HALİL HOCA SORDU YILMAZ HOCA CEVAPLADI

Aydoğdu: “Bizim bölgemizde ağabey diyebileceğimiz sizden başka kimse yok”

Söğüt Belediye Başkanı Halil Aydoğdu Büyükerşen’den özellikle maddiyattan ziyade proje konusunda kendilerinden yararlanmak istediğini büyükşehir olarak bu konuda destek olmalarını ifade etti. Aydoğdu’nun; “Bizim bölgemizde ağabey diyebileceğimiz sizden başka kimse yok, bir tek Eskişehir var. Keşke başka yerler de olsaydı bu şekilde. Bir gün başkasına bir gün size gelseydik, hep size gelmeseydik ama maddiyattan ziyade biz küçük belediyeler olarak proje noktasında, fikir noktasında, mimari noktasında, fen işlerinizden, mimarlarınızdan yararlanabilme konusunda bir proje yapacak olursak Ankara’da proje şirketine kayıt yaptırmamız lazım. Büyük şehir olarak bu konuda bize destek olursanız mutlu oluruz” sözlerine karşılık Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen; proje konusunda öncelikle Bilecik Şeyh Edabali üniversitesinden yararlanılması gerektiğini, BEBKA, AFD gibi kalkınma ajanslarından bilgi edinilmesini ve faydalanılmasını kaydederek sadece peyzaj konusunda katkıları olabileceğini sözlerine ekledi. Büyükerşen sözlerine şöyle devam etti:

Büyükerşen: “Bina projelerini ben kendim çizdirmiyorum üniversitelere müracaat ediyoruz”

“Bizler özellikle yatırım projeleri, kredi projeleri, bizde de onların normları çok farklı. Bende öyle adamlar vardı maalesef ayrıldılar. Bir kısmı emekli oldu, bir kısmı ayrıldı. Biz de şimdi BEBKA (Bursa-Eskişehir-Bilecik kalkınma ajansı) ‘na gönderiyoruz adamlarımızı, orada eğitim kursları düzenliyorlar. Proje raporu nasıl hazırlanır, fizibilitesi nasıl hazırlanır, nelere dikkat edilir? Eğer oraya gönderebilirseniz adamlarınızı bir kere bağımsız olursunuz, onların aldığı o bilgiye göre yaptırırsınız projelerinizi. Onun dışında AFD var Fransız Kalkınma Ajansı diye bir ajans var. Onlar proje hazırlıyorlar. Dış banka kuruluşları, kredi kuruluşları onların tabi biraz daha farklı oluyor ama mutlaka bilen birinin yapması lazım. Bizde park, bahçe, yol, duvar, refüj gibi projelerde yardım edebiliriz, o tür elemanlarımız var. Bina projesi falansa bina projelerini ben kendim çizdirmiyorum üniversitelere müracaat ediyoruz orada çizenler var ya da tarihi kentler birliği ÇEKÜL var, orasıyla görüştüğümüz zaman mimarlardan birini görevlendiriyorlar. Sizin Bilecik’te ki üniversitede mimarcılık okuyan öğrencileriniz vardır, onlarla çalışmayı deneyin”

“Yararlanacağınız en büyük kaynak üniversite, rektörünüz de iyi bir insan”

“Peyzaja biz yardımcı oluruz. Bizim fidanlığımız var, 1999’dan beri küçük fidanlar alıp dikeriz. Üç dört sene sonra büyüdükleri zaman park yapacağımız alanlara götürürüz, her şeyi hazır almayız. Seralarımız var, onların içerisinde bölgede yetişebilen çiçekler nelerse onları alıp üretiyoruz. Park yapınca onları dikiveriyoruz. Dışarıdan ithal süs bitkisi almanın mümkünatı yok para lazım onlar için, büyük paralar lazım. Yararlanacağınız en büyük kaynak üniversite, rektörünüz de iyi bir insan. Onlarda da yatırım projesi hazırlayan adamları vardır. Onlar da hazırlar çünkü kendi yerinizde olduğu için kendi adamınız sayılır.

“Bir Üniversite bulunduğu ile yardım etmiyorsa, o Üniversite değildir”

Bulunduğu şehrin bütün unsurlarına yardımcı olacak, kalkınmasına katkıda bulunacak, kanuni görevleri de odur. YÖK kanununa baktığınızda üniversitelerin görevleri bilim adamı yetiştirmek, öğrenci yetiştirmek, teknoloji üretmek falan sıralar bir de bulundukları şehir ve çevrelerinin kalkınmasına yol göstermek diye yazar. Çünkü bu gibi kuruluşlara gittiğinizde o projenin altında bir bilim adamının, akademisyen bir insanın imzası olursa daha itibar sağlar. Aklı bedava veriyoruz olay bu.”

ERHAN TOKA