DUYMUŞ: “HALA DAHA KENDİNİ BELEDİYE BAŞKANI OLARAK GÖRÜYOR”

Uzun yıllar Belediyede Zabıta Memurluğu ve hesap işlerinde görev yapan, geçtiğimiz 30 Mart yerel seçimlerinde 10 yıl emrinde çalıştığı Belediye Başkanı Yusuf Fidan’a rakip olarak CHP’den aday olan ve seçimleri kazanan Duymuş meclis üyeleri ile çalışmalarını, Bursa – Nilüfer Belediyesi ile kardeş şehir olduklarını, yeni geldiği İspanya gezisinden izlenimlerini, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları çerçevesinde beldede konser düzenlediklerini, milli takıma kadar yükselen Bursasporlu futbolcu küçük Yusuf’u, eski Belediye Başkanı Yusuf Fidan’ın kendisi hakkındaki ithamlarını değerlendirdi.

Makam odasına Vezirhan’ın genel görünümlü fotoğrafını asarak “SEVDAMIZ VEZİRHAN” yazan  Başkan Duymuş’un göreve geldiği günden bugüne kadar ve bundan böyle Vezirhan’a yapmayı düşündüğü projelerini anlattığı röportajın son bölümü:

 

Toka: Geçtiğimiz günlerde, birkaç gün önce ilimizde yayın yapan bir gazete de eski Belediye Başkanı sayın Yusuf Fidan bir açıklama yaptı. “Ben sağ olduğum müddetçe bu tür şeylere izin vermeyeceğim.” diye. Vezirhan’da Milli Emlak’a ait hazine arazisinin satışıyla alakalı. Siz sanırım o sırada yurtdışındaydınız, geldiniz, konuya vakıf oldunuz. Bununla ilgili ne söylemek istersiniz?

 

“3,5 dönüm yeri 100 bin liraya alıyorum sen 900 metre yeri 170 bin liraya satıyorsun”

Duymuş: O süreç bayadır gündemde. Bizim ta eski Yusuf ağabey’in zamanından beri o yer dereden kalan bir yer var orada 900 metre. Orayla ilgili mevzi imar planı yapıldı. Orası bir bütün olarak, Karayolları kenarında bulunan yeri doldurduk o zaman. Vatandaşa istimlak fazlası yerler kaldıydı orada. Vatandaşlar o zaman talep edildi, alındı. 100 bin lira civarına rakamla 3-4 dönüm arası bir yer çıktı orada bize. Milli Emlak’ın yeri orada.

Burayı alan almış, bize Milli Emlak’tan yazı geldi. Ben dedim ki, hatta aradım oradaki Müdür yardımcısını. Bu fiyatı neye göre belirlediniz dedim rakamlar çok yüksek. Ben 3,5 dönüm yeri 100 bin liraya alıyorum sen 900 m yeri 170 bin liraya satıyorsun. Ben almam dedim, kimse de girmez tahmin ettim. Çünkü kimsenin işine yaramaz. Sen buraya bir çivi çakamazsın. Kim olursa olsun benim yer aldığım buraya bir çivi çakamaz. Ben burada İmar Planı yapmışım, mevzi imar planı yapmışım. Yusuf Başkan’ın zamanında yapılmış bu imar planı. Sen kalkıyorsun geliyorsun İstanbul’dan burayı alıyorsun, ne hak ve hizmetle alıyorsun? Ben onu çözemedim ama tabi ki bu, Başkan Belediye zarara uğratıldı ya da birilerine rant mı sağlanacak? gibi sözler sarf etmiş, isabetsiz bir konuşma. Biz kimseye rant sağlamayız.

 

“Diyor ki “Ben burayı 1,5 – 2 trilyona satacaktım, satardım” diyor. Sataydın niye satmadın? Meclis kararı var”

 Biz sağ olduğumuz müddetçe, Belediyede görev yaptığımız müddetçe kimseye bu yeri rant karşılığı vermeyiz. Neden? Şimdi o diyor ki “ben burayı 1,5 – 2 trilyona satacaktım, satardım” diyor. Sataydın niye satmadın? Meclis kararı var. 7.9.2010’da 27 sayılı Belediye Meclis kararı. Belediyemiz tasarrufunda bulunan T.C.K.’nın 23782500240022277 parsellerin satış kararı yapılması için oylamada 5 kabul, 5 ret oyu vererek eşitlik sağlandığından diyor, 5393 sayılı Belediye Kanunun 22. Maddesi gereği karar yeter sayısına eşitlik halinde Meclis Başkanı yani Başkan tarafı 2 oy sayıldığından ne demiş, satılmasına karar verilmiştir. Yusuf Fidan, Meclis Üyeleri Kemal Yaman, meclis üyesi bizim kardeşimiz Ahmet Duymuş, meclis üyesi Necmettin Ünal, meclis üyesi Sabi Öksüzoğlu, bunlar satılsın demişler.

Diğer muhalefet üyeleri Osman Atik, Muhammer Beyaz, Ferhat Şener, Ali Arıtaş, Bayram Özküzoğlu, bunlar da satılmasın demişler.

Tabi ki burada bizleri halk seçmiş, halkın seçimi ile gelmişiktir. Burada her ne kadar Belediye Başkanı yetkisinde ise yeter sayısı çıkmış. Meclise baktığımız zaman 5 kişi hayır demiş, 5 kişi satalım demiş. Burada o zaman ne yapmamız gerekiyor? Sen karar almışsın satsaydın, niye satmadın? Ondan sonra diyor ki burası diyor yeşil alan diyor kalemle bir şeyler çizmiş kendisi anlatıyor sarıyla görünen yer Milli Emlak’ın yeri. Yeşil alan mümkün değil satılamaz. Hiçbir kanunda yeşil alanların satılmasına müsaade edilemez. Çünkü burası mevzi imar planı yapılmış, LPG’de akaryakıt istasyonu olarak tanzim edilmiş, bu da bir şekilde onaylanmış.

 

“Sen 4 senede iktidar partisiydin değil mi? Burayı Milli Emlak’tan niye almadın?”

Başkan yeşil alan burası diyor. Allah aşkına yeşil alan var mı burada? Yeşil alan yok yeşil alan olsa milli emlak satamaz burayı ki yani bunu daha evvelden de aynı bölgenin resmi kurum olarak tahsis edilmiş eski imar planında. 2.11.2010 tarihinde bu seramik bulvarı üzerinde bulunan no’lu parsellerin 1/1000 ölçekli uygulamalı imar planında resmi kurum olarak planlanmış ama daha sonra LPG istasyonu ve akaryakıt istasyonu olarak değiştirilmesine oy birliği ile karar verilmiş, itiraz yok. Karar olduğu gibi geçmiş meclisten. Ben sana soruyorum 2010 yılından bu yana aradan kaç sene geçmiş? 4 sene geçmiş, sen 4 senede iktidar partisiydin değil mi? Burayı Milli Emlak’tan niye almadın? Alsaydın senin yerin 4-5 dönüm olacaktı, birleştirecektin orayı.

 

Şimdi diyor; “Birilerine Başkan rant mı sağladı?” Kime rant sağlayacağım?

Yetişmedi diyor. Nasıl yetişmedi? Aradan 4 yıl geçmiş. Bu 4 sene içerisinde alınmaz mı burası alınır. Milli Emlak Müdürlüğünden Maliye Bakanlığına, Milletvekilin var senin iktidar partisisin ama maalesef lafa gelince atması kolay. Şimdi diyor; “Birilerine Başkan rant mı sağladı?” Kime rant sağlayacağım? Aşağı tarafta benzinlik var. O da istedi zamanla orayı. Çıksın yukarıya doğru ama tabi ki onun yeri az. Bizim orada 3 dönüm yer varken 300 – 400 m. Akaryakıt istasyonu verir misin, vermezsin. Kimse vermez. Ona o zaman verdiğinde birilerine rant sağlamış olursun. Biz bunu yapmıyoruz ki. Daha dur bakalım yolun başındayız. Eğer alınacak mı, satılacak mı, ne biliyorsun belki ben şuyulandırma yapacağım burada, şuyulandırma yapma hakkımız var Belediye Kanununda. 3194 sayılı İmar kanununa göre şuyulandırma yaparsın orayı. 900 metre yerin var alırsın 600 metresini ne kalıyorsa geriye arka taraftan bir yer verirsin ona kanun dersin.

 

“170 bin lira zaten milli emlaktan 65 bin liraya yakın para Belediyeye gelecek. Başkan bunu biliyor ama işine gelmiyor”

Şimdi 170 bin lira zaten milli emlaktan, başkan bunu biliyor ama işine gelmiyor söylerken. 170 bin liranın %40 gibi bir rakamı bize gelecek, 15 bin 700 lira Bilecik Belediyesi’nin hesabına aktarmışlar yanlışlıkla taksitli satış olduğu için. Aşağı yukarı 170 bin liradan 65 bin liraya yakın para Belediyeye gelecek. 170 eksi 65 bin 105 lira ben adama 5 bin, 10 bin lira fazla versem adam belki de seve seve verecek bana o yeri. Belediye zararda mı oluyor kar da mı? Onu soruyorum ben. Ben 170 bin lira alsaydım 170 bin lira kasadan çıkacaktı. Almadım, belki o adamdan alacağım anlaşacağız, belki iyi bir insandır. Adamla görüştüğümüz yok ama gelir bir gün otururuz anlaşırız insanlar konuşa konuşa sonuca giderler. Sen kalkmışsın Belediye rant mı sağlayabilir ya da 2 trilyon Belediye zarara uğradı, tesis yapılamayacak böyle bir şey olur mu ya!

 

“Rant sağlamak yanlış şeyler bunlar, Başkanın bu şekilde konuşması”

Belediyesin sen o adam almış 900 metre ya şuyulandırma yaparsın bu ne demek, cebren o yeri bir şekilde alırsın uygun şartlarda orayı düzenlersin. Bizim kimseyle bir kavgamız gürültümüz yok, rant sağlamak yanlış şeyler bunlar başkanın bu şekilde konuşması, kendisi bilir tabi eleştirebilir. İnsan oturduğu yerden hiçbir şey yapmasa, bütün gün otursa bir hata yapar mı yapmaz, ama çalışan birisi mutlaka hata yapacaktır.

 

“O da öyle hala daha uyuyor, hala daha kendini Belediye Başkanı olarak görüyor”

Talisiz bir açıklama diyorum Yusuf Başkan için, keşke yapmasaydı ama ben şunu söylüyorum her zaman, biz Vezirhan’da Ak Parti gibi güçlü bir partiden Cumhuriyet Halk Partisi olarak Belediye Başkanı seçiliyorsak onu oturup düşünmesi lazım. Kendisi 810 oy aldı, ben 837 oy aldım 27 oy farkla seçimi kazandım. Cumhurbaşkanlığı seçiminde çatı adayımız 860 oy aldı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan 1125 oy aldı, 250 tane de kullanılmayan oy var. Bu ne demek oluyor alacaksın şartları düşüncen atmak kolay. Burada Vezirhan’da Tayyip Erdoğan sevgisi var, bunu anlayamıyorlar hala. Onlar hala daha asabı keyf mağarası var, bir mağarada uyuyakalmışlar aradan 309 sene geçiyor uyanıyorlar ve şehre iniyorlar ellerindeki sikkeler geçmiyor. Diyorlar ki nerden geldiniz kimlerdensiniz hangi kavimden geldiniz? O da öyle hala daha uyuyor, hala daha kendini Belediye Başkanı olarak görüyor. Eğer ki seçimlere girmek istiyorsan 4,5 sene var çalışacaksın. Böyle karalama politikasıyla bu işler olmaz, yakıştıramadım. Bu konuyla alakalı söyleyecek başka bir şey var mı bilmiyorum, bilmem aydınlatabildim mi inşallah Vezirhan halkı da doğruyu görecektir. Kafasına takılan bir şey varsa buyursun gelsin, biz şeffaf bir Belediyeyiz her türlü yoruma eleştiriye açığız.

 

“Sen adamsan çıkarsın karşıma kendi isminle yazarsın orada değil mi?”

 Onlar gibi yapmıyoruz her gün internetten Vezirhan haberler sayfasına benimle ilgili, ailemle ilgili bir sürü karalamalar yapıyorlar. Siliyorlar, yazıyorlar sahte isim kullanarak. Sen adamsan çıkarsın karşıma kendi isminle yazarsın orada değil mi? O sayfayı da yöneten başkanımızın kardeşleri. O sayfaya adam öyle şeyler yazıyor ki bırak bizi kendi meclis üyeleriyle ilgili bir sürü şey yazıyorlar, ayıp şeyler kardeşim bırakacaksın bu tür oyunları. Burada seçilmiş 9 tane meclis üyesi var, 1 tane belediye başkanı var bırakacaksın ya halk bunları tercih etmiş. Muhalefetten belediye başkanı, iktidardan meclis üyesi daha neyi kurcalıyorsun yani hesabın varsa gelirsin bana, bu işleri yaptın biliyorsun gelirsin makamıma muhabbet edelim sohbet edelim, Vezirhan’la ilgili yapamadığın, yapılması gereken şeyleri söyle.

 

“İki bayramdır camiye gelmiyor diğer camiye gidiyor, gel bayramlaşalım kötü mü olur”

Ama maalesef karşı karşıya geldiğimizde kaçıyor bizden. Mesela iki bayram geçti normalde merkez camiinde ramazan ve kurban bayramı sabahlarında herkes kalkar hocayla birlikte bayram kutlar. İki bayramdır camiye gelmiyor diğer camiye gidiyor, gel bayramlaşalım kötü mü olur yani? Kendisi bilir biz her zaman diyoruz buradayız kimseyle zorumuz yok, Vezirhan’a hizmet için geldik. İnşallah bu 5 sene içerisinde güzel bir belediye hizmeti vereceğimize inanıyorum.

 

Toka: Ufak yerlerde siyaset zor mu Başkanım?

 

“Bir sürü adaylar vardı, kaybettiler ben onlardan hiçbir şey duymadım”

Duymuş: Bilecik’te 60 – 65 bin nüfus var burada öyle değil 3 bin nüfus var. Herkes birbirini tanıyor, kapıdan çıktığın zaman karşıda komşunu görüyorsun. Ben şunu anladım siyaset dostunu düşman yapıyor düşmanını da dost yapıyor. Hala daha kardeşlerimle, akrabalarımla konuşmayanlar var. Bunların olmaması gerekir, seçim hizmet yarışıdır. 3-4 kişi aday olur 1 kişi kazanır ve ipi göğüsler. Tebrik edersin çekilirsin kenara bu demokrasinin gereğidir. Maalesef bizde bu son zamanlarda oldu, olmaması lazım. Bir sürü adaylar vardı, kaybettiler ben onlardan hiçbir şey duymadım. Bir kişi kazandı Belediye Başkanı oldu ve hizmetini verdi. Kamuoyuna bırakıyorum yorumu söyleyecek başka bir şeyim yok.

 

Toka: Yusuf Fidan hakkında konuştunuz ben başka bir Yusuf Fidan hakkında soru soracağım, küçük Yusuf Fidan hakkında. Kendisi Bursaspor altyapısında oynuyor, geçtiğimiz günlerde haberini yaptık U15 Milli takıma seçildi, şuan kampta kendileri. Küçük Yusuf Fidan ile ilgili ne söylemek istersiniz?

 

“Vezirhan’dan böyle bir futbolcunun çıkması bizim için iftihardır”

Duymus: İnşallah Allah Muaffak etsin. Vezirhan’dan böyle bir futbolcunun çıkması bizim için iftihardır. Annesini babasını böyle bir evlat yetiştirdikleri için tebrik ederim. İnşallah başarılı olur ilerleyen yaşlarda A Milli Takıma kadar yükselir, bu da bizim için iftihar sebebidir. İnşallah maçlarına da gitme şansımız olursa gideriz seyrederiz. Siyaset bir tarafa o iş bir tarafa. Spor her şeyden önce gelir. Vezirhanspor mesela senelerdir belediye olarak arkasındaydık hala da arkasındayız. O konuda malzeme yardımı yapıyoruz, gidiş gelişlerini belediye olarak karşılıyoruz. Spor bizde öncelikte.

 

Toka: Başka bir kardeşimiz daha var Ahmet Balcı, Bülent kardeşimizin oğlu. O da Bursaspor’un altyapısında.

 

“Büyük şehirlerden çıkacağına bizden de çıksın iki tane futbolcu”

Duymuş: İkisi de umarım yükselerek iyi bir yerlere gelirler. İkisi de Vezirhan’ı iyi bir şekilde temsil ederler. Demek ki Vezirhan’da cevher var, büyük şehirlerden çıkacağına bizden de çıksın iki tane futbolcu. Bu da bizim için gurur kaynağı olur kendilerini tebrik ediyorum başarılarının devamını diliyorum.

 

Toka: Başkanım güzel bir sohbet geçirdik, ben aklımdaki kamuoyunun merak ettiği soruları sordum siz de dilinizin döndüğü kadar cevap verdiniz. Bizim sormayı unutup da söylemek istediğiniz ya da Vezirhan halkına bizim aracılığımızla söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?

 

“Benim kimseyle zorum yok, biz Vezirhan için varız, sevdamız Vezirhan diyoruz”

Duymuş: Geldiniz buraya Allah razı olsun teşekkür ederim size. Yine söylüyorum benim kimseyle zorum yok, biz Vezirhan için varız, sevdamız Vezirhan diyoruz. Herkese kapımız açık, kimseyi bugüne kadar kapıdan çevirmedik, çevirmeyiz. Bu bizim geleneğimizde vardır. Seçim 30 Mart akşamı bitmiştir, biz herkese kucağımızı açıyoruz, rozetimizi çıkarttık. Aday olur musun bir dahaki seçimlere diye sorular soruluyor, onu zaman gösterir, tabi ki Vezirhan’a hizmet bizim için gururdur. Gençlerimizin ve bayanlarımızın siyasete atılmalarını isteriz. İnşallah Vezirhan için hayırlısı olur. Sizlere tekrar teşekkür ediyorum geldiniz, ziyaret ettiniz”

CANER ALKAN 

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 27 Ekim 2014, 00:00

    çekişme – vezirhan belediye başkanlığını chp meclis üyelerini akp kazandı.bu işlerin buraya geleceği belliydi.küçük yerlerde siyaset böyle olur.mehmet duymuş ve yusuf fidan arasında çekişmeler hiç bitmez.

    Cevapla
  2. çekişme mi – Mehmet Duymuş’un kimse ile bir problemi olmadığı, lakin karşı tarafın bayram namazında bile karşılaşmamak için başka camiye gittiği ve sorunun hala kimse olduğu çok açık değil mi ?
    Mehmet başkan boş ver sen, başarılar sana. Köpekler havlıyor diye atlar ölmezmiş.

    Cevapla