Uzman Klinik Psikolog Çağatay Ersan, psikologların davranış bilimleri alanında çalışan profesyoneller olduğunu söyledi.
“Psikoloji alanında lisans eğitimini tamamlamış kişilere psikolog denir.” diyen Ersan, şunları aktardı:
“Psikoloji alanı beyin çalışmasından, iletişim grubu çalışmalarına, anormal davranış ve tedavilerinden, çocuk gelişimine kadar uzanan geniş bir akademik alandır. Buna bağlı olarak lisans programlarından mezun olan ve uzmanlıklarını tamamlayan profesyonel psikologlar, danışmanlık ofislerinde, hastanelerde ya da kliniklerde danışanlarla/hastalarla terapi/test yapabilir; bireysel ya da endüstriyel kariyer danışmanlığı yapabilir, takım geliştirebilir, personel seçimi yapabilir veya eğitim kurumlarında öğretmenlik/danışmanlık gibi pozisyonlarda çalışabilirler.
Psikoterapiye ihtiyacım olup olmadığını nasıl anlarım?
Kontrol edilemeyen üzüntü, öfke veya umutsuzluk, tedavi ile düzelebilen bir ruh/zihin sağlığı sorununun belirtileri olabilir. Her zamankinden daha fazla veya daha az yemek yiyor veya uyuyorsanız, ailenizden ve arkadaşlarınızdan uzaklaşıyorsanız veya sadece “kapalı” hissediyorsanız, yaşam kalitenizi etkileyen ciddi sorunlar gelişmeden önce bir uzmandan yardım alabilirsiniz. Ayrıca psikoterapi aynı zamanda bir kendini tanıma ve değişim sürecidir. Bu yüzden terapi için ruhsal/zihinsel bir rahatsızlığa sahip olmak şart değildir. Bireysel gelişim ve değişim desteği için de psikoterapi desteği alabilirsiniz.
Psikolog ile konuştuklarım gizli kalır mı?
Psikolog ile paylaştığınız her konu gizli kalır ve her ne sebeple olursa olsun üçüncü kişilerle paylaşılmaz.
Psikolog terapi yapar mı?
Psikologlar uzmanlaştıkları alana göre psikoterapi yapabilirler. Bir psikoloğun terapi yapabilmesi için Klinik Psikoloji alanında yüksek lisans yaparak uzmanlık alması gerekmektedir.
Ne kadar süre terapi almalıyım?
Terapi süreci kişiye özel ve değişkendir. Kişinin ne kadar süre terapiye ihtiyacı olduğu terapist ve danışan ortaklığında şekillenir.
Terapi süreci nasıl işler?
Terapi, bir iyileşme sürecidir. Bu süreç içinde her şeyden önce terapist ve danışan arasında kurulan güvene dayalı terapötik (therapeutic) ilişki oldukça önemlidir. Seansların odak noktasında danışan bulunur ve seanslar onun ihtiyaçlarına göre şekillenir. İlk görüşme değerlendirme seansı olarak ele alınır ve danışanla ilgili genel bilgiler toplanıp temel ihtiyaç haritası oluşturulur. Daha sonra buradan hareketle çalışmalar planlanır.”
