TBMM BAŞKANI KURTULMUŞ: “BU MİLLETİN MAYASINDA BÜYÜK BİR MANEVİYAT VARDIR”

featured

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, 742’nci Söğüt Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenlikleri kapsamında Söğüt’e geldi.

thumbnail
İLGİLİ HABER
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Söğüt’te

Protokol üyeleri tarafından karşılanan Kurtulmuş, ardından Ertuğrul Gazi Türbesi önünde “saygı nöbeti” değişiminin ardından türbede dua etti, sandukanın üzerine Kabe örtüsü bıraktı.

Ardından Tören Alanı’nda konuşan TBMM Başkanı Kurtulmuş, Ertuğrul Gazi’nin huzurunda olmaktan ve Söğüt’te bulunmaktan şeref duyduğunu söyledi.

Konuşmasının devamında Söğüt’teki ruhun birinci özelliğinin, siyasi ve askeri vizyonun yanında büyük bir gelecek ufkunun, büyük bir hayalin, büyük bir hedefin bulunması olduğuna işaret eden Kurtulmuş, “Ne yazık ki bazıları hayali olanları küçük görüp, hayali olmayı önemsiz addederler. Hayali olmayanın geleceği olmaz. Bir vizyonumuz, bir hayalimiz, bir gelecek hedefimiz olacak.” ifadesini kullandı.

Osmanlı’nın mirasının daha ileriye taşınması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, konuşmasının devamında ise şu ifadelere yer verdi:

“Biz kökü mazide olan ama atiye doğru uzanan bir milletiz. Aynen Osmanlı’nın çınarı gibi, bu topraklarda gelişerek dünyanın dört bir tarafına dal budak salmış ve asırlar içerisinde dünyada hükümran olmuş bir milletin evladıyız. Bugün de millet varlığı denilen yüz milyonlarla ifade edilen dostlar, kardeşler gözünü Türkiye’ye çevirdi ve Türkiye’den haber bekliyor.

700 kerpiç evden bir cihan devleti çıkarmak büyük bir başarıdır, bu başarının köklerinde şecaatle, cesaretle yoğrulmuş olan Türk milletinin, aynı zamanda İslam’ın edep ve haysiyetiyle İslam’ın irfan ve hikmetiyle donanmış olan kabiliyetinin de fevkalade müstesna bir yeri vardır.

Aynen Ertuğrul Gazi’nin yaptığı gibi, yazın kaldıkları Domaniç yaylasından Söğüt’e gelen kendi obasının insanlarını karşılayıp onlara şifalı pilav ikram ettiği gibi, aynı şenliklerin kesintisiz 742 yıldır devam ettirilmiştir. İnşallah kıyamete kadar Türkmen obalarını toplayan, Söğüt’ün ruhunu aşılayan bu büyük olayı devam ettireceğiz ve bu geleneği sürdüreceğiz.

Osmanlı’nın başarısının altındaki temel unsurlardan birisi ‘siyasi ve askeri’ dehadır.  Murad Hüdavendigar’ı Kosova’ya kadar götüren, daha Osmanlı bir devlet dahi olmamışken, buradan Çanakkale Çardak’tan karşıya geçişi sağlayan bir hedef var. Bu bir deha, bu bir askeri ve siyasi öngörü. Ama hepsinden önemlisi gideceği bir hedefi, varmak istediği bir ülküsü, varmak istediği bir amacı var. Hep daha ileriye, Maveraünnehir’den itibaren hep batıya doğru giden bir yürüyüşümüz var. Bu yürüyüş, bu anlamda bir büyük vizyonu da ortaya koymuş ve cihan devleti olabilmenin ilk adımları da Söğüt’te bu büyük vizyonla ortaya çıkmıştır.

Ne yazık ki bazıları hayali olanları küçük görüp, hayali olmayı önemsiz addederler. Hayali olmayanın geleceği olmaz. Bir vizyonumuz, bir hayalimiz, bir gelecek hedefimiz olacak. Birliği, beraberliği olmayanın, dirliği olmayanın, obasında dirlik olmayanın başkasına söyleyecek sözü olmaz. Hedefi olmayanın ileriye doğru atacak bir tek adımı olmaz.

Osmanlı İmparatorluğu, bugüne kadar bize miras gelmiş olan, ‘İsanı yaşat ki devlet yaşasın.’ felsefesiyle kurulmuştur. Yani aslolan devletten ziyade insanın güçlü olması, güçlü insanlar üzerinden, birlik, beraberlik içerisindeki insanlar üzerinden, güçlü bir devletin kurulmasıdır. İşte insanı yaşatarak, devleti güçlendirmeyi başarmış bir geçmişin temsilcileriyiz. Bu anlamda devletimiz, sadece yaşadığımız çağla ilgili bir varlık değil, devletimiz yine Osmanlı’nın bize öğrettiği ‘devlet ebed müddet’ fikriyle kıyamete kadar yaşayacak bir varlık olarak bize miras bırakılmıştır.”

“BU MİLLETİN MAYASINDA BÜYÜK BİR MANEVİYAT VARDIR”

“Bu milletin mayasında Müslümanlık vardır. Bu milletin mayasında büyük bir maneviyat vardır.” ifadesini kullanan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“O maneviyat Türk’ün şecaatiyle, Türk’ün gücüyle yerleşmiş merhametle birlikte adaletli ve gerçekten bütün dünyaya yayılan bir büyük gücü ortaya çıkarmıştır. İşte bugün de eğer yarına ilişkin bir şeyler söyleyeceksek, yarına ilişkin adımlar atacaksak, Söğüt’ten Ertuğrul Gazi’nin, Osman Gazi’nin memleketinden söylüyorum ki, bu dört unsuru asla unutmayacağız. Yani büyük bir gelecek hedefimiz, içeride dirliği, birliği sağlayan bir kardeşlik ruhumuz, hep beraber devleti güçlü kılmak için insanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışıyla hareket eden kerim devlet anlayışımız ve maneviyatımızı, şecaatimizi kuşatan ve hiçbir zaman unutmayacağımız bir gaza ruhumuz, bir gazavat ruhumuz.

Tarihsel olarak çok önemli bir dönemin eşiğinde bulunuyoruz. 742’nci yılında bulunduğumuz Ertuğrul Gazi’yi Anma Şenlikleri dolayısıyla bir araya geldiğimiz bu şölende, sadece dünü değil yarını konuşuyoruz. Nasıl Batılıların ‘Pax Ottomana’ dediği altı asır süren barış ve esenlik düzenini ecdadımız hakim kıldıysa Allah’ın izniyle, duası olanların dualarıyla, bu milletin çalışmasıyla, gayretiyle icabını yerine getirerek önünüzdeki asrı sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye’nin yüzyılı yapmak da boynumuzun borcudur.”

Törenin ardından şenlik kapsamında kurulan yörük çadırlarını ziyaret eden TBMM Başkanı Kurtulmuş, vatandaşlarla da bir süre sohbet etti.

 



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir