MİRAC’IN AYDINLIĞINDA YIKANMAK

Akkuş Miraç'ın Hazreti Muhammed'in ruhi hayatı bakımından anlamı yüksek olan bir olay ve bir gece seyahati ve yüce makamlara yükselmesinin adı olduğunu ifade etti ve şunları aktardı:

 

“Recep ayının yirmi yedinci gecesi Mi’rac Kandilidir. Yüce Yaratıcıya yakınlığın en üst derecesi olan Mi’rac; sevgili peygamberimizin (SAV) ruhi hayatı bakımından anlamı yüksek olan bir olaydır. Mi’rac, Peygamberimiz(SAV)’in bir gece seyahati ve yüce makamlara yükselmesinin adıdır. Beşer anlayışı çizgisinin ötesinde bir mana ifade eder.  Kur’an-ı Kerim’de şöyle anlatılır:

 “Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Harâm'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir.” (İsra, 1) Mescid-i Haram’dan, Mescid-i Aksa’ya olan yolculuğun adı “İsra” dır. Gece yürüyüşü demektir. Mirac ise, yükselmek, yükseğe çıkmak, beşer üstü vasıflara bürünmek anlamına gelir. Bununla birlikte Resulullah (SAV) ile Yüce Allah arasındaki bu geceye mahsus olan iletişiminin adı da “Mirac”tır.  Olayın bu kısmı sırlarla doludur. Kur’an-ı Kerim’de:

 “Bunun üzerine Allah, kuluna vahyini bildirdi. Gözleriyle gördüğünü kalbi yalanlamadı. Onun gördükleri hakkında şimdi kendisi ile tartışacak mısınız?” (Necm, 10-12)

“Andolsun o, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını gördü.” (Necm, 18) ayeti kerimede peygamberimize vahyedilen şeyin ne olduğu açıklanmamakla beraber peygamberimize üç ilahi ihsanda bulunulduğu görüşü öne çıkmaktadır.

1-Beş vakit namaz bu gecede farz kılınmıştır. “Namaz müminin miracıdır.” müjdesi bu olaya atıfta bulunmak için kullanılır. “Kulun Allah’a en yakın olduğu an secde anıdır.”

2-Allah’a ortak koşmayanların bağışlanacağı müjdesi

3-Bakara süresinin sonundaki üç ayet; İslam’ın temel inanç esaslarını anlatmakta ve Müslümanların çektiği üzüntü ve sıkıntıların sona erdiğini müjdelemektedir.

 Mirac hadisesinin bizi ilgilendiren yönü, neticesinden çıkarılabilecek önemli mesajlardır. Yüce Allah bu olaydan bahsederken bildirdiği ayetlerin yer aldığı İsra süresinde pek çok ahlak ve fazilet düsturlarını zikretmiştir:

Allah’a ibadet etmek, ona hiçbir şekilde ortak koşmamak.

Anne-babaya saygı ve itaat etmek.

Eş, dost, akraba, fakir ve yoksullara, yolculara, darda kalmış kimselere yardım etmek,

İsraf ve cimrilikten sakınmak, kazancı yerli yerinde harcamak.

Çocukları yoksulluk korkusuyla öldürmemek, onlara gereken değeri vermek.        

Toplumun temeli olan aileyi sarsan zinaya yaklaşmamak, ona götüren sebeplerden uzak durmak                             

İnsan hayatına saygı göstermek, yetimlere karşı iyi davranmak, onların hakkını korumak.

Verilen sözde mutlaka durmak, ölçü-tartıda , her söz ve davranışlarda doğruluğa dikkat etmek, hile yapmamak.

Bilinmeyen bir şeyin ardına düşüp, körü körüne onun peşinden gitmemek.

Yeryüzünde kibir ve gurur taslayarak yürümemek.

Bu prensipler fert ve toplumunu manevi huzuru iyilik ve güzelliklerin kaynağı ve ahlaki seviyenin tekâmülü için gerekli olan evrensel prensiplerdir.

Mirac kandili aydınlığını fırsat bilerek çeşitli sebeplerle lekelenen kalplerimizi önce tövbe ve istiğfar ile temizlemeli, sonra da Allah aşkı, Peygamber sevdası ve insan sevgisiyle dolu olarak iyi bir kul, olgun bir mümin olmaya gayret göstermeliyiz. Anne-babamızın gönüllerini hoş tutup, böylece Allah’ın (CC) rızasını kazanmalıyız.  Dargınlık ve kırgınlıklara son vermeliyiz. Fakirlere, yoksullara, kimsesiz çocuklara yardım ederek onları sevindirmeli ve dualarını almalıyız.

Bu duygu ve temennilerle kandilinizi tebrik ediyor, şahsen ve millet olarak manevi miracımıza vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.”

 

 

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir