı 18’dir. Yani şuan biz ehliyet almak istesek 18 yaşını doldurmak zorundayız. Oy kullanmak istesek 18 yaşını doldurmak zorundayız. Burada bahsettiğimiz evlilik. Yani yuva kurmaktan bahsediyoruz. Ben olayı şöyle açıklamak istiyorum size; 13-14 yaşında bir kız çocuğumuz var öbür tarafta da 50 yaşında bir erkeğimiz var ki çocuk yaşta evlilik bizim toplum olarak kanayan yaramız. Başlık parasıyla bu çocuğumuz evlendirildi. Zaten bu çocuk karşı koymak nedir bilemez. Yani böyle bir hakkı olduğunu bilmeyen bir çocuk var karşımızda. Öbür tarafta da buna izin veren bunun karşılığında para alan utanç duyuyorum bunu söylemekten bir anne baba, düğüne giden, bilip de haber vermeyen… Şimdi burada cezalandırılması gereken kim? Çocuk mu? Yoksa bütün bunlara izin veren diğer büyükler mi? Bence bu yasa bu diğer dediğimiz kişilere ödül oluyor. Bu nedenle bu önergenin yasallaşması demek çocuğa devlet eliyle uygulanan bir istismar demektir. Biz öyle düşünüyoruz ve çocuktan gelin olmaz diyoruz.”



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir