CAM İŞÇİLERİ KADRO DARALTILMASINI PROTESTO ETTİ

İşçi masa başında toplu sözleşme istiyor

Saat 16.00'dan sonra fabrika önünde basın açıklaması gerçekleştiren Kristal-İş Sendikası Bursa temsilcisi Ali Şıracı, Eylül ayından beri toplam 16 kişinin sendikal faaliyetlerden dolayı  işten çıkartıldığını belirtti. Şu anda fabrika işçilerinin hepsinin sendika üyesi olduğunu belirten Şıracı, fabrika yönetimine seslenerek, " Gelin bu işçiye kulak verin. Bu işçi sendikasını seçmiştir. Çoğunluğu da almıştır. Bunlar son çabalarınızdır. Biz burada toplu iş sözleşmesini gelin hep beraber masa başında imzalayalım."dedi. Şıracı şöyle konuştu:

"Biz bugün burada Şişe-Cam'ın yine hukuksuzluk, yine adaletsizlik, ve yine işçi kıyımı için toplandık. Eylül 2014'te 8 arkadaşımız işten çıkartıldı. 31 Ocak 2015'te 8 arkadaşımız daha işten çıkartıldı.  Toplamda 16 arkadaşımızın iş hakkı feshedildi. Bunun adına da daralma dediler.

"Devletimiz işçiyle değil işverenle kol kola yürüyor"

 Bizler sabah 8'den beri buradayız. Biz burada çıkan araçların çetelesini tutamadık. Burada herhangi bir daralma, herhangi bir iş yavaşlatma gibi bir şey yok. Yine Şişe Cam'ın işleri yürüyor. Bizler burada sendikalı örgütlenme, işçi arkadaşlarımız başladılar ve yüzde yüzü sendikamıza üye oldular. Yasada der ki; sendikalı örgütlerin yüzde 50+1 olduğu zaman yetki alır. Buradaki arkadaşlarımız yüzde yüzü sendikamıza üye oldu. Fakat işveren bizim yetkimize itiraz etti. İş kolumuzu tekrar iptal etti. Bu fabrika kurulduğundan beri 11 nolu iş kolundadır. Ancak şişe Cam'ın itirazından sonra devlet bunu 11 nolu iş kolundan alıp 3 nolu iş kolundadır diye bildirge yayınladı. Yani burada devlet yine burada işçiyi karşısına alarak yine işverenle kol kola, omuz omuza gezmekte.

"Birlikteliğimiz sonuna kadar devam edecek"

Biz burada Şişe-Cam'a sesleniyoruz; Gelin bu işçiye kulak verin.. Bu işçi sendikasını seçmiştir. Çoğunluğu da almıştır. Bunlar son çabalarınızdır. Biz burada toplu iş sözleşmesini gelin hep beraber masa başında imzalayalım. Bu işçi kardeşlerimiz kararını vermişlerdir. Kristal-İş sendikası olarak işten çıkartılan arkadaşlarımızın arkasındayız. Bugün 10 fabrikada Şişe-Cam' bağlı Kristal İş Sendikası olduğu fabrikalarda basın açıklaması yapıldı. Cam iş Madencilikte iş yapan arkadaşlarımız vardı. Bu birliktelik bizim sonuna kadar devam edecektir."

Şıracı'nın yaptığı basın açıklaması ise şu şekilde oldu:

"Değerli basın emekçileri, sevgili Bilecik Camiş Madencilik işçileri ve desteğini bizlerden esirgemeyen dostlarımız;

"Yine işçi kıyımı, yine hukuksuzluk, yine Şişecam"

Uzun süredir örgütlenmeye çalıştığımız Şişecem'a ait Bilecik Camiş Madencilik işyerinde arkadaşlarımız, 2014 Eylül ayında sendikamız Kristal-iş'e üye olarak, uzun yıllar süren hasrete son vermiş oldular. Ne yazık ki hemen her örgütlenmede olduğu gibi işçilerin sendikamıza üye olmasını Şişecam işvereni de kabul edemedi. Sonrasında işçi kıyımı ve hukuksuzluklar başladı. Eylül 2014'te sekiz üye arkadaşımız ve 31 Ocak 2015'te sekiz üye arkadaşımız olmak üzere toplamda on altı arkadaşımız işten çıkartıldı.

Her iki dönemde de Şişecam işvereni işten çıkartma sebebi olarak kadro fazlalığını öne sürdü. İşten çıkartılan arkadaşlarımız sendikal örgütlenmenin önderliğini yapan arkadaşlarımızdır. İşten çıkarmalar sendikal örgütlenmemizi boşa çıkartmak için Şişecam işvereni tarafından yapılan hamlelerdir. Her ne hikmetse kadro fazlalığı, verimsiz işçiler ve işkolu sorunu arkadaşlarımız sendikamıza üye olduktan sonra ortaya çıkıyor.

Bir taraftan sendikamızın bakanlıktan almış olduğu çoğunluğa itiraz edilmiş bir taraftan da işkoluna itiraz edilmiştir.

"Kadro daralması koca bir yalandır"

Kadro daralması koca bir yalandır. Kadro daralıyor ama üretim düşmüyor aksine artıyor. İşten çıkartılan işçilerin yeri fazla mesailerle dolduruluyor. Bu nasıl kadro daralması? Kadro daralması ile ilgili yasanın aradığı hiç bir önlem alınmamış tek tedbir işten çıkartma olmuştur. Bu bile işverenin kötü niyetli olduğunu gösteriyor.

Çoğunluğa ve işkoluna itiraz da anlamsız ve boşa bir çabadır. İşyerinde çalışan işçilerin hepsi sendikaya üye olmuşken çoğunluğa itiraz etmenin ne manası olabilir ki? Yasa çoğunluk için işçilerin yarısından bir fazlasının sendikaya üye olmasını yeterli görürken, işçilerin neredeyse yüzde yüzü sendikamıza üye oldu.

İşkolu itirazının da manası yoktur. Bu işyeri kurulurken belirlenen işkolu o günden bugüne hiç değişmemiştir. Yani ilk günden beri 11 numaralı iş kolunda olan bir işyeri sendikal örgütlenme başladıktan sonra değiştirilmek istenmektedir. Bakanlık biz örgütlenene kadar 11 numaralı işkolunda yer alan bu işyerinin, Şişecam'ın başvurusu üzerine yayımlanan bir tebliğ ile 3 numaralı İşkolunda yer almasına karar verdi ve örgütlenmemizi engelleme yolunda işverenin yanında yer aldı. Hükümet ve onun organları her zaman olduğu gibi yine işçi sınıfının karşısında sermayenin yanında yer almaktadır. Daha yakın zamanda özgür toplu pazarlık hakkımıza müdahale ederek grevimizi erteleyenler bugün de örgütlenmemizin önüne yeni engeller koymaktalar. Bunun neresinde özgürlük, neresinde hukuk var? Hepsinden önemlisi de işkoluna itiraz son yasal düzenlemeler ile yetki sürecinde bekletici neden olmaktan çıkartılmıştır. Yetki sürecini uzun ve meşakkatli bir yola sokarak sendikamızı ve üyelerimizi yıldıramayacaksınız.

"Bilecik Camiş Madencilik ve Şişecam işverenine sesleniyoruz"

İşçi kıyımı, sendikal faaliyetlerin engellenmesi, yasaların arkasından dolanmaya çalışmak yasal ve anayasal suç işlemektir. Bunların hiç birisine asla göz yummadık ve yummayacağız.

Camiş Madencilik’te üye olan arkadaşlarımızın sonuna kadar arkasında duracağız. İş güvencelerini temin etmek ve en kısa zamanda toplu iş sözleşmesi yaparak haklarını almaları İçin sonuna kadar mücadele edeceğiz. Camiş Madencilik’te çalışan arkadaşlarımız, cam işçisinin ve Kristal-iş’in bir parçası olmuştur. Bundan sonra bizden bir tek parçanın dahi koparılmasına müsaade etmeyeceğiz.

Bunca yıllık hukukumuzu gözeterek soruna barışçıl çözüm bulunmalı. İş barışını tesis ederek huzurlu ve barış içerisinde bir çalışma yaşamı tesis etmeliyiz. İşçi kıyımı son bulmaz, yasal haklarımız yok sayılırsa, demokratik meşru hukuk mücadelemizi haklarımızı alıncaya kadar sürdüreceğiz.



E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir