Geçtiğimiz Haziran ayında Bozüyük'te gerçekleşen olayda ,34 yaşındaki Levent Sargın, 3 yıl önce boşandığı, 2 çocuğunun annesi olan eşi 31 yaşındaki Emine Baş’ı sokak ortasında tabancayla vurarak öldürmüştü. Bu akşam gerçekleşen davada ise sanık Levent Sargın'ın tutukluluk halinin devamına ve davanın 25 Şubat 2015 tarihine ertelenmesine karar verilmişti. Dün akşam saatlerinde gerçekleşen karar davasında Sargın, tasarlayarak adam öldürme suçundan temyiz yolu açık olmak üzere ağırlaştırılmış müebbet cezası almasına karar verildi.
“Hakime “Pişmanım” dedi sonra “Çıkacağım göreceksiniz”
Mahkeme sırasında son sözü sorulan Sargın’ın “Pişmanın keşke bunlar yaşanmasaydı” demesinin ardından mahkemeden çıkışı sırasında tehditkar bir şekilde “Çıkacağım, göreceksiniz”demesi de dikkatlerden kaçmadı.
“Kadın cinayetlerinde ağırlaştırılmış müebbet yasalaşmalıdır”
Davnın bitiminin ardından Adliye Sarayı önünde Kadın Haklarını Durduracağız Plarformu üyeleri ve Baş’ın ailesi tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada konuşan Kadın Haklarını Durduracağız Plarformu Temsilcisi Fatma Kurt, “Bu ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kadın cinayetlerinde yasalaşmalıdır. Bizler Kadın Cinayetlerinin son bulması için önemli adımlardan birinin bu olduğunu düşünüyoruz.”dedi.
“Hükümet kadınları koruyacak politikalar üretmelidir”
Kurt, kadın cinayetlerinin önlenmesi için atılacak en önemli adımın hükümetin kadınları koruyan politikalar üretmesi gerektiği olduğunun altını çizdi. Kurt açıklasmında şunları kaydetti:“Bizler bugün burada Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak Emine Baş kardeşimizin hesabını sormak ve katiline de caydırıcı ağır ceza aldırmak için toplandık. Ve mahkeme bugün sonuçlandı, karar açıklandı Emine Baş’ın katili ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Bu ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kadın cinayetlerinde yasalaşmalıdır. Bizler Kadın Cinayetlerinin son bulması için önemli adımlardan birinin bu olduğunu düşünüyoruz. Biliyorsunuz geçtiğimiz hafta içerisinde Özgecan kardeşimiz öldürüldü ve hatta ondan sonra 7 kadın kardeşimiz daha öldürüldü. Özgecan kardeşimizin öldürülmesi toplumun vicdanında büyük bir uyanış gerçekleştirdi. Ve artık bu toplumda kadın cinayetlerinin durmasını çok büyük bir kesim istiyor. Ve toplumdan bu konu ile ilgili çok büyük bir basınç var. Bizde “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu” olarak yıllardır ailelerimizle beraber verdiğimiz mücadele sonucu bazı çözümler ve talepler ürettik. Bunların en önemlilerinden biri ağırlaştırılmış müebbetin kadın cinayetlerinde yasalaştırılması iken en önemlilerinden bir tanesi de 6284 nolu koruma kanununun düzgün uygulanması gerektiği ve daha da güçlendirilerek etkili uygulanmasıdır. Çünkü bizler biliyoruz ki Emine Baş kardeşimiz aslında korunmuş olsaydı taa ki evlenmeden önce ki zamana kadar kaldı ki ilk kocası tarafından öldürüldü, etkin bir şekilde korunsaydı şu an da yaşayabilirdi. Kendisi mahkemede sunulduğu gibi defalarca tehdit aldığını, kaçırıldığını hatta kaçırılarak evlendirildiğini beyan etmiş ancak bunların hiçbirinden sonra bile korunmamıştır. İkinci evliliğinden sonra dahi hamileyken, eski kocası tarafından çok ciddi şiddet görmüştür. Bugün AKP hükümeti çocukları koruduğunu, çocukların çok değerli olduğunu söylüyor. Ancak Emine Baş kardeşimizin 2 çocuğu varken ve bir çocuğuna da hamileyken korumuyor. Bizler Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak kadınlar, her şekilde korunmalıdır diyoruz. Kadınlar anne olduğu için değil, kadınlar çocuğu olduğu için değil, kadınlar birilerinin kız kardeşi, birilerinin kızı olduğu için değil kadın olduğu için korunmalıdır diyoruz ve kadına karşı şiddet, kadına karşı ayrımcılık toplumdan silinmelidir diyoruz. Ancak, hükümet her türlü söylemine rağmen bu söylemlerin hiçbiriyle tutarlı olmayan bir şekilde kadınlara hiçbir şekilde koruyan politikalar üretmiyor. Bizler artık bunun son bulmasını, kadınları koruyan politikalar üretilmesini, kadınların yaşam hakkının kazanılması için en önemli adımın şu anda bu etkin politikaların üretilmesi olduğunu söylüyoruz. Yıllardır bu politikalar üretilmesi için bizler çözümlerimizi ve taleplerimizi sunduk. Şu anda bu toplum içerisinde, bu topraklarda kadın cinayetlerinin çözülmesi için hemen halledilmesi gereken, yapılması gereken tek şey bizim çözümlerimizin kadın hareketinin çözümlerinin ve taleplerinin yerine getirilmesidir. Bugün bunu burada, Emine Baş kardeşimizin ailesiyle birlikte, Bozüyük’te öldürülen Hülya kardeşimizin ailesiyle birlikte ve tüm kadınlarla birlikte söylüyoruz; Kadın cinayetlerini durduracağız.”
“550 milletvekili kadınları canavar olarak görmesin”
Kurt’un ardından konuşan Baba Sabri Us, kadın cinayetlerinin basın yoluyla duyurulmasının çok önemli olduğuna inandığını belirtti. “Benim 3 tane torunum sokak ortasında. Bunların cevabını kim verecek” diyen Us meclisteki milletvekillerine de seslenerek “550 milletvekili kadınlarımızı canavar görüyorsa bu yasaya parmak kaldırmasın. Eğer kadınlarımızın canavar olmadığını ispatlayacaklarsa lütfen parmaklarını kaldırsınlar. Bu kanun 1 dakika içerisinde geçer meclisten.”dedi.
“2 kurşuna acıdı ama 2 çocuğuna acımadı”
Sargın’ın aldığı müebbet cezasının biraz da olsa içlerini rahatlattığını belirten Baş’ın ablası Sacide Filiz, “Benim kardeşimi tehdit ederken saat 8’e kadar gelmezsen 5 kurşuna acırım diyordu. Kardeşime 2 kurşun sıktı. 2 evladına acımadı ama eminim ki 2 kurşuna acıdı. Ama adalet yerini buldu.” Dedi.
“Kadın cinayetleri bir iç savaştır”
Baş’ın kızkardeşi Mine Us ise “Bunu tamamen bir iç savaş olarak görüyorum. Buna tamamen bir son verilmesini rica ediyorum. Kimin üzerine ne görev düşüyorsa bunu yapmasını istiyorum. Çünkü gün geçtikçe artan kadın cinayetleri ve üstelik sadece bir kartopu attı diye öldürülen bir kişi varsa ortada hangi dünyada , hangi çağda yaşıyoruz diyorum. Ben ablamın kızlarını öldürülür diye sokağa çıkartmıyorum. Yeter artık durdurulsun.” İfadelerinde bulundu.
“Adalet artık ölümden sonra gelmesin”
Açıklamada son olarak konuşan Baş’ın avukatı Betül Nuran Karataş, Sargın için çıkan ağırlaştırılmış müebbet hapsini müspet bir karar olarak gördüklerini ve yargıtaydan da kararın bozulmadan gelmesini temenni ettiklerini belirtti. Karataş, “ Sargın’ın hak ettiği cezayı misliyle çekeceğine inanıyorum. Umarım bütün dosyalarımzdaki kararlar bu şekilde müspet olur. Emine çok çekti. Hatta bugün mahkemede dosyada sunduğumuz kararlarda görüleceği üzere yaklaşık 8 defa kendisi mahkemeye şikayet edilmiş fakat maalesef sonuç alınamamış. Bundan güç alan kişiler de maalesef bu şekilde davranmaya devam etti. Tek dileğimiz artık ölümden sonra gelmesin.
