BİRİNCİ SERAMİK SANATI EĞİTİM KONFERANSI BAŞLADI

Ulusal ve uluslar arası alanda seramik eğitiminin sorunları ve seramik eğitiminde ihtiyaç duyulan yeniliklerin değerlendirmek, deneyimleri paylaşmak ve işbirliği olanaklarını geliştirmek amacıyla düzenlenen programın ev sahipliğini Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi yaptı. İki gün boyunca alanında uzman katılımcılarla devam edecek olan program  birbirinden kıymetli eserlerin yer aldığı sergi açılışı ile devam edecek.

“Seramik ilimizde gelecek vat eden sektörlerden”

Vali Ahmet Hamdi Nayir sempozyumun açılış konuşmasında Bilecik’in ene çıkan sektörlerinden birisinin  seramik olduğunu belirtti.

Vali Nayir konuşmasında şunları aktardı:

“İlimizin öne çıkan sektörlerinden, gelecek vaat eden sektörlerinden birisi seramik. Bu sektörün bir de duygu boyutu olan sanatla birleştirilmesi ile bugünkü konferans, iki gün devam edecek olan program çok büyük öneme sahip. Biz geleneğimizi yaşatmak durumundayız ama geleceğe de açık olmak, gelişmelere de açık olmak, tecrübeleri paylaşmak, pazardaki payı arttırabilmek , bu konudaki sanatı da  geliştirmek bir görevimiz.

Ben her şeyden önce bu sorumluluk duygusunu hissedip, ihtiyacı tespit edip bu görevi üstlenen değerli arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Kapılarını açan üniversitemize çok teşekkür ediyorum. Katılımlarıyla bu programları zenginleştiren öğretim görevlilerimize teşekkür ediyorum. Dileğimiz bunların devam etmesi. Birinci ifadesi beni biraz rahatsız etti. Neden birinci ki? Bu belki onbirinci, yirmibirinci olması gerekmiyor mu? Belki bu konuda yapılan başka çalışmalar vardır, bu safhanın birincisidir. Eğer böyle bir çalışma yeni başlıyorsa çok geç kalmışız diyebiliriz. Ama önemli olan bu başlangıcı sağlayıp devamını getirebilmektir. Katılımlarıyla destek veren herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.

“Sanat olmadan hayatın anlamı olmuyor”

Programında konuşan BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR. AZMİ ÖZCAN konuşmasına hayatın en önemli değerlerinden birinin sanat olduğunu vurgulayarak başladı.

Rektör Özcan konuşmasına şu ifadelerle devam etti:

“Sanat olmadan hayatın anlamı olmuyor. Sadece biyolojik bir mekanizma olur. O yüzden sanatı olmayan toplumlar bir medeniyette kuramıyorlar. Sosyal bilimci olarak da üzerinde en çok

durduğumuz hususlardan birisi bu.

“Sanat, bir milletin can damarlarından birisidir”

Eğer biz  hayatı inşa edeceksek bunların iki kanadından biri bilim, aklın dışa vurumu. Biriis dede sanat ruhun ve duygunun dışa vurumu. İkisini desteklemeyen toplumlar varlık sahnesinde yer işgal edemez. Bunun için yüzlerce güzel sözümüz var. “Sanat, bir milletin can damarlarından birisidir” de bunlardan bir tanesi.

Özellikle bu ülkede bir farklılığımız var. Bu topraklar farklı bir kandan. Sanki medeniyetin ve tarihin mülazası. Seramiğin de ilk örneklerlinin ortaya çıktığı coğrafya da bu coğrafya. Doğal olarak bu sanatın bayraktarlığını yapmak da bize düşüyor. O yüzden kurum olarak da bu programı çok anlamlı buluyoruz. Üniversitemizin Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi de bize bu teklifle geldiğinde çok mutlu olduk. Şüphesiz sanat, içinde yaşadığı toplumun değerlerini de yaşatıyor.

Ben bu programa katkıda bulunan herkese çok teşekkür ediyorum. Özellikle bu yoğun dönemde kendil programlarını bölerek gelen değişik üniversiteden hocalarımıza, öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum. Başarılı bir sempozyum diliyorum.”

Seramik sanatı eğitimi ve değişimi derneği başkanı Prof. Zehra Çobanlı ise şu ifadelerde bulundu:

“Seramik Sanatı, Eğitimi ve Değişimi Derneği; Seramik Sanatı ve eğitiminin ülke yararına gelişmesi ve ilerlemesi yolunda teknik, estetik ve kültürel çalışmalar yapmak, yapılan çalışmaları desteklemek, böylece ulusal ve uluslararası alanda sanatsal ve bilimsel değişim olanaklarını arttırmak amacıyla, 10.06.2013 tarihinde tarafımdan Eskişehir'de kurulmuştur.

Kuruluşumuzun en önemli nedenlerinin başında güzel sanatlar alanında seramik eğitimi veren kurumlan bir araya getirmek, var olan durumu değerlendirmek, eğitim programlarının geliştirilmesi, yenileştirilmesi çabalarını değerlendirmek ve bu konuda çalıştaylar, toplantılar yaparak alan ile ilgili olan meslektaşlarımızın buluşmalarına ve ortak etkinlik yapmalarına fırsat vermektir. Aynı zamanda mezun olacak öğrencilerin ülke çapında ortaklaşa mezuniyet projelerini sergilemek ve onları alandaki ilgili paydaşlar ile tanışmalarına fırsat vermektir.

Anadolu Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Seramik Bölümünde lisans, yüksek lisans ya da sanatta yeterlik programlarında öğrencim olan, şu anda da seramik eğitimine akademisyen olarak katkılar sağlayan benim dışımdaki 6 kurucu üye (Doç. Lale Demir Oransay, Doç. Ezgi Hakan Verdu Martinez, Doç Dilek Alkan Özdemir. Yrd Doç. Elif Ağatekin, Yrd. Doç. Şenol Kubat, Yrd. Doç. Şenol Kubat ve ardından ilk üyelerimiz Doç. Kadir Sevim, Doç. Yücel Başeğit ve Doç. Ayşe Güner ile yaptığımız ilk toplantımızda amaçlarımız ve isteklerimiz doğrultusunda bu ilk ulusal konferansı yapmaya karar verdik. Bu önerimizi, bu yıl Güzel Sanatlar Fakültesi, Seramik Bölümüne ilk defa öğrenci alacak olan Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesinin değerli Rektörü, Sayın Prof. Dr. Azmi Özcan ile paylaştık. Sayın Rektörün oluru ve desteği ile çalışmalarımızı hızlandırdık.

Konferans programında seramik eğitimi alan öğrencilerimizi, sanatçılarımızı, akademisyenlerimizi ve değerli paydaşlarımızı bir araya getirmeyi istedik. Amacımız doğrultusunda "Biblo" konulu seramik yarışmasını, 94 sanatçının eserlerinin yer aldığı "Miras" başlıklı seramik sergimizi ve Mimar Sinan Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi, Çankırı Karatekin Üniversitesi ve Uşak Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakülteleri, Seramik Bölümü 2013-2014 dönemi mezun öğrencilerinin; mezuniyet projelerinden oluşan "Mezuniyet Projeleri" sergisini gerçekleştirdik.

l. Seramik Sanatı Eğitimi Konferansı kapsamında düzenlediğimiz konferansın konu başlıklarını; Türkiye’de Seramik Eğitimi ve Sektörü, Sanat Seramiğinin Sergilenme, Koleksiyon ve Eleştiri sorunları, Seramik Eğitimi Sektör İlişkisi, Uluslararası Ölçekte Seramik Eğitimi ve Mezun Öğrenci Profili olarak belirledik. Bu kapsamda alanlarının uzmanı olan değerli konuşmacılarımızı davet ettik. Ayrıca ilk defa Seramik bölüm başkanlarının bir araya gelerek genel değerlendirme yapmalarına olanak sağlayacak bir toplantı düzenledik

Bu tür organizasyonların gerçekleştirilmesinde çok önemli bir bütçe gerekmektedir. Biz kısıtlı olanaklarımız ile elimizden gelenin, elimizde var olanın en iyisini yapmaya çalıştık. Bu çerçevede bizi destekleyen paydaşlarımızın verdiği destek bizi memnun etti.

Seramik Sanatı, Eğitimi ve değişimi derneği ve şahsım adına bana güvenen, emeklerini esirgemeyen değerli yürütme kurulunda görev yapana meslektaşlarıma, sergiye eserleri ile katılan sanatçılarımıza, Mezuniyet Projeleri sergisini destekleyen değerli Seramik Bölüm Başkanlarımıza, Değerli davetli konuşmacılarımıza, Seramik sektöründen bizi destekleyen kurumlara,Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Mustafa Koç ile destek ve ilgilerini esirgemeyen sayın Rektör Prof. Dr. Azmi Özcan’a içten teşekkür ederim.”

“Bu üniversite çamura ruhun üflendiği yerlerden birisi”

Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Koç ise şu ifadelerde bulundu:

Yerle gök arasında bütün semavi metinler mahayyel bir yerde mahayyel bir zamanda çamurdan insanın yaratılış hikâyesini anlatır. Meleklerin nezaretinde çamurdan insan suretine yükselen ve bütün hayatın merkezi olduğuna inanılan bir düşünce. İlk sanatçı, ilk çamur, ilk varlık, ilk şekil, ilk suret. Tanrının sanatçı sıfatına en uygun düşen, en yakın olan herhalde sizlersiniz.  Çamura şekil, estetik, vücut vermek itibariyle. İnsana Adem denen safhası, ruh üfleme safhası. Bu üniversite çamura ruhun üflendiği, insanın adam yapıldığı, insandan adam şekline yüksenildiği yerlerden birisi. Öyle olması gerek. Biliyoruz ki bu insanla olur. Tüm dünyanın merkezi insan. Etrafa baktığımızda o kadar çok şaşırdığımız insan. Birkaç anekdotla malzememizin etrafında dolanıp merkeze gelmek istiyorum.

Birkaç hafta önce Eskişehir’e giderken Bozüyük’te Pazaryeri’nden çıkan bir araç akşamın karanlığında gözlerimin önünde bir kamyon tarafından parça parça edildi. Arabanın yarısı gitmişti. Arabanın arkasındaydım ben de sonra arabadan usulca indim. Bir yaşlı kadın, bir yaşlı erkek arkasında da 20 li yaşlarında genç bir kız vardı. Kendilerinden geçmiş bir haldelerdi. Arabanın arka kapısı açıldı genç kız indi. Anne ve babasını görmüyordu, dalgındı. Yaklaştım, ne yapıyor diye baktım. Genç kız bir şeyler arıyordu. Ne arıyorsun diye sordum, “cep telefonumu” dedi.  Annesi ve babası ölüm safhasındaydı ve genç kız telefonunu arıyordu.

Modern insan neyle hayat buluyor, neyi şekillendiriyor. Lakin geçen Rektör Bey’e de bahsettim. Yarhisar Köyü’nde geçen yağmur yağmış, toprak kokuyor. Yolda yürürken önümde çok yaşlı bir amca gördüm. Elinde bir gül verdi. “Emmi nereye gidiyorsun” dedim. “Gül götürüyorum”dedi. Kime götürüyorsun dedim. O heyecanını bütün hücrelerimde hissettim. Yüzünde yayılan o tebessümle “Eşime”dedi. Gözleri çakmak çakmak oldu. Hayatı bir şekilde anlamlandırmaya çalışıyoruz. O insanın hıfzına, umuduna baktım ümidim ümitsizlikten ümide yükseldi. . Yalnızız ama anlamlandırmaya çalışıyoruz.

Şu anda, ilme, sanata birbirimize koşuyoruz. İlmin en güzel tarafı da bu. Sanatçının sınırsız arzulaır vardır bu sınırlı dünyada. Sınırlı dünyada sınırsız arzularımızı doyuramıyoruz. Hepimizin bir hayal dünyası var. Belki de o haya dünyasından bir gerçeklik kalıbı buluyoruz. İyi ki geldiniz. Kuruluş aşamasını tahakkuk ettiren üniversitemiz, Bozüyük’tekilin çamurun merkezinde Kütahya bize uzak değil, İzmit bize uzak değil. Bilecik kadim zamandan beri çini ve seramiğin merkezi.

Serpilirken, büyürken bize geldiniz. Biliyorum ki güçlü meyveli ağaçlar aşılandıkça daha çok meyve verir. Siz bizi aşılamaya geldiniz. Onurlandırdınız. Hoşgeldiniz. Çok teşekkür ediyorum. BETÜL SÖNMEZER

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir