Osmaneli’nde ortalık karıştı

featured

Önceki dönem Osmaneli Belediye Başkanı sosyal medya
hesabından yaptığı bir paylaşım ile âdete ateş püskürdü.

Şahin, “Yalan, iftira, dedikodu ile algı yaratanları
Allah ıslah etsin ve bedelini onlara bu dünyada ödetsin diye dua ediyorum.”

“CİNAYETLERDEN
BİLE DAHA KÖTÜDÜR”

Şahin açıklamasında şunları ifade etti:

“İftira atmak, birinin herhangi bir kusuru veya günahı
olmadığı halde onu bu kusur veya günahla suçlamaktır. Gerçek olmayan ama karşı
tarafı kısa sürede de olsa kötü duruma düşürecek yalanlar, kişiyi itibarsızlaştıracak,
iftira olduğunu ispatlayıncaya kadar büyük zararlar doğuracaktır. Günümüzde çok
sık başvurulan ve hedefe varmak için yol olarak seçilen bu çirkin anlayış, büyük
bir ayıp ve günahtır.

Yalan, iftira ve dedikodular çıkararak algı yaratmak
cinayetlerden bile daha kötüdür. Çünkü cinayet fiili bir insanın canını
alırken, iftira insanın onurunu ve haysiyetini yok eder ve masum bir insanı
günahkâr gibi göstererek adını kötüye çıkarır.

Oysa şerefli ve onurlu insanlar için adının
karalanması kabul edilmeyecek durumdur. İftira veya töhmet, insanın başkası
hakkında onun razı olmadığı bir şeyle ilgili yalan söylemesinden ibarettir. Bir
başka ifade ile iftira, bir başkasını işlemediği çirkin bir amel veya günahla
suçlamak veya onda olmayan bir kusuru ona yüklemektir.

Burada bu yalanın söz konusu kişinin önünde veya
arkasında söylenmiş olması hiç bir şeyi değiştirmez. İftira ve bühtan büyük
günahlardan biridir ve Kur’an’ı Kerim’de şiddetle men edilmiş ve bu günah için
ağır azap zikredilmiştir. Töhmetin iki şekli vardır. İftira durumunda iftirayı
atan kişi bilinçli bir şekilde bir başkasını onda olmayan bir kusurla suçlar
veya işlemediği bir günahı işlediğini beyan eder.

Hatta bazen kendisi çirkin bir amelde bulunduğu halde
kendini bu durumdan veya cezasından kurtarmak için o günahı veya çirkin ameli
başkasına yükler ki buna iftira denir. Bühtan durumunda bu fiili işleyen kimse
bilmediği halde, sırf zan ve tahmin üzerine bir şeyi bir başkasına yükler ki
buna da bühtan denir. Bühtanın kökü insanın başkalarına yönelik sui zannı veya
kötümser bakışına uzanır, başkalarının her ameli fesat ve kötülüğe
yorumlanmasına yol açar.

Töhmetlerin büyük bölümü bilgisizlik ve sui zandan
kaynaklanır ve bu yüzden Yüce Allah Kur’an’ı Kerim’de mümin kullarını
zannetmekten sakındırır ve bazı zan durumlarının günah olduğunu buyurur. Mümin
insan hiç bir zaman mümin kardeşine sui zan ve kötümserlikle yaklaşmamalı, bu
tür durumlardan uzak durmalı ve sui zannını hüsnü zanna çevirmeye çalışmalıdır.

Bir hedefe varmak için verdikleri zararları hiç
düşünmeden; yalan, iftira, dedikodu ile algı yaratanları Allah ıslah etsin ve
bedelini onlara bu dünyada ödetsin diye dua ediyorum.”