Bir nefes hikayesi “Silikozis hastaları”

featured

Bilecik’in Bozüyük ilçesindeki bir seramik fabrikasında, işveren tarafından gerekli tedbirlerin alınmadığı iddia edilerek silikozis hastalığına yakalanan işçilerin açtığı davanın ilk duruşması görüldü.
Bozüyük 1’inci Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, taraf avukatları ile silikozis hastalığına yakalanan bazı işçiler katıldı. Tarafları dinleyen mahkeme, konu ile alakalı raporların sunulması ve karşılıklı tanıkların dinlenmesi gerekçesiyle duruşmayı 19 Temmuz tarihine erteledi.
Mahkemede daha önce başvuruda bulunan silikozis hastası işçilerin zamanaşımı sebebiyle reddedilen davalarının Avukat Gülseren Tekeş tarafından itiraz edilmesi sonucu kabul edildiği öğrenildi. Silikozis hastası işçiler ifadelerini verdikten sonra fabrika avukatının “orası pastane değil seramik fabrikası tabi ki toz olacak” şeklindeki ifadesi Avukat Tekeş tarafından “abeste iştigal” olarak yorumlandı.
Silikozis hastası işçilerin avukatı Gülseren Tekeş, duruşma çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, fabrika ve ilgili sorumlular hakkında ceza davası açarak ilk duruşmayı gerçekleştirdiklerini ve sonraki süreçte ilgili müfettiş raporlarını ve tanık ifadelerini mahkemeye ileteceklerini bildirdi.
İnsanca yaşamanın ve çalışmanın tüm işçilerin en doğal hakkı olduğunu vurgulayan Tekeş, şunları kaydetti:
“Bozüyük’te, bulunan bir seramik fabrikasında işveren tarafından gerekli tedbirlerin alınmaması sebebiyle müvekkilim ve daha bir çok işçi silikozis meslek hastalığına yakalanmış bulunmaktadır. Silikozis meslek hastalığı önlenebilir ancak tedavisi mümkün olmayan bir hastalıktır. İşverenler tarafından gerekli tedbirler alınsaydı bugün gördüğünüz müvekkillerim ve daha bir çok işçi silikozis hastalığına yakalanmayacaktı. İşverenin kasta varan ihmalleri sonucu müvekkillerim meslek hastalığına yakalanmış bulunmaktadır. Biz bu neden tazminat davalarını açmış bulunmaktayız. Yargılama devam ediyor. İşin bir de tabiî ki ceza boyutu var. Bugün bizim için çok önemli ve özel bir gün fabrika ve ilgili sorumlular hakkında ceza davası açılmış olup bugün ilk duruşmamızı gerçekleştirdik. İnşallah hep birlikte ilerleyen günlerde tüm sorumluların cezalandırıldığına şahit olacağız. Son olarak şunu söylemek istiyorum, insanca yaşamak ve çalışmak tüm işçilerin en doğal hakkıdır.

Silikoz (silikozis) nedir?
Silikozis kuvars şeklinde kristal yapıya sahip silika tozlarının bir süre solunması sonucu akciğerlerde kalıcı ve ilerleyebilen hasara yol açan bir meslek hastalığıdır.
Silikozis hangi işte çalışanlarda görülür?
Kazma, delme, tünel açma işlemleri; taş ocakları ve madenler (kömür, altın, kalay, demir, bakır, nikel, gümüş, granit, tungsten, uranyum, v.b.) silikoz açısından riskli iş kollarıdır. Silikanın kullanıldığı ve silikoz gelişme riski olan diğer bazı iş kolları: Gemi yapımında çeliğin boyaya hazırlanması; mücevher kesme, işleme, cilalama işlemleri; kurşun kalem yapımı; cam, kristal, tuğla imalatı; seramik, porselen ve çini yapımı; dökümhanelerde döküm kalıptan çıkarıldıktan sonra temizleme, perdahlama, çapak giderme, cilalama işlemleri; diş protezi yapımı ve kot taşlama veya taşlanmış kot imalatı olarak da bilinen kot kumlamacılığı.

Hastalıktan korunmak için ne yapmalı?
Silikozisle mücadelede korunma halen temel yaklaşımdır. Maruziyeti azaltma teknikleri arasında; ileri havalandırma ve lokal vakum teknikleri, işlemin tamamen kapalı sistemler içerisinde sürdürülmesi, ıslak temizleme teknikleri, kişisel korunma (uygun maske seçimi) ve mümkünse silikadan daha az tehlikeli maddelerin kullanımı yer almaktadır. İşçi ve işverenlerin silika tozu maruziyetinin tehlikeleri hakkında eğitilmeleri de gerekir.
Ancak en iyi şartlarda bile hastalık ortaya çıkabileceğini unutmamak gerekir. Bu nedenle Avrupa ülkelerinde silika kullanımı tamamen yasaklanmıştır.
Silikozis hastalığının belirtileri nelerdir?
Akciğer dokusundaki değişiklikler zamanla amfizem, bronşektazi, kronik bronşit veya kor pulmonale tablolarına neden olabilir ve hastada bunlarla ilgili belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Nefes darlığı, hızlı solunum, öksürük, halsizlik, göğüs ağrısı, ses kısıklığı, morarma, kan öksürme gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bütün bu belirtiler genellikle ilerlemiş vakalarda ortaya çıkar. Bu da hastalığın teşhisinde gecikmeye neden olmaktadır. Silikozisli hastaların tüberküloz hastalığına yakalanma riskleri diğer insanlara oranla daha yüksektir.

Silikozis hastalığının tedavisi mümkün mü?
Hastalığın kanıtlanmış kesin bir tedavisi yoktur. Hastalık belirlenen kişide yapılması gereken şey yine maruziyetin bir an önce sonlandırılmasıdır. Çünkü maruziyet devam ederse hastalığın ilerlemesi hızlanacaktır. Hastalık ne kadar erken tespit edilip maruziyet erkenden sonlandırılırsa hastalığın ağır formlarının gelişimi de o ölçüde önlenmiş olur.
Silikoz hastalarında hastalığın ileri dönemlerinde solunum yetmezliği geliştiğinde sürekli oksijen tedavisi gerekebilir. Akciğer nakli bir diğer seçenektir.



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir