Şeker mitingde hükümete yüklenirken şu açıklamalarda bulundu:
"Uşak'ta Cumhurbaşkanı geçerken BOZKURT işareti yapan bir hanımefendi kardeşimizi namertçe gözaltına aldırdılar. İşte biz de buradan, Milliyetçi Hareketin gururla sahip çıktığı ve Türklüğü temsil BOZKURT işareti yapıyoruz. Gelin bizi de tutuklatın…"
"BU MEYDANLARDA GERÇEKLER KONUŞULACAK. YALAN VE TALAN DÜZENİ BERTARAF OLACAK..BİZLERİ SUSTURAMAZLAR…"
"Bu meydanda halkımızla buluşmamıza engel olmaya çalıştılar. Sabah saat 07.00 ile 09.00 arasında miting saatimizi koymaya çalışan bir zihniyete rağmen işte buradayız. Halkımızla buluştuk. Bu meydanlarda gerçekler konuşulacak. Yalan ve talan düzeni bertaraf olacak. Haram saltanatı son bulacak. Yasaklarla, baskılarla, engellemeye çalışmakla bizleri ve milyonlarca Türk milliyetçisini susturamazlar…"
"17-25 Aralık unutulmadı. Paralar, kasalar, 700.000 liralık kol saatleri, bakara-makara diyerek mukaddes Kitabımızla dalga geçenler, rüşvet ve yolsuzluk batağına saplananlar unutulmadı. Soma'da can veren 301 işçimiz ve onların geride bıraktığı 432 yetim çocuk unutulmadı. Soma'da vatandaşa küfür edenler, hakaret edenler, yerlerde tekmeleyenler unutulmadı. Hala Soma mağdurları yargıda hak aramaya çalışıyor, bir türlü karar çıkmıyor. Milletimizin yoksulluk çığlıklarına kulak tıkayıp, milyonlarca liralık kaçak saray yapan Recep efendi ve etrafındaki dalkavuklar unutulmadı. Oslo'da PKK ile görüşmelere başlayıp, ülkemize Habur rezaletini yaşatanlar, açılım, barış, çözüm süreci deyip milletimizi uyutmaya kalkanlar, PKK'yı meşru hale getirip bebek katilleriyle koalisyon içinde olan AKP iktidarının yaptıkları unutulmadı. MİT tırları içinde kime gönderildiği belli olmayan silahlar unutulmadı. Bu tırlar içinde gönderilen silahları "Suriye'deki Bayırbucak Türkmenlerine gönderiyoruz" dediler, oradaki Türkmen soydaşlarımız bile bunu yalanladı, "bize yardım gelmedi" dediler. Madem soydaşlarımıza gönderdiniz, Kerkük'te Türkmen kardeşlerimiz katledilirken neredeydiniz? Barzani'yle poz veriyordunuz, PKK'ya söz veriyordunuz. Yalanlarınız ortada. Soruyorum sizlere, böyle bir karanlık tabloyu hakediyor muyuz?"
"KARAR TÜRK MİLLETİNİNDİR…"
Bu karanlık tablo karşısında, bir de çıkmışlar; "başkanlık sistemi" diyorlar. Siz bu milletin başına diktatör müsünüz, padişah mısınız, firavun musunuz? Her şeyden senden sorulsun, herkes senin iki dudağın arasında olsun, sen ne yaparsan doğru olsun; burası sultanlık değil, parti devleti değil. Burası Türkiye Cumhuriyeti! Burada "tek adam" hakimiyeti yok, milletin hakimiyeti var. İşte milletin egemenliğinin ispatı da bu seçimler olacak. karar Türk milletinindir. Sandığa gidecek, iradesini ortaya koyacak. Bu gidişata, bu haram saltanatına, bu yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar dönemine, bu haksızlık, hırsızlık ve hıyanet dönemine Türk milleti son verecek. Akıl, vicdan, iman, ülke ve millet sevgisi, çocuklarımızın geleceği için oylarınızı verin. Gelin üç hilalde buluşalım. Gelin MHP kadrolarına destek verin."
