2015 yılına hazırladığımız bugünlerde İl Müftüsü Necati Akkuş, yılbaşı kutlama geleneği ile ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Konuyla ilgili olarak Hazreti Muhammed'in "Kim kendisini başka bir kavme benzetirse o da onlardandır" sözünü hatırlatan Akkuş Müslümanların tarihinde böyle bir geleneğinin bulunmadığını ifade etti.
Yılbaşının ötesinde noel kutlamakla ilgili konuşmak gerektiğini belirten Akkuş,"Bizim inancımıza göre Hazreti İsa büyük peygamberlerden bir tanesidir. Fakat Hazreti Muhammed Mustafa, bizim peygamberimiz, son peygamberdir. Dolayısıyla Kur'an-ı Kerim kendisinden önceki bütün kitapların peygamber efendimiz kendisinden önceki bütün peygamberlerin son büyüğüdür. Peygamber efendimiz Mekke'den Medine'ye hicret ettiğinde orada Medineli Yahudilerin Nevruz ve Mihrican diye iki bayram kutladıklarını görüyor.Ashabın da Yahudilere katıldığını gören peygamber efendimiz onları bu kutlamayı yapmaktan men etti. Efendimiz bunun üzerine onlara 'Allah'u Teala onların yerine size iki tane mübarek bayram tahsis etmiştir. Bunlardan birisi Kurban Bayramı, diğeri de Ramazan bayramıdır.'buyurdu."dedi.
"Hıristiyanlar da yılbaşı konusunda ittifak halinde değiller"
Noelin bir efsaneden ibaret olduğunu belirten Akkuş, " Noel zaten bir efsaneden ibarettir. Noel baba diye birisi var mı diye bir çok ansiklopediye de baktığımda her birisinde yılbaşlarında evlere gelerek çocuklara hediye verdiği iddia edilen bir efsane. Efsane demek, hikaye demek. Yani aslı astarı olmayan uydurma bir şey demektir. Dolayısıyla Hıristiyanlıkta da noel baba diye bir şahsiyetin olduğunu kabul etmiyor. Kaldı ki Hıristiyanlar da yılbaşı konusunda ittifak halinde değiller. Yılbaşını da hepsi kutlamıyor. Kimisi 26'sında kutluyor, kimisi 29'unda kutluyorlar. Değişik günlerde kutluyorlar. Bu münasebetle bizim ashabı kirama peygamber efendimizin yaptığı o yasağını düşünürsek bizimde bu kutlamadan uzak durmamız lazım."ifadelerinde bulundu. Diğer bir yıl başı geleneği olarak görülen çam ağacı süslemesi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Akkuş, "Çam ağacını Hristiyanlık da kabul etmiyor. Din olarak. Çam ağacının da putperestlikten gelme bir motif olduğunu söylüyorlar. Hıristiyanlık öncesi etrafında ateş yakılarak ibadet edilen putları temsil ettiğini iddia ediyorlar. Bunları Hıristiyan alimler söylüyor" şeklinde konuştu.
"Mevlid Kandili Müslümanlar için daha ön planda olmalıdır"
Akkuş, Hazreti İsa'nın doğumunun da çok kutlu bir gün olmasının yanında son peygamber Hazreti Muhammed'in doğumunun Müslüman alemi için daha değerli olduğunu kaydetti. Hazreti Muhammed'in doğum günün Mevlid Kandili olduğunu belirten Akkuş, "Müslüman olarak bizim peygamber efendimizin doğumunu daha da ön plana almamız gerekiyor."dedi.
"Eğlenmek isteyenler ölçüyü kaçırmamalıdır"
Yılbaşı kutlaması yapmanın Müslümanlar için uygun olmasa bile eğlence yapmak isteyen kişilerin ölçüyü kaçırmaması gerektiğine vurgu yapan Akkuş, " Müslüman ölçüsüz değildir. Yaptığı her işte bir ölçü vardır. Konuşmasında, oturmasında, kalkmasında, yürümesinde, yaptığı işte, her iş ölçülüdür. Çünkü dünya bir ölçü üzerine yaratılmıştır. İnsanın ölçüsüz olması mümkün değildir bizim inancımıza göre. Eğlencenin de bir ölçüsü olmalıdır. Eğer eğlencelerde Allah'u Teala'nın yasaklamış olduğu, peygamber efendimizin kesinlikle müsaade etmediği bir takım işler oluyorsa o zaten ne zaman yapılırsa yapılsın doğru bir eğlence değildir. Müslüman'ın ölçülerine uygun bir eğlence değildir. Bu münasebetle ölçüler içerisinde herhangi bir taşkınlık, münkerat diyor fıkıh buna, haram iş işlemiyorsa onda belki bir beis görülmeyebilir. Bunun dışında hurafe olan, tamamen Hıristiyanların bile kendi aralarında kabul etmediği bir şeyi kutlamak doğrusu bir Müslüman'a yakışır bir hareket değildir. Uzak durmak lazım. Uzak duramıyorsa kardeşlerimiz bunu da usulüne uygun bir şekilde, kırmadan, dökmeden uyarmak lazım. "dedi.
"Fetih ile yılbaşı programları birbirine alternatif gibi gösterilmemelidir"
Fetih programlarının yılbaşı programlarına alternatif bir program olarak yansıtılmasının doğru olmadığını ifade eden Akkuş, programlarla ilgili şunları kaydetti:
"Mekke'nin fethi peygamber efendimizin hayatında ve İslam tarihinde bir dönüm noktasıdır. İslam, Mekke'de doğmuştur. Ama Mekke'li Müslümanlar Mekke'de çok büyük eziyetler görmüştür. Bu mecburiyetten dolayı Medine-i Münevvere'ye hicret etmişlerdir. Tabir-i caizse bu ana yurttan ayrılma, çıkıştır. Medine-i Münevvere'de güçlendikten sonra tekrar dönmüşler ve Mekke'yi fethetmişlerdir. Bu İslam tarihinde bir kırılma noktasıdır. Bunu kutlamak güzel bir şeydir. Ama bunda da bir alternatif program gibi, yılbaşına karşı bir şeymiş gibi hale getirmek yanlış bir şeydir. Bu bizim değerimizdir. Bunu alıp bir şekilde kutlamamız, bir şekilde hatırlamamız lazım. Ama bunu da aşırı tepki şekline dönüştürüp de bir alternatif haline getirmek de doğru değildir. Mutlaka kutlanması gerekir. Hatırlanması gerekir. Çocuklarımızın, gençlerimizin, aile fertlerimizin bundan haberdar olması gerekir"
"Yılbaşı her yerde ama Mevlit Kandili camilerde"
Yılbaşı kutlama geleneğinin özellikle medya ve diğer verilen argümanlarla yayılmaya çalışıldığını ifade eden Akkuş, " Özellikle yılbaşına yaklaştığımız günlerde dışarıya çıktığımızda veya televizyonlarda, radyolarda, her yerde bize yılbaşını hatırlatan şeylerle karşılaşıyoruz. Bizim en büyük sıkıntılarımızdan biri de bu. Hıristiyanların bile hepsinin kutlamadığı bir günü biz kutlamak için büyük çaba harcıyoruz. Fakat bu açıdan bakarsak örneğin Mevlid Kandilini hatırlatacak bir motifimiz yok. Sadece camilerde vaazlarımızda veya hutbelerimizde bu günleri hatırlatmaya çalışıyoruz. Onun dışında çok fazla bunu hatırlatan renk, koku, motif yok. Bu da bir İslam ülkesi için, Müslümanlar için bir eksiklik olsa gerek diye düşünülüyor "dedi.
"Kendi milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmalıyız"
Akkuş, bu tür kutlamaların kültürel bir yozlaşmaya neden olduğunun altını çizerken, yozlaşma sürecinin küreselleşen dünyanın bir problemi olduğunu belirtti. Akkuş şöyle konuştu:
"Bu yozlaşma sadece bizde böyle değil. Bütün dünya ülkelerinde şu an da böyle bir hazırlık var. Bazıları kutladı. Mesela Rusya kutladı. Ukrayna kutladı. Bazı ülkeler kutladı. Bazıları da hazırlanıyorlar. Doğrusu bunu çok büyük bir kültür yozlaşması olarak görüyorum. Bizim kültürümüzü adeta bıçak gibi kesen bir durum olarak görüyorum. Bu noel baba denile şahısın bacadan girmiş olması bile farklı bir argümandır. Hırlı bir adam bacadan değil kapıdan girer. Bacadan hırsız girer, arsız girer. Hırlı bir iş yapmak için girmez. Ya o hanenin çocuğuna, ya malın, ya ailesine, ya namusuna musallat olmak için girer. Meseleye espri olarak da baktığımızda bunun çok fazla bir tutulacak yanı olmadığını görüyoruz. Biz kendi milli, manevi ve kültürel değerlerimize sahip çıkmamız lazım. Ötekilerini de elimizden geldiği kadarıyla yapmamız lazım. insanlarımızı da maruz görmemiz lazım. Çünkü muazzam bir bombardıman var. Medyanın vermiş olduğu. Sokağa çıktığımızda her yerde yılbaşını hatırlatan ve onaylayan şeyler var. İnsanımızı da bu konuda çok fazla yadırgamamak lazım. Bu vazifede bize düşüyor. Biz camilerde anlatıyoruz ama evlere ve sokaklara çok fazla ulaşma şansımız yok. Cuma günü bizim bir programımız var. O gün Allah nasip ederse peygamber efendimizin aile hayatını anlatan bir konferans verdireceğiz. Kültür Kongre merkezinde. Sarıkamış şehitlerimize bin 200 tane hatim okuttuk. Bir de mevlit kandili programı yapılacak. Hanımlara özel olacak. Bu programlarda da zannederim aynı konular işlenecek. Bu programlara halkımıza ulaşmaya gayret ediyoruz. Biz elimizden geldiği kadarıyla vatandaşımızı bu konuda uyarmaya, ikaz etmeye çalışıyoruz. Ama dediğim gibi çok fazla da üzerine varıp bu işi cepheleşmeye çevirecek bir tarz da doğru değildir."
"Milli piyango haramdır"
Akkuş, milyonlarca kişinin umut kapısı olarak baktığı ve yılbaşı ile özdeşleşen milli piyango ile ilgili de "Kumar haramdır. Milli piyango da bir kumardır. Dolayısıyla Diyanet işleri başkanlığımızın da din işleri yüksek kurulunda bu konuda fetvası vardır. Alınması, alındıktan sonra kazandıysa aldığı para haramdır."ifadelerinde bulundu.
"Mümin olarak görevimiz geçen yılın muhasebesini yapmaktır"
Son olarak yeni gelen yılın tüm İslam alemine ve insanlığa hayır getirmesi temennilerinde bulunan Akkuş şu mesajları verdi:
"Ömrümüzden bir yaş daha gitti. Bir yaş daha yaşlandık. Mümin olarak üzerimize düşen şey; her geçen yılın muhasebesini yaparak, varsa zararlarımız onları telafi etmek, karda isek, onları da arttırmaya çalışmak gerekir. Ben bu yeni yıl vesilesiyle yeni yılın hakkımızda, şahsımıza, ailemize, aile efradımıza, İslam alemine ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini, huzur getirmesini, barış getirmesini diliyorum. Kavganın, savaşların sona ermesini Cenab-ı Hak'tan niyaz ediyor tüm vatandaşlarımızın yeni yılını tebrik ediyorum."
