PARTNERİNİZE BAĞLI MI, BAĞIMLI MISINIZ?

featured

Uzman Klinik Psikolog Çağatay Ersan, ”Bağımlı olmak” ve ‘bağlı olmak’ farklı anlamlar taşıyan ama genellikle çok karıştırılan söylemler olup bağlılık ile bağımlılığı ayırt etmeliyiz.” dedi.

Bağlılık sevgi yolu ile olan karşılıklı iki tarafı mutlu eden, sadakat, ilgi ve hoşgörü ile kurulur. ” ifadesini kullanan Ersan, şöyle devam etti:

”Bağımlılıkta ise  “Ben onsuz yaşayamam”, “Karar alırken mutlaka yanımda olmalı”, “Annem olmadan asla” vb. ifadelerle karşılaşırız.  Bu kapsamda bağımlılık örüntülerine sahip olan kişi mutlaka yanında danışacağı birisine ve onun onayına ihtiyaç duyar, “o” kişiye ulaşabilir olduğu müddetçe rahattır. Bağımlılık bir yapı, davranış biçimi, öğrenilmişliktir. Genellikle de aileden aktarılır. Bağımlılık geliştirilen kişi bazen tek kişi ile sınırlıdır, bazen de herkese bağımlılık geliştirir. Bu “Onsuz hareket edememe ya da bir başkası olmadan hareket edememe” aslında karşısındaki kişiyi sürekli kontrol etme ihtiyacıdır. Kişinin bütün hayatı kesintiye uğrar. Tek odak noktası vardır o da bağımlılık geliştirilen nesneye ulaşmak.

İlişkilerde bağımlılık tahterevallinin iki ucu gibidir. Bir kişi diğerine çok fazla ilgi gösterirse önce karşı tarafın çok hoşuna gitse de ilgi trafiği arttıkca partnerini nasıl sakinleştireceğini bilemeyebilir. Dolayısıyla sorumluluk duygusuna eşlik eden bir suçluluk duygusu deneyimlemeye başlar ve bu duygudan uzaklaşmak için ilişkiden uzaklaşmaya çalışabilir. Kaçan-kovalanan döngüsü de tam bu noktada başlar.

Bağımlı İlişkilenme Zorluğunda Psikoterapi

İlişkisel bir bağımlılık örüntüsünde kişinin bir psikoterapi sürecinden geçmesi uygundur. Bu süreç içerisinde kişinin kendini tanıması, fark etmesi ve yeniden ortaya çıkarması mümkündür, bu sayede kendi benliğinin farkında olarak sağlıklı ve bağlı ilişkiler kurabilir. Psikoterapi ise kendimize yaptığımız bu keşif yolcuğunun güvenli ve destekleyici yoludur.”



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir