Etkinliğe, Vali Ahmet Hamdi Nayir, Belediye Başkan Vekili Nihat Can, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Alper Sır, İl Emniyet Müdürü Eyüp Özüdoğru, İl Müftüsü Necati Akkuş, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Mehmet Kocabaş, daire müdürleri ile ilgili kişiler katıldı.
Etkinlikte konuşan Vali Ahmet Hamdi Nayir, " Her ne kadar bu kanunun dayanağı olan çiftçilerin topraklandırma kanunu 1945’te çıkmış, 1973’te toprak ve reform kanunu ile kaldırılmış olsa da bu kanun kaldırılmamış. Kanun ile kutlanıyor diye toprağın önemi yok demek mümkün değil. Bu önem fark edilmemiş ki bir kanun çıkarmak zorunda kalınmış demek hiç mümkün değildir” dedi.
Nayir konuşmasının devamında şu sözleri aktardı:
“ Canlıların varlığını devam ettirmesi için su, hava, toprak mutlaka var olması gereken üç temel unsurdur. Bunların birbirine üstünlüğü, biri daha önemli diğeri daha önemsiz dememiz de mümkün değil. Toprak, hem havayla hem de suyla çok yakından irtibatlı. Eğer havanın temizliği lazımsa toprağa ihtiyaç vardır ki bitkiler, ormanlarımız yetişsin de havamız temiz kalabilsin. Suyun yine temizliği lazımsa toprak gibi bir filtreye ihtiyaç var ki toprak var olsun ve yağan yağmur suyunu hem depolasın hem filtre etsin hemde bugünümüze getirsin.
“Doğumdan ölüme kadar toprağa ihtiyacımız vardır”
Kültürümüze baktığımızda toprak yardır, sevgilidir, uğruna ölünesi bir varlığımızdır sahip olduğumuz varlıkla içersisinde. Toprak, aynı zamanda canlıdır; İçersinde milyonlarca organizmayı barındırır. Bizim gibi oksijen alıp karbondioksit verir, bir canlılığı vardır toprağın. Toprak, çok zor elde edilen bir varlığımızdır, binlerce yılda ancak santimleri oluşur. Eğer bir tarım toprağına ihtiyacınız varsa, 35-40-45 cm derinliğinde bir toprağa ihtiyacınız varsa 20-25 bin yıl beklemeniz lazım ki o kayalar güneşle, yağmurla, havanın ısınıp soğumasıyla çatlasın da dağılsın, toprak oluşsun. Bu kadar kıymetli bir toprağa elbette bizim doğumumuzdan ölümümüze kadar ihtiyacımız var, bunu biliyoruz.Yine inancımıza göre de topraktan geldik ve öldüğümüzde de yine kucağına gideceğimiz yer toprak olacak. Bütün bunlarla birlikte baktığımızda bir kanun emri olarak değil, bir gönüllü olarak toprağın kıymetini bilmek, yaratılan her şeyin kıymetini bildiğimiz gibi toprağın da kıymetini bilmek, o tevazünün da simgesi olan toprağın kıymetini daha iyi anlamak için bir farkındalığın oluşmasına gerek var. Bu toplantıda da onu sağlayacak diye düşünüyorum. Biz toprağımıza sahip çıktıkça geleceğimize, havamıza, suyumuza, neslimize, her şeyimize birlikte sahip çıkacağız.”
Bilecik Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Vekili Mehmet Kocabaş yaptığı konuşmada konuyla ilgili şunları aktardı:
“Bugün biz Toprak Bayramı’mızı kutlarken aslında 2 bayramı birden kutluyoruz. Bunlardan ilki gerçekten Toprak Bayramı, diğeri de Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu’na eklenen bazı maddelerle topraklarımızın asgari büyüklüğe kavuşturulması ve bölünmesinin engellenmesi yönünde konulan maddelerle inşallah topraklarımızı daha iyi bir şekilde koruyacağız. Topraklarımızın kıymetini hepimiz az veya çok bilmekteyiz. Ancak şunu özellikle belirtmek gerekiyor; ülkemizdeki topraklarımız 80 milyona yakın insanımızın beslenmesi, ihracatımıza katkı vermesi, istihdam sağlaması, tarımsal ihracatımızın 18 milyar dolara yaklaştığını düşünürsek, önemli oranlarda katkılar sağlamaktadır. Biz tabiki topraklarımızın bölünmemesi, parçalanmaması yönünden çok gayretle sarf etmiştik. Ancak bu güne kadar gelen zaman içerisinde bu bölünmeyi engelleyememiştik. Toprak Kullanma ve Arazi Kullanma Kanunumuza bu maddenin eklenmesi suretiyle, inşallah Tarım İl Müdürlüğü teşkilatı olarak çiftçi ailesi işletmeleri olarak daha büyük çalışmalar yaparak ülkemizin üretimine önemli katkılar sağlayacağız.
“Bilecik’in 1 milyon 400 bin dekar tarım alanı vardır”
Ülkemizin 238 milyon dekar civarında tarım alanı var. Az önce söylediğim tüm ihracatı bu topraklardan elde etmekteyiz. İlimizin de 1 milyon 400 bin dekar tarım alanı var. Oranladığımızda, %0.75’i Bilecik’te bulunmakta. Ancak Türkiye’deki tarım sorunlarından ayırt edemediğimiz gibi ilimizde de arazilerimizin ekilmemesi. Özellikle 400 bin dekar tarım alanımızın hiç ekilip biçilmemesi, 156 bin dekar alanımızın da ‘nadas’ dediğimiz bir yıl ekilip bir yıl ekilmemesi suretiyle boş bırakılarak iyi bir şekilde değerlendirilememesidir. Toplam 1 milyon 400 bin dekar arazinin biz eğer gelirini elde edebilirsek, çiftçi ailesi işletmelerinin gelirleri daha da artacak. Ancak özellikle sulama ve arazi yolları üzerinden inşallah ileriye doğru güzel çalışmalar yapacağımıza inanıyorum. Çünkü bu arazi toplulaştırılması, arazilerin bölünmemesi çalışmaları yapıldıktan sonra bunun üzerine konulacak diğer çalışmalarımız vardır. Yeterli gelirli işletme büyüklüğüne ulaştırılmadan bu tür çalışmaların yapılması da son derece zor olmaktaydı. Şimdi bunun önü açılmış oluyor. Yıllardır büyüyen bir sorun giderilmiş oluyor."
Doç.Dr. Turgut Kutlu’da toprağın ruhu konulu sunumunda Anadolu insanı ve toprak, toprağa olan inançları konusunu ele aldı.
Konuşmaların ardından Vali Ahmet Hamdş Nayir, Belediye Başkan Vekili Nihat Can ve İl Jandarma Komutanı Albay Alper Sır tarafından toprağın önemi konulu resim yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri takdim edildi.
Programın sonunda ise katılımcılar tarafından hazırlanan resim sergisi gezildi.
