Şeker, Bilecik Tevfikbey Caddesi'ndeki seçim bürosu açılışında yaptığı konuşmada, Bilecik'in kültür, turizm ve eğitim alanında büyük çıkış yapması gerektiğini, kendilerinin fakülteler, mevcut hükümetin de üniversiteyi kurduğunu belirtti.
Şeker, kent ve ülke ekonomisine büyük gelir getirecek üniversiteye destek verilmesi gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Bu bir seçim startı. Biliyorsunuz 12 Haziran’da Türkiye’nin kaderini ve geleceğini etkileyecek bir seçim var. Türkiye’nin, milli birliğin ve varlığının bölünmesinin önlenmesi için tarihi bir adım. Bakın 19 Eylül 2009’da demokrasi ve demokratik açılım diye açılım yapan bir hükümetin Türkiye’yi nerelere getirdiğini hepimiz görmekteyiz. Sokaklarda insanlarımız dövülüyor. Binalarımız basılıyor. İstanbul’da Atatürk heykelinin başına Apo’nun posteri geçiriliyor. Türk Bayrağı yerlerde çiğneniyor. Hiçbir yetkilinin sesi çıkmıyor. Van’da, Bitlis’te ve Hakkari’deki olaylar İstanbul’a, Mersin’e ve İzmir’e gelmiş ama hiçbir kimsenin sesi çıkmıyor. Artık Türkiye’nin laik, sosyal bir hukuk devleti olup olmadığı tartışılıyor. Bayrağımız tartışılıyor. İstiklal Marşı’mız tartışılıyor. 2 dilli bir Türkiye yükseliyor ama yine hiç kimsenin sesi çıkmıyor.
Bakın artık adadan sesler geliyor. 15 Haziran’dan sonra artık çok güzel günler olacak diyen Sayın Cumhurbaşkanı’nın lafına karşılık 15 Haziran’dan sonra Türkiye’yi kanlı günler bekliyor deniyor. İşte bunlara dur demek, bunlarla ilgili elimizi taşın altına koymak için çalışacağız ve hep birlikte 12 Haziran’da cevabını vereceğiz.
9 senedir Türkiye’yi idare edenlere bakıyoruz. Soruyorum asgari ücret çok mu yükseldi? Memurun maaşı daha mı iyi oldu? Emekliye daha büyük bir para mı verildi? Tarım daha mı iyi oldu? Hayvancılık daha mı iyi gitti? Türkiye’de %20’den fazla gencimiz sokaklarda gezerken, ithal öğretmen getirilmek isteniyor. Türkiye’de hayvancılık dip noktaya geldi ve dışarıdan angus ithal ediliyor. Türkiye’de tarım bitmiş, ekonomi bitmiş ama, güzel sözlerle televizyonlarda insanlar avutuluyor. Hepimizin çocuklarını ilgilendiren imtihanlarla ilgili hala bir ses çıkmıyor. Binlerce öğrenci şikayetlerde bulunuyor. Hak, hukuk ve adalet nerede diye hep beraber soruyoruz.
Biz siyaseti hep hizmet olarak gördük. Seçildikten sonra parti ayrımı yapmadan kişi ayrımı yapmadan elimizden gelen görevleri Bilecik’in merkezine, ilçe ve köylerine götürdük. Fakültelerden, bütün ilçelerdeki yüksek okullara, polis okuluna, fen lisesine, spor sahalarına kadar hepsi bizim zamanımızda oldu. Bizden sonra bir çivi çakanlara Allah razı olsun diyoruz. Ama bunları az ve yetersiz görüyoruz. Değerli arkadaşlar Türkiye’de son dönemde ivme kazanan bir çok ilimiz var. İşte bunlara Eskişehir’i, Mardin’i, Konya’yı örnek verebiliriz. Bizim hedefimiz Bilecik’i cazibe merkezi haline getirmek. Daha iyisini yapmak marka bir şehir haline getirmektir.
Bilecik turizm, kültür ve eğitim alanlarında büyük bir çıkış yapmalıdır. Biz fakülte ve yüksekokulları kurmuştuk. Bu hükümet de Allah razı olsun üniversiteyi kurdu. Buradaki üniversitemiz daha çok büyümeli ki Bilecik’te ekonomi bakımından güzel olaylar olsun. Sağlık konusunda bizden sonra bir şey yapılmadı. Şimdi seçim gelmiş hastane yapacağız diyorlar. Burada Bilecik’in büyük bir hastaneye ihtiyaç var. Öğrencilerimize yurt ihtiyaçları var. Bilecik’in geleceği için en önemli konu organize sanayidir. Eğitimle ve tarımla ilgili büyük çalışmalar yapmak gerekmektedir.
Biz hizmet için yola çıktık. Çok değerli arkadaşım Osmaneli Eski Belediye Başkanımız Sayın Bahaettin Bulut ile beraber milletvekilliğine adayız. Turistik seyahate Ankara’ya gitmiyoruz. Bu millete hizmet etmek için gidiyoruz. Ben Bilecik’in 200 küsür köyünün %95’ine gittim. Her yerde de söyledim ve söylemeye de devam ediyorum. Eğer devam eden iki milletvekilinden memnunsanız onlara oyunuzu verin. Ama memnun değilsiniz oylarınıza biz talibiz. Çalışıyoruz, gayret ediyoruz ve bu memlekete hizmet için yola çıktık.”
